İlhan Cavcav Tesisleri’nde AA muhabirine açıklamalarda bulunan Akdaş, öncelikli hedeflerinin mali tabloyu düzeltmek bulunduğunu altını çizdi. Mali durumu tam olarak belirlemeye çalıştıklarını belirten Akdaş, “Bu tabloyla ilgili kısa, orta ve uzun vadeli programlar yapacağız. Zor bir göreve soyunduk. Gençlerbirliği sevdamız olmasa taşın altına elimizi koymazdık. En iyi şekilde halletmeye çalışacağız.” dedi.
“Bu kulüp kurumsal değil.” diyen Akdaş, “Rahmetli İlhan ağabeyin zamanından beri bireysel şekilde yönetilmiş bir kulüp. Kurumsallaşmayı temin etmeyi planlıyoruz. Buna ilaveten kulüp saydam değil. Kime ne borcu var, kimden ne kadar para alıyor? Belli değil. Kime ne kadar ödeme yapılıyor, hangi menajerle çalışıyor, hangi menajere ne kadar veriliyor? Bunlar muamma, kimse bilmiyor. Kapalı kapılar arkasında transferler yapılıyor. Saydam olacağız, bu koşul.” ifadelerini kullandı.
” Aktarma yasağı yememeye çalışacağız”
Akdaş, genel kurulda borçlanma yetkisi aldıklarını hatırlatarak, sözlerini şöyleki sürdürdü:
“Bazı dostlarım buna itiraz etti fakat ilk etapta görünen futbolculara 40 milyon lira borç var. Herhalde dostlar 40 milyon lira borcu benim cebimden ödemimi beklemiyor. Onun için kredi alıp bu borçları temizleyip, aktarma yasağı yememeye çalışacağız. Ondan sonrasında aldığımız katkılarla bu borcu kapatacağız. İlk hedefimiz borcu kısmen azaltmak. Ortalama 45 milyon olan vergi borcunu erteleyip, yıllara yayıp önümüze bakacağız.”
“Kulübün toplam borcu ne kadar?” sorusuna Akdaş, “Ben baktığımda 130 milyon lira gibiydi, şimdi bir sürü icra geliyor. Tam olarak ne kadar bulunduğunu bilmiyorum, çalışıyoruz. 130 milyon lira borç kafada var, üstü var…” yanıtını verdi.
Akdaş, “Bizim ilk hedefimiz, gelecek yıl haziranda yapılacak olağan kongreye daha iyi bir mali tabloyla çıkabilmek. Ayrıca Süper Lig ’e çıkabilirsek fazlaca iyi olur fakat çıkamazsak ertesi yıl çıkarız. Fakat bu borçla nasıl aktarma yapacaksınız, her an aktarma yasağı gelebilir.” değerlendirmesinde bulunmuş oldu.
“Stancu ile devam etmesi için görüştük”
Sözleşmesi biten teknik direktör Özcan Bizati ile görüşme gerçekleştirdiklerini aktaran Mehmet Niyazi Akdaş, şunları söylemiş oldu:
“Özcan Bizati hoca, İngilizvari bir sistem öneriyor. Bizim burada bu sistem çalışır mı çalışmaz mı bilmiyorum. Türkiye’de neredeyse tüm kulüpler sık sık alıştırmacı değiştiriyor. Sık sık alıştırmacı değiştirdiğiniz vakit bu sisteme uymaz. İngiltere’de bir alıştırmacı 25 yıl çalıştığında, orada bu sitem çalışır. Özcan hoca ’16, 17, 18, 19 yaş altı hepsi bana bağlı olsun, oraya ayrı ayrı hocalar koyalım’ diyor. Yarın Özcan Bizati ile yolları ayırırsak ne olacak. Hepsi tepetaklak olacak. Özcan Bizati hoca sevdiğimiz bir hoca, kardeşimiz. Bence bir tek eksiği var; coşku yok. Ben şahsen kendim olsam, orada yenik olduğumuzda galip geldiğimizde ayrı bir tepki gösteririm. Özcan hoca dümdüz, çehre duvar şeklinde. Kendisine söyledim, ondan söylüyorum. Yoksa doğal ki içinden coşku duyuyordur.”
Altyapıya ehemmiyet vereceklerini ve kadro yapılanmasında genç futbolculara ağırlık vereceklerini söyleyen Akdaş, Rumen futbolcu Bogdan Stancu ile bir sürem daha devam etmesi için görüştüklerini belirtti. “Gerçek menajerleriyle konuşmaya çalışıyoruz.” diyen Akdaş, yardım kampanyasıyla ilgili ise şunları kaydetti:
“Genel kurulda da söylemiştim; yardım kampanyasından ben o denli fazla bir şey beklemiyorum fakat Gençlerbirliği’ne olan Ankaralıların sevdası artar. O bakımdan yardım kampanyasını hakkaten önemsiyorum. Ankaralı varlıklı iş insanları var, onlarla konuşacağım. Odalar birliği, endüstri odası, ATO var. Onlarla konuşacağım, yardım almaya çalışacağım. Gençlerbirliği Ankara’nın markası. Gençlerbirliği taraftarıyla kaliteli bir kulüp. Maalesef Süper Lig’de başkentten ekip yok. Ankara’ya asla yakışmıyor. Yalnız Gençlerbirliği ve Ankaragücü değil, Hacettepe, Mamak FK, Ankaraspor küme düştü. Ankara milletvekillerini de birazcık haiz çıkmaya çağıracağım. Genel kurulda söyledim; yardım etmeyen milletvekilini taraftara yakınma edeceğim.”
“İlhan ağabey ile felsefemiz değişik”
Gençlerbirliği Kulübünün onursal başkanı rahmetli İlhan Cavcav ile felsefelerinin değişik olduğuna değinen Akdaş, “Rahmetli İlhan ağabeyin felsefesi ufak olsun benim olsun. Oysa benim felsefem tamamen değişik. Ben ufak olayım yandaş büyük olsun. Ne kadar fazlaca yandaş sayım olursa, bu kent o denli sahiplenir. Stada bakıyorsun en fazla 500-600 şahıs geliyor. O stadın dolması lazım.” diye konuştu.
Akdaş, kulüpteki öncelikleriyle ilgili suali “Para, gelen icraları ödemek, aktarma yasağı yememek. O da olabilir fakat sonrasında kaldırmak için fazlaca uğraşmak lazım. O bakımdan yasağı yemeden pazarlıklarla en aza indirerek o borçları ödemek.” şeklinde yanıtladı.
Birçok sivil cemiyet kuruluşunda yöneticilik yaptığına işaret eden Akdaş, “Hepsinde muvaffak oldum. Burada da hedefim başarı göstermiş olmak. Esasen gelecek kongreye iyi bir mali tabloyla başarı göstermiş bir halde çıkmazsak bırakırım. Demek ki ’Ben bu işi beceremiyorum’ der bırakırım. İnşallah mali tetkiklerde daha çok borç çıkmaz. Ondan da şüpheliyim, çıkabilir de. Belediyemize gideceğiz, ilçe belediyelere gideceğiz, yeni projeler yapacağız, uğraşacağız.” ifadelerini kullandı.
“Kavga adamı değilim”
Mehmet Niyazi Akdaş, Cavcav ailesinden sonrasında göreve gelmesiyle ilgili ise şöyleki konuştu:
“İlhan ağabeyden sonrasında görevi devralmış olsaydım fazlaca daha rahattı, bu şekilde büyük borçların altına girilmezdi. Bu sebeple yorganıma nazaran ayağımı uzatırdım. Fazla borç sevmem, şirketlerde de sevmem. Borcum var mı? Var fakat ödeyebilecek kadarını alırım, fazlasını almam. 44 senelik Cavcav ailesinin yönetimi kulüpte artık bitti. Onlar da bir yandaş olarak Gençlerbirliği’ni takip edecek. Aileden de telefon aldım. Hem Cavcav’ın eşi Nazan Hanım’dan hem de oğlu Önder Bey’den, kutlama ettiler. ’Ailemiz için fazlaca pozitif şeyler söyledin’ dediler. Ben kavga adamı değilim. Birlik beraberlik her şeyin çözümüdür.”
El birliğiyle bu süreci atlatacaklarına inandığını dile getiren Akdaş, “Benden kimse bu paranın hepsini ödememi beklemesin. El birliğiyle parça parça hep birlikte dostlarımla beraber bunun üstesinden geleceğiz. Biz bu mali yapıyı düzeltmezsek o vakit kulüp Eskişehirspor, Karabükspor şeklinde istenmeyen bölgelere gider.” şeklinde görüş belirtti.
Başkent ekibinin yeni başkanı Akdaş, sözlerini şöyleki tamamladı:
“Ben bu borcun üzerine tekrar bu şekilde borçlanma yaparsam, borç 300-400 milyon liraya çıkar. O vakit ödenmeyecek hale gelir. Şu an avroya çevirdiğinizde 12-13 milyon avro borç görünüyor. Bu aslen fazlaca büyük para değil fakat hadi öde diyince büyük para. Bunun 40 milyonu vergi borcu. Onu da ertelemeye koyarsanız, 8-9 milyon avro borç kalıyor. Birden ödenecek bir tablo değil fakat vakit içine yayılabilecek bir tablo. Vakit içine akıllı davranıp yayabilirsek, tasarruflu davranabilirsek, o vakit çözeriz şeklinde geliyor. Gençlerbirliği cumhuriyetimizin tarihiyle eş kıymet bir kulüp. Muntazam yönetilmiş, disiplinli, demokratik bir kulüp bırakma çabasında olacağım.”
ANKARA (AA) – HALİL İBRAHİM AVŞAR
