Fenerbahçe AİHM'e başvurmuştu! Sonuç belli oldu

Fenerbahçe , Haziran 2020’de PFDK tarafınca Ali Koç’a verilen ve Tahkim Kurulu tarafınca onanan ceza ile Aralık 2020’de Alper Pirşen’e gene aynı şekilde PFDK tarafınca verilen ve Tahkim Kurulu tarafınca onanan cezalarla ilgili izahat yapmış oldu. Meydana getirilen açıklamada bu zamanda verilen cezalarla ilgili vatanımızda yargı yolunun kapalı olması sebebiyle AİHM’e başvuruda bulunduklarını, buradaki dosya görülmeden Türkiye Cumhuriyeti’nin TFF ve kurullarının ihlalde bulunduğunu kabul ederek tüm tazminatları karşılayacakları açıklandı.

Sarı lacivertlilerin bu tazminatı karşılamadan ilkin uzlaşma yoluna gittiği ve hemen hemen AİHM’de hakimler önüne gelmeden kayıttan düştüğünü belirtti. Sarı lacivertliler, TFF ve kurullarına uyarılarda bulunarak verilen kararlarda ülkemizi zarara uğratmayacak kararlar vermeleri icap ettiğini beyan etti.

İŞTE FENERBAHÇE’NİN YAPTIĞI O AÇIKLAMA:

Türkiye Futbol Federasyonu Ustalaşmış Futbol Disiplin Kurulunca 18.6.2020 tarihinde meydana getirilen değerlendirmeler sonucunda Kulübümüz ve Başkanımız Sayın Ali Koç hakkında sportmenliğe aykırı açıklamalarda bulunulduğu sebebi öne sürülerek bir ekip cezalar belirleme edilmiş ve bu cezalar Kulübümüzce meydana getirilen itirazlara karşın Tahkim Kurulu tarafınca 19.6.2020 tarihinde onanmıştır.

Gene benzer şekilde o dönem Yönetim Kurulu Üyemiz olan Sayın Alper Pirşen hakkında da TFF Tahkim Kurulu 10.12.2020 tarihinde, PFDK tarafınca 03.12.2020 tarihinde verilen ve benzer içerikli ceza tayini kararlarını onamıştır.

İlgili Kurul verdiği her iki karar ile T.C. Anayasası’nın 26. maddesi ile güvence altına alınmış düşünceyi izahat hürriyetini, hem de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin adil yargılanma hakkını güvence altına alan 6. maddesini ve ifade özgürlüğünü güvence altına alan 10. maddesini ihlal etmiştir.

Bilinmiş olduğu suretiyle Tahkim Kurulu’nun sporun disiplinine ilişkin tesis etmiş olduğu kararlar kesindir ve T.C. Anayasası’nın 59/3 maddesinin “Spor federasyonlarının spor faaliyetlerinin yönetimine ve disiplinine ilişkin kararlarına karşı sadece mecburi tahkim yoluna başvurulabilir. Tahkim kurulu kararları kati olup bu kararlara karşı hiçbir yargı merciine başvurulamaz.” hükmü uyarınca T.C. Mahkemeleri ve T.C. Anayasa Mahkemesi nezdinde herhangi bir halde itiraza mevzu olabilecek başvurulara kapalıdır. Bu doğrultuda yukarıda belirtildiği suretiyle vatanımızda yargı yolu açık olmadığından, haklılığımızın ispatı ve TFF Kurullarınca meydana gelen tadı uygulamaların önüne geçilebilmesi amacıyla, Kulübümüze, Başkanımız Sayın Ali Koç’a ve eski yöneticimiz Sayın Alper Pirşen’e belirleme edilen cezalara yönelik Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) nezdinde iki değişik müracaat yapılmıştır.

Söz mevzusu AİHM başvuruları; daha ilkin kulübümüz tarafınca onlarca defa dile getirilmiş olduğu suretiyle geçmişte yaşanmış olan haksız TFF uygulamaları, bağımsız ve yansız oldukları münakaşaya son aşama açık TFF kurulları ve sindirme amaçlı kararları sebebiyle ortaya çıkan mağduriyetler neticesinde mecburi bir hale gelmiştir.

AİHM süreçlerinin bir parçası olarak, her iki başvurumuzla da ilgili AİHM yargılamasının olağan prosedürü kapsamında, çekişmeli yargılamaya geçilmeden meydana getirilen nizasız yargılama çerçevesinde tarafların uzlaşmaya çağrı edilmesi üstüne; Türkiye Cumhuriyeti her iki dosya kapsamında da Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. ve 10. maddelerinin ihlal edildiğini kabul ederek tazminat olarak hem ölçülebilir zararları (PFDK cezalarına karşılık gelen tutarları), hem ölçülemeyen zararları, hem de yargılama esnasında meydana getirilen harcamaları ödeyeceğini taahhüt etmiştir.

Mevzuyu en başından beri büyük hassasiyetle takip eden Yönetim Kurulumuzun görüşleri doğrultusunda Kulübümüz, her iki dosyada da uzlaşmayı nihai olarak kabul etmiştir.

Anılan başvuruların her ikisiyle ilgili olarak da uyuşmazlığın AİHM’de hemen hemen hakimler önünde yargılama süreci başlamadan kayıttan düşmesi ve neticelenmesi sağlanmış oldu. Böylelikle ihtilaflı bu durum AİHM nezdinde daha ilkin gene ülkemizle ilgili tesis edilen 18 Mayıs 2021 tarihindeki Sedat Doğan/Türkiye kararından, 28 Ocak 2020 tarihindeki Ali Rıza ve Ötekiler/Türkiye kararından ve başkaca örneklerden değişik olarak; ihlal olduğuna dair kararlar tesis edilmeden uzlaşma ile çözüme kavuşmuştur. 

Nitekim Kulübümüzün AİHM’e yapmış olduğu başvurular hemen hemen sonuçlanmadan;

TFF tarafınca, yönerge ve düzenlemelerinde kararların gerekçeli verilmesine, kurulların seçim esaslarına, ifade özgürlüğü başta olmak suretiyle temel hak ve özgürlüklerin gözetilmesi gereğine ilişkin bir ekip güncellemeler ve değişimler yapıldığı da kamuoyunun malumudur.

Yukarıda yer verdiğimiz açıklamalarımızdan da görüldüğü suretiyle dileğimiz; başvurularımız sonucu varılan uzlaşmanın da bundan bu şekilde ne Kulübümüzü, ne başka kulüpleri yada futbol dünyasının paydaşlarını, ne de Devletimizi bir kez daha TFF uygulamaları yüzünden maddi ya da içsel herhangi bir zarara uğratmayacak şekilde sonuçlar doğurmasıdır. Söz mevzusu uzlaşıdan hareketle; mevcut ve gelecek TFF Yönetim ve Kurullarının, Devletimizin kıymetli tutum ve iradesine halel getirecek öznel, gayri hukuki tutum ve kararlardan kaçınacağını beklediğimizi vurgulamak isteriz.

Bu vesileyle mevzuya adil ve süratli çözüm getirerek, spor camiasına en kuvvetli mesajı vermiş olan Türkiye Cumhuriyeti Devletine bir kez daha içtenlikle teşekkürlerimizi sunarız.

Fenerbahçe Spor Kulübü kendisinin kuruluşundan bu yana 115 senedir ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana tam 100 senedir, başta futbol olmak suretiyle birçok olimpik spor branşında ülke sporuna öncülük ve hizmet etmiş hem de her durum ve koşulda ülkesinin ve devletinin yanında olmuş, menfaatleri, iyiliği ve birliği için çalışmıştır.

Bu ilke ve hedefler doğrultusundaki çalışmalarımız ilelebet devam edecektir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz