“Bizim Ekip” Galatasaray ‘ın eksilerini ve artılarını masaya yatırdı. Haber Müdürümüz Zafer Büyükavcı sordu, Mehmet Demirkol, Faik Çetiner, Cem Dizdar ve Deniz Çoban yanıtladı…

Zafer Büyükavcı’nın soruları…

1- Galatasaray’ın geride kalan üç haftada artıları/eksileri nelerdi?

2- Fatih Terim’in performansını nasıl değerlendirirsiniz?

3- Sezona en hazır giren ve asla hazır olmayan oyuncular size gore hangileri?

MEHMET DEMİRKOL: BU TİP BİR MEYDAN OKUMA TERİM’İ MOTİVE EDEBİLİR

Terim’in en zor sezonu… 2 yıl üst üste öğrencilere kaybedilmiş şampiyonluk. 1 numaralı vaadi ‘onu görevde tutma ve onunla gelecek inşa etmek’ olan yönetim ve muhtemelen bugüne dek Galatasaray’da haiz olduğu en hazır olmayan kadro. Terim hem bir ekip inşa etmek hem de üst üste 3 sürem yitirme baskısıyla savaşım edecek. Bu tip bir ‘meydan okuma’, onun kaçınacağı bir durum değil. Onu motive de ediyordur. Sadece vazife kolay değil. Galatasaray’ın temel problemi, tıpkı Ulusal Ekip’la aynı. Fernando’dan sonrasında orayı çekip çevirecek, ‘oyunun merkezi’ olacak bir oyuncu ya da yapı kuramadı. Bugün de durum değişmiş görünmüyor. Aytaç Kara’nın almış olduğu tepki, Taylan ve Berkan’ın gelişimleri gerekliliği, Marcao haricinde geriden oyunu kuracak oyuncu eksikliği, önde baskı ve geniş alanda atak eden takımlara karşı güçlük yaşanmasına niçin oluyor.

Assunçao’dan ne alınacağı mühim

Bu anlamda Assunçao’dan ne alacağı son aşama mühim. Burada bir oyun netliği sağlanmazsa Galatasaray maçları fazlaca ‘git-gel’li olacaktır. Morutan, Cica ve Kerem’in sağlamış olduğu atak akışkanlığı denetim edilmesi zor bir güç ve Galatasaray oyunu oturttuğunda hem yerleşik oyunda hem de kontrada fazlaca pozisyona girebilir. Sadece aynı şekilde orta sahasında, bilhassa dönen toplara verilen tepkide bir gelişme sağlanamazsa maçlar ‘Rus Ruleti’ne de dönebilir. Şampiyonluk mücadelesinde güvence performanslar ve gelişmesi ihtiyaç duyulan oyuncular dengesini iyi oturtmak koşul. 2. Grup’tan 1’e süratli geçişler olursa mükemmel. Aksi taktirde ‘git-gel’li bir oyun ve ‘git-gel’li bir sürem bizi bekler.

FAİK ÇETİNER: GİDECEK DENİLENLER KALDI, ŞİMDİ ONLARA GÜVENECEKLER

Lig başladı fakat Galatasaray’da işler bir türlü rayına oturmuyor. Son yıllarda transferde nokta atışlar yapamayan Sarı- Kırmızlılar’da, ‘kurtarıcı’ diye alınan oyuncular (Falcao, Belhanda, Feghouli) hayal kırıklığı yarattılar. Transferde genel anlamda kiralık oyuncu kovalanması sonucu, ekip bu yıl de olduğu benzer biçimde hep büyük değişikliklere uğradı. Sürem başladı, Avrupa Kupası maçları var; fakat Galatasaray’ın hâlâ iskeleti belli değil. Fatih Terim oyun planı ve ekip tertibi için devamlı arayış içinde. Bu da hocayı yıpratıyor, stresli yapıyor. Hocanın yüzü gülmez oldu.

Marcao krizi nasıl aşılacak?

Şampiyonluk yarışında rakipleri güçlenirken, Galatasaray’da kafalar karışık. Takımın en büyük güvencesi Muslera bile tartışılıyor. Ek olarak Muslera yüzünden ilk 11’de 7 yabancı olacak. Rakiplerin kalecileri yerli. Yeni transferler hep sual işareti. Kadroda yer edinen Babel tek başına ayrı bir problem. Feghouli, Diagne, Mostafa Mohamed gidecek denildi, kaldılar. Güvenilir mi? Tartışılır… Marcao krizi nasıl aşılacak, bilmece. Şimdilik gençler (Berkan, Sulh, Halil, Kerem) ile Van Aanholt, Sacha Boey ve Morutan ekibi sırtlayacak adlar. Kısacası Terim’in de, takımın da, yönetimin de işleri fazlaca zor..

CEM DİZDAR: BU TAKIMIN ARTILARI DA VAR, AMA EKSİLERİ O KADAR ÇOKKİ!

Başkanlık seçimi, Şampiyonlar Ligi sıkıntısı, geçirme kargaşa ve bunalımları ve Marcao/Kerem krizine karşın sezona dertli girseler de tepedeler. Ulusal ekip içinde bir fazlaca problemi gözden geçirme fırsatı da bulduklarından, aranın en avantajlı ekibi onlar sayılabilir. 25 yaş altı oyunculara yönelmeleri hem ücret/maliyet dengesini hem de antrenman yoğunluğunu optimize etme (elbet edebilirlerse) mevzusunda bir öteki artıları. Oyuncular arasındaki uyumu bulamamış olmaları, Marcao sorununu çözememeleri, Muslera, Taylan benzeri daha fazlaca yük binen oyunculardaki dayanıklılık sorunları ise eksileri olarak görünüyor. Unutmadan, Türkiye’nin polemikten beslenen negatif yaklaşımlarına kulüp başkanının fazlaca acele adapte olması da bir öteki eksi! Böylesi atmosferlerde oyuncuların sıhhatli özeleştiri ya da değerlendirme yapma imkânı kalmaz. Ve sorunların ‘dışarıda’ olduğu fikrine kapıldıklarında da hem bireysel hem ekip olarak düşüş kaçınılmazdır.

Muslera bile kaygı verici başladı

Fatih Terim’in performansı, her zamanki benzer biçimde! Yarattığı krizleri çözerek ‘çözüm insanı’ portresi verme uzmanı. Tam da ülkeye uygun… Kafasındakileri uygulama/uygulatma mevzusunda ideal bir yönetimle çalışıyor. Şartlarında zorlamasıyla ülkeye de takıma da en uyguna yakın çözümü de buldular. Bu açıdan girdikleri yol, son aşama kıymetli. Elbet sürdürebilecek iradeyi koyabilirlerse. Sürem içinde fazlaca mühim kırılmalar yaşamazlarsa ligin sonuna doğru takımıyla gene yarışın içinde olacaktır diye düşünüyorum. En başta Muslera, kaygı verici başladı. Keza Marcao onulmaz bir yara açtı ekip kültüründe. Sadece bu kez de dertli Luyindama öne fırlayıp problem çözücü bir karaktere bürünerek bazı açıkları kapadı. Ben izlediğim kadarıyla Nelsson’u beğendim. Bir stoperin bilmesi gerekenleri biliyor, yapması gerekenleri meydana getirecek benzer biçimde görünüyor. Alpaslan dağınık, Van Aanholt şimdilik belirsiz, Boey ise dalgalı görünüyor. Orta sahanın marifet beklentisi yüksek ikilisi Cicaldao ile Morutan’ın performansı direkt Taylan’a bağlı. Sorunları belirli periyotlarda çözen isim sanırım gene Feghouli olacaktır. Kerem ve Halil’den beklentim her daim yüksek. Onlar yükselirse Diagne ile Mohamed de görünür hale gelir.

DENİZ ÇOBAN: GALATASARAY BU ORTA SAHAYLA RAKİPLERE ÜSTÜNLÜK KURAMAZ

Galatasaray’ın elinde kaliteli ayaklardan oluşan, derinliği olan bir kadro var. Başlangıcında da Türkiye’nin en iyi hocası… Fakat oynanan futbol , bu tabloya uymuyor. Galatasaray 3 haftada kadro istikrarı yakalayamadı. Yeniler ile eskiler içinde uyum problemi var. Galatasaray bu orta sahayla rakiplerine üstünlük kuramaz. Geriden oyun kurma mevzusunda da problemler var. Müdafa ve atak hattı içinde kopukluk var. Müdafa anlayışı fazlaca başarısız, temposu fena. Kaliteli ayaklara karşın oyun kalitesi düşük. Galatasaray oyun kurmakta, hücuma çıkmakta, pozisyon bulmakta zorlanıyor.

Morutan ve Boey iyi başladılar

Galatasaray genç bir ekibe haiz oldu fakat zamana gerekseme var. Savunmada ve hücumda fizik gücü pozitif yanları var. Tecrübeli ve kaliteli oyunculara sahipler ve zaman içinde takımın gelişme ihtimali yüksek. Fatih Terim, halen arayış içinde ve sorunlara çözüm yolu arıyor. Terim’in bu sorunların üstesinden gelme becerisi gösterecek tecrübeye haiz olması, Galatasaray’ın en büyük pozitif yanları… Morutan iyi başladı. Oyuna hükmediyor, futbol aklı yerinde, ayaklarına hakim. Sacha Boey takımına gidişat kazandırıyor. Kerem de fazlaca iyi başlayanlardan. Buna rağmen Taylan sezona fena başladı. Mısırlı golcü kazanılacak benzer biçimde durmuyor, umut vermiyor. Diagne kafi görünmüyor fakat fizik gücü pozitif yanları devamlı var. Van Aanholt’un savunmaya katkısını göremedik.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz