Süper Lig’in 30. haftasında 13 Mart Cumartesi günü Atakaş Hatayspor’u konuk edecek Çaykur Rizespor’un yeni teknik direktörü Bülent Uygun, rakipleri karşısında kazanarak galibiyeti taraftara armağan etmek istediklerini söylemiş oldu. Bülent Uygun, yeşil-mavili ekibin Mehmet Cengiz Tesisleri’ndeki antrenmanından ilkin basın mensuplarına yapmış olduğu açıklamada, Atakaş Hatayspor’un kaliteli bir ekibe haiz bulunduğunu, kendi sahalarında zor bir maça çıkacaklarını belirtti.
Kazanma arzusunun yüksek bulunduğunun altını çizen Uygun, “Sekiz haftadır alamadığımız galibiyeti bu maçta alıp Rizespor taraftarına armağan etmek istiyoruz. Taktik, sistem olarak yaptığımız terapi ile kazanma adına sahada savaşım eden bir ekip görüntüsü ile üç puanı kazanmak istiyoruz.” açıklamasında bulunmuş oldu.
Kadro kalitelerinin iyi bulunduğunu vurgulayan Uygun, “Oyuncuların kendi kabiliyetlerini sergileyebileceği bir sisteme gerekseme var. Bundan ilkin söylenenler, sporcu kardeşlerimizin baskıları kolay atlatabilecek durumda olmadığını düşünüyorum. Takımın sevgiye, birliğe, bununla birlikte ekip ruhu ile sahada savaşım etmeye ihtiyacı var. Ikimiz de kısa sürede bunu sahaya yansıtmak istiyoruz.” diye konuştu.
Kazanmayı arzulayan bir görüntüsü bulunduğunu aktaran Uygun, “Eski bir gol kralı olarak skor ile beraber kazanmayı isteyen bir yapım var. Bunu ilerleyen haftalarda taktik anlamda çalışmalarımız ile sahaya yansıtmaya çalışacağız. Sistemimizi uygulayabilirsek gelecek haftalarda sahaya yansıtacağımıza inanıyorum.” ifadelerini kullandı.
Sakatlığı bulunan Loic Remy’nin iyi çalıştığını belirten Uygun, şunları kaydetti:
“Remy oldukça ustalaşmış ve idmanlarını kusursuz yapıyor. Bugün bir görüşme daha yapacağız. Gerekirse kendi fizyoterapistini getirerek çalışmalarına devam edecek. Öteki sakat arkadaşlarımız da ulusal aradan sonrasında gelecek. Abdullah’ın, Donsah’ın ve Yasin’in sakatlığı var. Boldrin’de ağrı var fakat deneyeceğiz. Sakatlıkların tam olarak ulusal aradan sonrasında toparlanmasını bekliyoruz fakat oynayanların kimseyi aratmayacağına inanıyoruz.” (AA)
