Eşref Hamamcıoğlu: Önceliğimiz yabancı teknik direktör

Galatasaray Spor Kulübü Başkan Talibi Eşref Hamamcıoğlu, İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine seçim süreci, projeleri ve hedefleri hakkında açıklamalarda bulunmuş oldu.

Adaylık sürecini özetleyen Hamamcıoğlu, “19 Haziran seçimlerinin duyuru edilmiş olduğu günün ertesinde yeniden aday olacağımı söyledim. Bundan dolayı Galatasaray’da yapmak istediğim şeyler bulunduğunu söylemiştim. 9 ay süresince da hiçbir demeç vermeyeceğimi, karşıcılık yapmayacağımı söylemiştim. Marttaki genel kurula kadar öyleki de devam etti. Adaylığım hep devam etti. Adaylığımı resmileştirmem de seçim sürecinin başlamasıyla oldu. Ben Galatasaray’ın hep içindeydim. 38 senedir bu toplumun çeşitli kademelerinde bulundum, hizmet vermeye çalıştım, mesuliyet aldım. Bu sürede de fazlaca edinim biriktirdim. Galatasaray’ın bana verdiklerini Galatasaray’a iade zamanı geldiğini düşünüyorum. O yüzden de adaylığımı koydum” diye konuştu.

“Yönetilebilir, sürdürülebilir bir yapıya kavuşmuş Galatasaray vaat ediyoruz”

Vaatlerinden bahsederek sözlerini sürdüren Eşref Hamamcıoğlu, “İstikrarlı bir topluluk, ilişkilerin en üst düzeyde olduğu bir topluluk, refah içinde beraber olan bir topluluk ve de tekrardan yönetilebilir, sürdürülebilir bir yapıya kavuşmuş Galatasaray vaat ediyoruz. Biz bu şekilde bir iddia ile geliyoruz. Bundan dolayı Galatasaray’da artık günlük çözümlerle, popülist söylemlerle, ucu açık vaatlerle bir yere gelinmeyeceğini hep beraber gördük. Galatasaray kendi kaynaklarından, kendi küllerinden tekrardan doğmak zorunda. Biz bu şekilde bir irade ile göreve talibiz” şeklinde konuştu.

Galatasaray’ın en büyük probleminin sorulması üstüne Hamamcıoğlu, “Bir kez camiada mesele var. Ötekileştirme, ayrışma… Bu zamana kadar Galatasaray’ın en büyük gücü beraber olmaktan geliyordu. Galatasaray’da hep düşünce ayrılıkları olmuştur. Bu bir zenginliktir. Sadece bu düşünce ayrılıklarını aynı potada eriterek, tek vücut olarak cemiyet içine çıkan bir camiaydı. Son zamanlarda maalesef değişik düşünceler, farklılaştırmaya kadar gitti. Bölünmüşlük var. Temel mesele bu. Kulüp bünyesine dönecek olursak, fazlaca ciddi bir itimat aşınma var, samimiyetsizlik var. Saydam olmayan kontakt ve ilişkiler var. Tüm bunlar da sportif, mali ve yönetimsel başarısızlıkla sonuçlanıyor. Biz bu tarz şeyleri uzun vadeli, tekrar konuşulmaması anlamında evrim yapmak istiyoruz. Bu evrimin de temel taşlarından bir tanesi Galatasaray’ın kendi kaynaklarından yararlanmak olacaktır” diye yanıt verdi.

“Artık Galatasaray’ın ayakları yere basarak yönetilmesi lazım”

Galatasaray’ın gerçekleriyle her insanın yüzleşmesi icap ettiğini ifade eden Eşref Hamamcıoğlu, “Birinci gerçek hedef bu. Bunun için de saydam kontakt lazım. Popülist söylemlerden kastım da, bugün dünyadaki ekonomik şartlara nazaran, ülkemizdeki ekonomik şartlara ve kulübümüzün içinde bulunmuş olduğu ekonomik şartlara nazaran, gerçekleşme imkanı olmayan vaatlerle camiayı oyalamamak. En temel sorunlarımızdan bir tanesi bu. Artık Galatasaray’ın ayakları yere basarak yönetilmesi lazım. Bunun için dirayet, sabır, cesaret koşul, en önemlisi kuvvetli bir genel kurul iradesiyle iş başına gelmiş, kuvvetli bir yönetim koşul diye düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

“Aynı sorunlara, aynı çözümleri getirip, çözemiyoruz diye yakınma etmemek lazım”

Mali yapıyı nasıl düzelteceğiyle ilgili soruya ise Hamamcıoğlu, “Galatasaray’ın mali yapısı kulüpler benzer biçimde hep kötüydü. Hep konuşulur. En fazlaca Galatasaray konuşuluyor. Bundan dolayı Galatasaray mühim bir marka olduğundan her insanın dikkatini çekiyor. Bugün 250 milyon Dolar civarında Galatasaray’ın borcu var. Bu borç, bir senede, iki senede taşıma suyla ödenecek benzer biçimde değil. Her kim söylüyorsa ki, ‘Ben para getireceğim, borçları temizleyeceğim’ bu popülist söylemlerin kendisidir. Mali yapıyı verimlilik sağlayarak ve yeni finansman kaynakları yaparak sağlamak lazım. Aksi takdirde Galatasaray’ın mali bağımsızlığı hiçbir vakit olmayacaktır. Bunlar nedir, en büyük gider kalemimiz futbolda ise futbola artık gider merkezi olmaktan ziyade bir gelir merkezi haline getirmek lazım. Aynı Avrupa’daki kulüpler benzer biçimde. Bunun için de Galatasaray’ın, Türkiye’deki öteki kulüplerin de hızlıca sportif faaliyetlerden elde ettikleri gelirlere bağlı olmaktan kurtarmak lazım. Bunlar maç günü kazancı, yayıncı kuruluştan alınan ücret. Pandemi ile başlamış olan dönem de her ikisinde de ciddi düşüş var. Kulüpler buna bağlı olarak yaşayamaz. Real Madrid, Barcelona, Bayern Münih örneğine baktığınız vakit pandemi döneminde yüzde 30 mertebesinde sportif faaliyetlere bağlı gelirleri düşmüşken, tüm gelirleri yüzde 18 artmış. Demek ki bir şey yapıyorlar. Marka kıymetini pazarlaması, ellerindeki mühim varlıkların pazarlanması, bunlar mağazacılık faaliyetleri, dijital varlıkları ve gayrimenkullerin işletilmesi ve geliştirilmesi. Galatasaray’ı elinde bu 3’ü de var fakat 3’ü de yetersiz yapılıyor. Pandemi zamanında öğrendik, kimse mağazaya, dükkana gitmiyor, dükkanlara size geliyor. Dolaysıyla bu tarz şeyleri revize etmek lazım. Dijital içerikler, dijital varlıklar var. Token var, kripto para var, NFT projeleri var. Tüm bunlarla ilgili hazırlıklarımızı yaptık. E-spor bugün Galatasaray’ın tek kar eden şubesi. Onu geliştirmek lazım. Kafi sponsorluk ve reklamı almıyor. Riva, Florya, Kemerburgaz eğer olmazsa olmaz üçlü. Riva’dan 2023 yılı sonuna kadar ciddi bir gelir beklentisi var. Borçları ödedikten sonrasında Emlak Konut’a. Florya projesi derhal Riva benzeri modelle geliştirilmeli. Tüm bu tarz şeyleri topladığımız vakit Galatasaray’ın sportif etkinlik haricinde piyasaya çıkartacağız o denli fazlaca varlığı var, bunlar Galatasaray’ın bağımsızlığını elde edecektir. Sadece şu anlık kısıtlı kaynakları ile verimli olmak şartıyla. Esasen Spor Yasası, Bankalar Birliği anlaşması bunu koşul koşuyor. Verimlilik sağlayacaksın diyor. Futbol giderlerini minimum yüzde 25 azaltacaksın. Banka hesaplarımız şu anda Bankalar Konsorsiyumu’nun kontrolünde. Kısıtlı imkanlarla verimliği sağlarsanız, kendi kaynaklarınıza dönerek, kendi yıldızlarınızı yetiştirip, satarsanız, orta vadede bağımsızlığı sağlayabilirsiniz. Galatasaray’ın mali problemleri tekrar konuşulmaz. Fakat günlük politikalarla, Ahmet bey 50 milyon verdi, Mehmet bey 20 milyon verdi diye isteğe bağlı transferler yapmış olursanız şu anda içinde bulunduğunuz durum hep devam edecektir. Aynı sorunlara, aynı çözümleri getirip, çözemiyoruz diye yakınma etmemek lazım. Bazı taahhütlerin ve sözleşmelerin gözden geçirilmesi lazım. Bunlar sporcularla ilgili sözleşmelerimiz, paydaşlarımızla olan sözleşmelerimiz, sponsorlarla olan sözleşmelerimiz. Bunlar yeniden masaya konup, Galatasaray’ın ve paydaşlarının itibarını sarsmaksızın, kurumsal devamlılık çerçevesinde tekrardan yapılanmasını planlıyoruz” değerlendirmesinde bulunmuş oldu.

“Galatasaray’ın ekonomik olarak bağımsızlığı için kurtuluş reçetesinin mühim bir maddesi gayrimenkul projeleri”

Kemerburgaz projesiyle ilgili çalışmalarını aktaran Hamamcıoğlu, “Ekibimizde gayrimenkul mevzusunda fazlaca tecrübeli arkadaşlarımız var. Burak Elmas yönetiminde bu anonim şirketlerde çalışmış yönetim kurulu üyeleri var. Bunlar bizimle devam edecekler. Kurumsal hafızanın devamlılığı var. Eski başkanlarımızdan Adnan Polat ve Dursun Özbek, rahmetli Mustafa Cengiz’in ekibinde yer edinen arkadaşların birikimlerinden faydalanarak güncellemek istiyoruz. Florya’nın geçişi ve Kemerbugaz’ın geçişi birbirine fazlaca bağlı, fazlaca yumuşak geçiş yapmak lazım. Senkronizasyonun iyi sağlamak lazım. Aksi takdirde birinden birinde sokakta kalacaksınız. Bundan dolayı Florya’daki bayındır sorunları kısa sürede çözüldükten itibaren belli davetler içinde yapacağımız ihale sonucu bir müteahhit ile anlaşılacak. Genel kurulun onayını aldıktan sonrasında. Buradan yüzde 50, yüzde 50 kazanç paylaşımı olacak. Galatasaray’ın kasasına bir para girecektir. Bu paranın ve müteahhitten alınacak avansın bir kısmıyla da Kemerburgaz’a geçiş sağlanacak. Kemerburgaz’da geçici antrenman sahaları, geçici barınma tesisleri yapılacaktır. Bununla ilgili olarak sponsor, müteahhit çalışmalarımız devam ediyor. Garantisini aldığımız fazlaca iyi bir Galatasaraylı müteahhit var. Bu geçici onunla yapacağız. Bu şekilde planladık. Türkiye’de bu mevzuda süre vermek fazlaca zor. Kemerburgaz, kamunun bizlere verdiği bir arazidir. Orada ruhsat ve imarla ilgili yapılması ihtiyaç duyulan, ödenmesi ihtiyaç duyulan harçlar var. Bunların ne kadar süreceğini arkadaşlarımız takip ediyor. Tahminim 6-7 ay içinde bir mobilizasyon başlayabilir. Bu mevzu ile olarak bir taahhütte bulunmak istemiyorum fakat fazlaca acele ilerleyeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Bundan dolayı Galatasaray’ın ekonomik olarak bağımsızlığı için kurtuluş reçetesinin mühim bir maddesidir gayrimenkul projeleri” açıklamasında bulunmuş oldu. Eşref Hamamcıoğlu, basketbol salonu projesinin de ilk öncelikleri içinde olmadığını da beyan etti.

Galatasaray’a nasıl bir miras bırakmak istediğini özetleyen Hamamcıoğlu, “Biz yönetime gelip, bayrağı başkasına teslim ettikten sonrasında ben ve arkadaşlarımdan nasıl bahsedilsin, ‘bu insanlara güvenmekte haklıymışız’ desinler. Bu insanoğlu cesaretle, bu zor zamanda taşın altında değil ellerini, vücutlarını soktular, Tanrı’tan bu insanoğlu yönetime gelmişler, istikrarlı, bağımsız bir mali yapıya kovuşturmuşlar, Galatasaray ayrıca mücadeleci, rekabetçi, yarışmacı ruhunu kaybetmeden devamlı sportif başarılara kavuşmuş diye bizlerden bahsedilmesini fazlaca arzu ederiz ikimiz de” dedi.

“Ada gelecek sezona yetişecek”

Galatasaray Adası’nın durumunun nasıl olacağıyla ilgili olarak da konuşan Eşref Hamamcıoğlu, “Rahmetli Mustafa Cengiz ve ekibinin fazlaca uğraşı oldu. Burak Elmas ve ekibinin son noktayı koyma adına uğraşı oldu. Galatasaray en azından mahkemelerdeki sorununu halletti. Boğaziçi İmar benzer biçimde bir silsile daha var. Bunlar yapıldıktan sonrasında en azından kendimize ilişkin olan enkazı kaldırıp, tekrardan üyelerimizin bir toplumsal tesis olarak kullanılmasını hedefliyoruz. Bu 2-3 ay içinde olacak bir mevzu değil. Önümüzdeki sezona yetişecek. İşletme modeli olarak da, burayı Galatasaray’ın işletmesi fazlaca uygun değildir, geçmişteki tecrübelerimizden yararlanarak uygun bir işletme modeli ile toplumsal tesis statüsünü kaybetmeden üyelerimizin kullanımına açılması en büyük hedefimiz fakat burası gelecek sezona yetişir” diye konuştu.

“Galatasaray’ın sportif başarıyı satın alma zamanı geçmiştir”

Futbol ekibi ile ilgili neler yapılacağını açıklayan Hamamcıoğlu, “Artık Galatasaray’ın sportif başarıyı satın alma zamanı geçmiştir. Bu fazlaca zarar veriyor. Sportif başarıdan parayı çevirmesi lazım. Bu zamana kadar yıldız satın alarak başarı sağlamak hedefiydi Galatasaray’ın. Bunlar hep bizi iflasa sürükledi maalesef. Yapılması ihtiyaç duyulan, kaynakları verimli kullanmalıyız. Bun içinde altyapıya yatırım koşul. Tüm şubeler için geçerli. Avrupa’da başarıya ulaşmış örnekler var; Ajax, Porto, Lille ve Lyon bu mevzuda fazlaca başarılılar. Vatanımızda de Altınordu gerçeği var. Galatasaray bu tarz şeyleri başlatan bir kulüptü. Popülist yaklaşımlardan, bir an ilkin başarıyı satın alayım, hepimiz beni tanısın sevdasından vazgeçmemiz lazım. Onun içinde genç transferinden ziyade, kendi gençlerimizden yararlanmak istiyoruz. Bundan dolayı Galatasaray’ın futbol şubesi, Sportif AŞ’de yönetiliyor. Sportif AŞ bir anonim şirket, yatırım şirketi ve borsaya açık bir şirket. Sportif AŞ’nin en mühim yatırımları sporcular. Madem yatırımcı şirket olduğuna nazaran, ederini bulmuş olduğu vakit yatırımlarını satabilmesi lazım. Aynı şekilde uygun edere de yeni yatırımlar geliştirmesi lazım. Bunların bir kısmını dışarıdan aktarma ederek, bir kısmını da içeriden yaparak. Şu anda Galatasaray’ın çıkışı, kurtuluşu kendi kaynaklarının paraya ve başarıya çevrilmesinden geçiyor. Birinci önceliğimiz bu olacak. Kadrolaşmamızı bu çerçevede yapıyoruz. Bu demek değil ki A Takımımız ilk 10’u hedefliyor, hayır, 3. bile olmak Galatasaray için fena hedeftir. Galatasaray yarışmacı, rekabet ruhunu kaybetmeden, kendi imkanlarıyla, etik değerlere haiz sporcularla en üst düzeyde rekabette savaşım edecektir. Bundan asla kimsenin şüphesi olmasın. Küçülerek büyüyemezsiniz. Mümkün değil. Fakat verimli olarak büyüyebilirsiniz. Bugün esasen bu mecburiyeti size futbol federasyonun koyduğu harcama kısıtlamaları, en önemlisi Bankalar Birliği’nin verdiği şartlar var, bir de Spor Yasası da var. Esasen bu tarz şeyleri yapmak zorundasınız. Bu zamana kadar yapılmadığı için kulüplerin etrafını kanun koyucu çevirdi. Yüzde 25 bütçeni daraltacaksın diyor Bankalar Birliği sözleşmesi. Spor Yasası da diyor ki onaylanmış bütçeyi yüzde 10’unu geçersen, genel kurula gideceksin. Gitmeden harcama yaparsan, seçilmişler kişisel varlıklarıyla sorumlular. Bu tarz şeyleri uygulamak zorundasınız. Uygulamadığımız için bu şekilde mecburiyetler geldi. Hedeflerimiz fazlaca kolay ve anlaşılır. Kuvvetli iradeye dayalı hedefler gerçekleşmesi lazım. Altyapıya yatırım yapacağız. Amatör şubelerle ilgili aynı düşüncedeyiz. Bugün iyi yürümeye başlamış olan basketbol modelimiz var. Sponsora yalnız parayı ver, bizlere karışma demedik ilk kez. Gel sen de bu işin yönetimde ol, liyakate bağlı bir ustalaşmış kadro kuruldu. Son aşama rakiplerine nazaran kısıtlı bütçe ile şu anda başa savaşım ediyor, ilk 3’ün içindeyiz. İstenen bu esasen. İyi bir ekip, iyi bir koç, iyi bir yönetim sistemi. Biz iyi olan hiçbir şeyi bozmaktan yana değiliz. Aksine daha iyi nasıl yaparız, öteki branşlarımıza nasıl uygularız diye hedefledik kendimize” açıklamasında bulunmuş oldu.

“Galatasaray benzer biçimde bir markanın ulusal takımlara sporcu vermesi koşul”

Amatör şubelerde köktencilik kararlar silsilesinin uygulanması icap ettiğini vurgulayan Eşref Hamamcıoğlu, “Yönetim kurulunun görevi, icraatın içinde olanlara yön vermek. Vizyonu ve stratejiyi anlatmak ve takibini sağlamak olmalıdır. Liyakate nazaran atanmış profesyonellerle doğrusu şube kaptanları ve şube menajerleriyle bu işi yürütmek. Aynı basketbolda olduğu benzer biçimde. Öteki şubelerde de bunu yapmak lazım. Bu şekilde olunca daha rahat sponsor buluyorsunuz. Amatör şubeler sponsorlukları ile ilgili görüşmelerimizin hepsi yapılmıştır. Amatör şubelerde de verimlilik koşul. Bir ihtimal Galatasaray Spor Kulübü amatör şubelerinde her disiplinde yarışmacı olmak zorunda değil. Mesela atletizmin alt branşları var. İki, üç tanesi seçilip, buralara olimpiyatlara sporcu yetiştiririz. Galatasaray benzer biçimde bir markanın ulusal takımlara sporcu vermesi koşul” dedi.

“Önceliğimiz yabancı teknik direktör”

Futbol Ekibi Teknik Direktörü Domenec Torrent ile yola devam edilmemesi durumundaki planlarının sorulması üstüne Hamamcıoğlu şunları söylemiş oldu:

“Kuracağımız ustalaşmış kadro bu mevzuda fazlaca tecrübeli. Bizlere vereceği raporlar, getireceği bütçe, 3 senelik gösterime nazaran en doğru sonucu vereceğiz. Yönetim kurulunu vazifesi ustalaşmış kadroları doğru çalıştırmak olacaktır. Torrent ile Galatasaray Spor Kulübü’nün bir sözleşmesi var. Biz bu sözleşmenin şartlarını bilmiyoruz. Burada esas olan bu sözleşmeye bağlı olarak Galatasaray’ın itibarını, Torrent ve arkadaşlarının itibarını korumak olacaktır. Bu sözleşmeye göreve ulaşınca bakacağız. Torrent ve ekibinden bir rapor alacağız. Bu rapora nazaran en doğru sonucu vereceğiz. Bizim önceliğimiz yabancı teknik direktör. Bununla ilgili olarak asla kimse ile ilgili bağlantımız yok, asla kimse ile görüşmedik. Asla böyle bir durum yok. Bu yapmak için de vaktimiz var. Arkadaşlarımız çalışıyor. Bizlere kısa sıralama verecekler. Zamanı ulaşınca kararımızı vereceğiz.”

“Galatasaray’ın köprüden ilkin son çıkış olan bu seçiminde demokratik haklarını kullansınlar”

30 Nisan’da yapılacak seçime tüm üyeleri çağrı eden Eşref Hamamcoğlu, “Seçim zamanı, fena bir tarihe denk getirildi. Elbet ki uzun bir dinlence öncesinde insanların tatile çıkma arzuları var, hepimizde olduğu benzer biçimde. Fakat bu Galatasaray için mühim bir seçim. Tüm Galatasaraylı üyelerimizin bu sorumluluğu alması lazım. Kendilerinden rica ediyorum, yarım gün geç çıksınlar tatillerine fakat Galatasaray’ın köprüden ilkin son çıkışı olan bu seçiminde demokratik haklarını kullansınlar. Kendi vicdanlarının sesine nazaran kullansınlar. Biz bu sorumluluğu alıyoruz, kıymetli genel kurul üyelerimizin de bu sorumluluğu almaları lazım. Aksi takdirde kuvvetli bir genel kurul iradesine anlatamayız. Kuvvetli bir genel kurul iradesi almayan yönetimler kuvvetsiz kalıyor. 3. şahıslara karşı müzakerelerimizde, mücadelelerimizde yetersiz kalıyoruz. Gerektiği benzer biçimde temsil dirayeti sağlanamıyor. O bakımdan seçilecek yönetimin arkasında kuvvetli bir genel kurul iradesi olması koşul. Herkesi 30 Nisan’da sadık başına bekliyoruz. Bizlere destek olsunlar. Biz fazlaca çalışıyoruz Galatasaray’a yararlı olmak için onların desteğine ihtiyacımız var. Tahmini katılım 3200 ile 3500 içinde bekliyoruz” diye konuştu.

“Beyaz sayfa açarak artık Galatasaray’ın eski enerjisini yeniden gündeme getirmemiz lazım”

Hamamcıoğlu son olarak ise, “Galatasaray’da şu an fazlaca ciddi bir samimiyetsizlik, güvensizlik ve ayrımcılık ortamı yaşanıyor. Bizim hep beraber beyaz sayfa açarak artık Galatasaray’ın eski enerjisini yeniden gündeme getirmemiz lazım. Bunun içinde bizlere güvensiler. Biz tecrübeli bir ekibiz. Benim yıllarım Galatasaray’da geçti. Deneyimlerimi çeşitli pozisyonlarda biriktirdim. Heyetimdeki iş insanları fazlaca tecrübeliler. Risk ve borç yönetimi bakımından büyük katkılar sağlayacağından yüzde 100 inanırım” şeklinde konuştu.

Oğuzhan Ort – Bozhan Memiş – Samet Yalçın İSTANBUL (İHA)

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz