Aram Markaroğlu son yolculuğuna uğurlandı

Aram Markaroğlu için Fenerbahçe Dereağzı Lefter Küçükandonyadis Tesisleri’nde merasim düzenlendi. Cenaze törenine merhumun ailecek Fenerbahçe Başkanı Ali. Koç, Yüksek Divan Kurulu Başkanı Vefa Ufak, Yönetim Kurulu Üyeleri, Yüksek Divan Kurulu ve kurultay üyeleri, kulüp mensubu, şube sorumluları, Fenerbahçe Futbol Akademi idarecileri, mesai arkadaşları, yakınları, sevenleri ve taraftarlar katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının arkasından kürsüye merhum Aram Markaroğlu’nun kızları Sesil Kayaoğlu ve Talar Avedikyan çıktı ve babaları ile ilgili kısa birer konuşma yapmış oldu.

Aram Markaroğlu’nun kızı Talar Avedikyan, ”Hepiniz hoş geldiniz. Ilk olarak şunu söylemek isterim ki Aram Markaroğlu’nun kızı olmak fazlaca büyük bir onur ve onur. Bunun için ona fazlaca teşekkür ederiz. Fazlaca güzel çocuklar yetiştirdi, fazlaca güzel bir aile kurdu fakat bizim ailemiz haricinde, çekirdek ailemiz haricinde kurduğu başka aileler de varmış. Onu söyledim, onu fark ettim ki her dokunduğu yaşamı değiştirmiş, güzelleştirmiş bir adam. Ben, babamı anlatamam, zira anlatsam da babam anlatılmaz yaşanır. O yüzden tamamımız fazlaca şanslıyız, zira hepimize dokundu, hepimizin hayatlarında fazlaca mühim bir yeri var. ‘Baba, seni fazlaca özleyeceğiz.’ Tekrardan ayaklarınıza sıhhat.” dedi.

Aram Markaroğlu’nun kızı Sesil Kayaoğlu da, “Her insana merhaba. Bugün Talar ile birlikte bir metin hazırlayıp sizlerle konuşmayı fazlaca istedik. Tanıyanlar bilir, babam konuşmayı fazlaca severdi. Bu şekilde bir haziruna karşı konuşmaktan da onun adına onur duyuyoruz. Fakat maalesef yapamadık, o yüzden birkaç kelimeyle teşekkür etmek istiyoruz. Babamın ilk mabedi iş yeri, şirketidir. Kendi tırnaklarıyla bugünlere getirmiş olduğu, bizleri okutup yetiştirdiği yer; ikinci mabedi ise Fenerbahçe Spor Kulübü’ydü, siz de bilirsiniz. Sabah şirketinden uğurladık, ikinci olarak burada, bu organizasyonu icra eden, alın teri döken her insana fazlaca teşekkür ederiz. Fazlaca rahat uyuduğuna fazlaca eminiz. Tekrardan hepinizin ayaklarına sıhhat. Beraberce onu bu şekilde güzel bir halde uğurladığınız için evlatları olarak içsel anlamda fazlaca memnunuz. Teşekkür ediyoruz.” diye konuştu.

İş arkadaşlarının yaptıkları konuşmaların arkasından kürsüye gelen Genel Yazman Burak Çağlan Kızılhan camiaya başsağlığı diledi. Kızılhan, “Her yitik zor olsa gerek, her yitik üzücüdür sadece Aram Ağabey’in kaybı, bizim için fazlaca ani, beklenmedik bir yitik oldu. Markaroğlu ailesine, tüm camiamıza başsağlığı temenni ediyorum. Daima Fenerbahçeliliğiyle öne çıkmış, duruşuyla, yaptıklarıyla ve kişiliğiyle toplumun saygısını kazanmış, Fenerbahçe’si için daima etken şekilde pek fazlaca çalışmanın içinde yer almış mühim bir insandı. Yakın dönemde, Futbol A.Ş.’de yönetim kurulu üyesi olarak da mühim katkılar sundu, Futbol Akademimiz için de en fazla emeği veren insandı. İmkân bulmuş olduğu her fırsatta Yüksek Divan Kurulu toplantılarında, vazife yapmış olduğu dönemde Futbol A.Ş. toplantılarında Fenerbahçe’ye katkı sunmak için fikirlerini paylaşan, büyük bir hevesle gönülden çalışan örnek bir Fenerbahçeliydi. Fenerbahçeliliği, Kulübümüz için yaptıkları hiçbir vakit hatırlanacak. Yaptıklarıyla, duruşuyla daima anımsanacak. Hepimizin başı sağ olsun.” dedi.

Merhum Aram Markaroğlu’nun daima Fenerbahçeliliği ile öne çıktığını belirten Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, “Sayın Vefa Başkan, Markaroğlu Ailesi, tüm Fenerbahçelileri bu kederli günde sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Çoğumuz için acı bigün. Burada Fenerbahçemizin hususi günlerini, zamanı günlerini kutlarız. Yeri geldiği vakit da Fenerbahçe topluluğunda yer edinmiş, Fenerbahçe topluluğunda mühim kişilikleri, Fenerbahçe hiyerarşisinde yeri olan insanları son yolculuğuna uğurlarız. Ne yazık ki, o günlerden bir tanesinde toplanmış bulunuyoruz. Çoğumuz bir şaşkınlık içerisindeyiz. Kabul etmeme durumu var fakat ne yazık ki Tanrı’ın takdiri de bu şekilde. Camiamızın fazlaca kıymetli bir adı. Burada hepimiz Aram Bey için bir hatırasını anlatsa hepsinin içinde Fenerbahçe olur. Fakat her insanın aklında Aram Markaroğlu’nun Fenerbahçe sevgisi ve bağlılığı var. Bu şekilde camiada yer etmiş bir kişiden bahsediyoruz. Hepimizi onu son yolculuğuna uğurlamanın derin üzüntüsünü yaşıyoruz. Her vefat zamansızdır fakat bu ciddi anlamda zamansız bir veda oldu. Fazlaca ani bir yitik oldu. Beklenmedik bir gelişme oldu. Bir Fenerbahçe maçı sonrası geçen hafta keyifle evine gelmiş, otomobilinde 15 dakika telefonla konuşmuş. Sonrasında da eve girerken vefat etmiş. Vefatında bile Fenerbahçe var.

Ben, Aram Markaroğlu’nu asla tanımazdım. Yönetime girdim. Yüksek Divan Kurulu toplantılarında devasa bir adam arka sıralarda hep aynı yerde otururdu. Kalkar, konuşmalar yapardı. Ben tanımıyordum kendi kendime ‘bu şahıs ne kadar muhalif’ derdim. Her konuşmasında, her eleştirisinde hep yapıcı ve akıllıydı. İyi niyetliydi. Sonrasında vakit içinde tanıdık, Başkan olduktan sonrasında daha da yakın tanıdım. Bende bıraktığı en mühim intibalardan bir tanesi; evet Fenerbahçeliliği, iş dünyasındaki başarısı fakat iyi bir aile babasıydı. Ailesini tanıyanlar bilir. Sımsıcak bir aile, birbirine bağlı, birbiriyle iç içe, birbirini anlayan ve seven başka bir aile seçimi vardı. Hepimizin aileleri mühim fakat ben de en büyük intibahı aile babası ve ailesine olan düşkünlüğüydü. Çoğumuz için zor fakat ailesi için fazlaca fazlaca daha zor. Ailesine sabır, kuvvet ve metanet temenni ediyorum. Hepimizin başı sağ olsun.

Çoğumuz onun Fenerbahçeliliğini konuşuyoruz, kulübümüze olan bağını, bağlılığını; aklının, fikrinin, kalbinin, her anının Fenerbahçe ile atması. Çoğumuz bunu fazlaca iyi biliyoruz. Tribünde olanlar daha da fazlasını biliyor. Camiamızda Aram Bey benzer biçimde kişiler var. Nasıl kişiler; bu toplumun her dengesini, her dinamiğini bilen, dokunan, tribünlerini anlayan, kurultay üyeleri ile iç içe olan; sevilen, sayılan, Yüksek Divan Kurulu tarafınca konuşmalarıyla iyi malum, üyeleri tarafınca sevilen ve sayılan, ayrı duruşu olan bir Fenerbahçeliydi. İş dünyasında da fazlaca büyük başarıları vardı. Fenerbahçeliliği o denli ağır basıyordu ki, iş dünyasındaki kimliği pek öne çıkmıyordu. Arkadaşlarının da ifade etmiş olduğu benzer biçimde ‘Rulman sektörünün duayeniydi.’ Oralara gelmek için fazlaca çalıştı. Tırnaklarıyla kazıdı. 12 yaşlarında babasını yitirdi. Çıraklıkla başladı. Sonrasında şirketinin patronu oldu. Daha da önemlisi kendi sektörünün en başarı göstermiş şirketlerden birini yaratan olağanüstü başarı göstermiş bir iş adamıydı. Fakat söylediğim benzer biçimde bu kimlik hep geri plandaydı. Aklı fikri daima Fenerbahçe olduğundan Fenerbahçe kimliği daima öne çıkıyordu.

2018 kurultay dönemine geldik. Sahiplendi. Benim yaptığım ilk toplantıyı o ve arkadaşları Wyndham Otel’de düzenlediler. Kurultay döneminde her daim, hem kendisinin hem de ailesinin desteklerini daima yanımda hissettim. Sportif A.Ş.’de bağımsız üye oldu. Pek fazlaca bağımsız üyenin aksine etken vazife aldı ve altyapıyla ilgilenmeye başladı. Burada vazife almış olduğu süre süresince buradaki sahanın tribünlerini yeniledi. Eşiyle, dostuyla, iş yapmış olduğu insanlarla irtibata geçerek, ciddi anlamda talepkâr olarak sponsorluklar ve kaynak yarattı. Yeni akademi binasının tüm iç ihtiyaçlarının karşılanması için gene ortaklık mantığıyla, imece usulü, eşten dosttan, ayni ve maddi destek olması adına çabaladı. Oranın bugünkü haline gelmesi için fazlaca ciddi emek harcamalar yürüttü ve emek harcadı. Adem (Köz) ile de konuşuyorduk, nasıl onun adını o binada yaşatırız diye. İnşallah bir yolunu bulur ve o binada adını yaşatırız. Şahsım, yönetimim ve kulübümüz adına tüm destekleri için ona fazlaca fazlaca teşekkür ediyorum. Sonrasında bizlerden ayrıldı. Bazen görüş ayrılıklarımız oldu. Daima olduğu benzer biçimde dönem dönem aynı noktada olmadığımız bölgeler oldu. Sadece Fenerbahçeliliğinden ve daima kulübümüzün menfaatlerini, iyiliğini düşünmesinden, yeri vardığında ki ben yaşadım bunu; Fenerbahçe için ihtiyaç duyulan fedakârlığı yapacağından kısacası ne kadar değişik düşünürsek, değişik yoğurt yiyiş şeklimiz olsa da hiçbir vakit iyi niyetinden asla kuşku etmedim. Bu şekilde büyük bir toplumun olduğu her yerde kırgınlıklar, kızgınlıklar, görüş ayrılıkları olur. Fakat onları daima yok sayıp, daima elini taşın altına koymaya hazırdı. Fenerbahçe, kudretli bir toplum. Fenerbahçe’nin bu kadar kudretli ve güçlü bir toplum olmasında Aram Markaroğlu benzer biçimde şahısların fazlaca büyük katkısı, emeği ve mevcudiyeti vardır. Dolayısıyla rahat bir halde iyi ki Fenerbahçeliydi, iyi ki vardı, iyi ki bu sarı lacivertli renklere sevdalıydı. Evet, bizim şansımıza mı nedir, bilmiyorum fakat göreve geldiğimizden beri bu mekândan fazlaca fazla sayıda kıymetli Fenerbahçeliyi uğurlamak zorunda kaldık. Ve yazgı bir kez daha buradan mühim bir şahsiyete veda etmemizi gerektiriyor. Evet, fazlaca acı ve fazlaca zamansız olan bu vefatın acısını onu tanıyan, tanımayan tüm Fenerbahçelinin yüreğinde bir sızı olarak kalacaktır. Divan toplantılarında, Mali genel kurullarda Fenerbahçemizin tüm mühim, hususi ve güzel günlerinde gözümüz hep Aram Markaroğlu’nu bilhassa onun kendine özgü üslubuyla yapmış olduğu fazlaca etkili konuşmalarını arayacaktır. Her Fenerbahçeliye örnek olan Fenerbahçe sevgisi ve kulübe olan bağlılığı ise hepimize emanettir. Şurada Paşalı Birol’un kendine özgü söylemleriyle hazırladığı pankartlarda yazdığı benzer biçimde, onun da ifade etmiş olduğu benzer biçimde, sevenlerin var oldukça unutulmayacaksın. Mekânın aden olsun.” ifadelerini kullandı.

Yüksek Divan Kurulu Başkanı Vefa Ufak de, “Sevgili kardeşim Aram’ın eşi muhterem hanımefendi, evlatları Sesil ve Talar, damatları Alen ve Jan Antonio, ailenin öteki fertleri, sevenleri, akrabaları, biz Fenerbahçe üyeleri, Yüksek Divan Kurulu üyeleri, büyük toplumun mensupları ve Aram Markaroğlu’nun beraber çalmış olduğu mesai arkadaşları hepiniz bu törene hoş geldiniz, hepiniz onur verdiniz. Aram’ın ne kadar sevildiğini aslına bakarsanız bu kalabalık hepimize ifade ediyor. Konuşma icra eden kıymetli arkadaşlarımız ve Sayın Kulüp Başkanımız, Aram Markaroğlu’nu gerçek şekliyle, yaşarken ki haliyle ve kendilerinin onunla olan ilişkilerindeki intibahlarıyla dile getirdiler. Ben, Aram Markaroğlu’nu Fenerbahçe’deki hayatımdan ilkin de tanıyordum. 25 seneye yakın demir-çelik üretimi işiyle uğraştım. O tarihte Aram Markaroğlu’yla, rulman satan ve rulman satın alan ticari ilişkiler içinde tanıştım. Fenerbahçe’ye geldiğim günden itibaren de kendisiyle hem yakın dost hem de bir kardeş benzer biçimde Fenerbahçe’nin politikasına yön vermek ve Fenerbahçe’ye yararlı olmak için beraber hareket ettik. Birazcık ilkin Sayın Başkanımız Ali Koç’un da ifade etmiş olduğu benzer biçimde Aram Markaroğlu ile Fenerbahçe’deki hayatımızda hep aynı duyguları taşımakla birlikte bazen tatbikatta düşünce ayrılıklarımız da oldu. Hayatımızın bir çok aynı safta yer almakla birlikte kimi zaman de ayrı saflarda yer almak durumunda kaldık. Fakat faydada beraberdik, zira Fenerbahçe aşkı hepimizi ‘Fenerbahçe’ye nasıl hizmet ederiz?’, ‘Nasıl en iyi şekilde hizmet edenleri destekleriz?’ şekliyle geçmiştir. Vefat etmiş olduğu pazartesi gecesi 15.00-18.000 saatleri arası doğrusu 3 saat süresince biz, Faruk Ilgaz Tesisleri’nde birlikteydik. Kendisi Ataşehir’e gideceğini, orada randevusu bulunduğunu ifade ederek aramızdan erken kalktı. Doğal bizim son olarak görüşümüz o ayrılıkta oldu. Sonradan öğrendik ki evinin kapısında rahmete kavuştu. Ömrü bu kadarmış. Çoğumuz üzüntülüyüz. Ailesine, yakınlarına, sevenlerine, kulübümüzün tüm fertlerine burada olmayan tüm Fenerbahçelilere başsağlığı temenni ediyorum. Toprağı bolca olsun, Tanrı taksiratını affetsin.” dedi.

Konuşmaların arkasından merhumun cenazesi omuzlar eşliğinde cenaze aracına konuldu.

Merhum Markaroğlu için Kumkapı Meryem Ana Patriklik Kilisesi’nde cenaze töreni gerçekleştirilecek ve cenazesi Balıklı Ermeni Mezarlığı’na defnedilecek.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz