Aslına bakarsak Trabzonspor’un bu zamanı şampiyonluğunun hikayesi, geçtiğimiz yıl yazılmaya başlamıştı… Son 8 maçta Başakşehir’e kaptırılan o şampiyonluğun peşinden, Eddie Newton’la sezona oldukça fena giren Bordo-Mavililer için Abdullah Avcı’nın 9. haftadaki rötarlı gelişi dönüm noktası oldu. Ilkin kolay gol yeme hastalığını bitiren, takımdaki daha da önemlisi camiadaki ruhsal çöküntüyü sahada maç kazanarak tedavi eden Abdullah hoca, tarih 27 Ocak 2021’i gösterdiğinde, Süper Kupa’yı havaya kaldırmış ve bugünlerin ön gösterimini yapmıştı. Peki ya devamı…
Avcı’nın Hamsik’le anısı
Şubat-Mart ayında bu sezonun planlamasına geçen Trabzonspor’un, kampının Riva’da olacağı da belliydi, hangi mevkileri kimlerle güçlendireceği de… Hatta lig bitmeden 3-4 oyuncuyla anlaşılmıştı bile. Kısacası futbolumuzdaki ‘transferler kampa yetişecek’ klişesini, Bordo-Mavili kulübü yönetenler hayata geçirmişti. Gervinho, Peres, Hamsik, Cornelius, Dorukhan, Siopis… Tüm transferlerle birebir konuşan Avcı’nın, Hamsik’le olan görüntülü görüşmesi ise öbürlerinden birazcık farklıydı. Seneler ilkin ailesiyle yapmış olduğu İtalya seyehatini ve Napoli turunda iki oğlunun da Hamsik forması aldığını Slovak oyuncuya özetleyen Abdullah hoca, “Aradığım saha içi lideri sensin. Trabzon’a gelmelisin. Bu şampiyonluk senin için de unutulmaz olacak” sözleriyle onu ikna etmişti.
Dolmabahçe’de şampiyon sesleri
10 şahıs kalmış olduğu Konya ve Alanya maçlarını kaybetmeyen ve ‘bu ekip asla pes etmeyecek’ mesajını veren Abdullah Avcı ve öğrencileri, 9. haftada Akyazı’da 1-0’dan dönerek Fenerbahçe ‘yi yendiğinde artık Süper Lig’in lideriydi. Geriden gelip kazanma ritüeli de sonrasında hep devam etti. Trabzonspor üst üste 8 hafta galip geliyor, rakiplerinin de bu periyottaki puan kayıplarıyla maçları izlerken bile kazanıyordu. Bilhassa Vodafone Park’taki Beşiktaş derbisi var ki; 90+6’da Cornelius’un attığı o zafer golü, tüm Trabzonsporlular’a ‘o yıl bu yıl’ dedirtiyor, 90 dakika sonrası soyunma odası ‘Şampiyon’ sesleriyle inlerken, protokolden aşağı inen Başkan Ağaoğlu da takıma devasa bir prim açıklıyordu…
‘Kimse bir yere gidemez’
9 Temmuz günü gazeteci büyüğüm Tunç Kayacı ile Abdullah Avcı’yı Riva’da ziyaret ettiğimizde ise hocanın gözlerinde düzgüsel bir şampiyonluk iddiasından fazlası vardı. Avcı, 1.5 saatlik sohbetimizde bilhassa şu sözlerin altını çiziyordu: “Artık hem Trabzonspor hem de benim için zamanı geldi. Fazlaca inanıyorum, biz şampiyon olacağız.” Hoca o denli hedefe kilitlenmişti ki, Vitor Hugo ve Djaniny başta olmak suretiyle teklif gelen tüm isimlere “Kupayı kaldırmadan kimse bir yere gidemez” diyor hatta Anadolu’dan pek oldukça kulübün hoca olarak istediği yardımcısı Orhan Ak’a da aynı cevabı veriyordu. Dönelim saha içine… Riva kampını müthiş geçiren Trabzonspor, Konuşma Ligi’nde Molde’yi eledikten sonrasında turnuvanın favorisi; Mourinho yönetimindeki Roma ile eşleşti ve Avrupa’ya veda etti.
Abdülkadir’in gözyaşları…
Süper Lig’e 3’te 3 yaparak süregelen ekip için ilk kırılma anı, Akyazı’daki Galatasaray maçıydı… 2-0’dan geri dönen Trabzonspor’da Abdülkadir Yaşam 37. dakikada kenara alınınca, gözyaşlarına boğuldu. Hepimiz ‘Abdülkadir tekrar toparlayamaz’, ‘Hoca oyuncuyu taraftarın önüne’ attı şeklinde yorumlar yaparken, basın toplantısında “Şampiyon olacaksak, Yaşam şeklinde oyuncularla olacağız” diyen Avcı; ertesi gün izin isteyen genç öğrencisini de “İzin falan yok. En ilkin sen idmana geleceksin ve üzerine gideceksin” sözleriyle kendine getirdi. O Abdülkadir, sonrasında pek oldukça maçın kahramanıydı ve Trabzonspor kariyerinin de en skorer performansına ulaştı.