Şahin, kulübün Döşemealtı ilçesindeki Atilla Vehbi Konuk Tesisleri’nde düzenlemiş olduğu basın toplantısında, kendisinde yeni bir heyecana yol açan teklifi başarabileceğini düşündüğü için kabul ettiğini söylemiş oldu.
Kısa vadedeki hedefinin ekibi iyi duruma getirmek ve maçları kazanmak bulunduğunu dile getiren Şahin, oyuncuların performansını yükselterek Antalyaspor’a ve Türk futboluna katkı sağlamak istediğini beyan etti.
Uzun solukta ise altyapıya ehemmiyet vererek yetenekli futbolcuları Türk futboluna kazandırmak istediğini dile getiren Şahin, Antalya şehrinin adını fazlaca daha değişik platformlarda duyurmayı amaçladığını kaydetti.
Kariyerinde dünyanın en iyi ve kaliteli hocalarıyla çalıştığını aktaran Şahin, şu şekilde konuştu:
“Hem ulusal takımda hem kulüp takımlarında dünyanın en iyi hocalarıyla çalıştığım için kendimi fazlaca talihli hissediyorum. ’Bu hocadan bunu kaptım’ dersem yanlış olur. Bazı hocalardan nasıl olması icap ettiğini bazı hocalardan da doğru olmayan şeyleri nasıl yapmamam icap ettiğini gördüm. Çalıştığım adlar içinde benim için en değerlisi, kendime en yakın bulduğum isim Jurgen Kloop. Bir tek teknik adamlık olarak değil hayatımda da ondan kaptığım fazlaca şey var. Ben futbolun yalnız ayakla değil kalple, beyinle oynandığını düşünen insanlardanım. Kalbe en iyi dokunan alıştırmacı bulunduğunu düşünüyorum Kloop’un. Benim için birinci sırada daima insan gelir. Devamlı futbolcu olarak bakmaktan ziyade karşımdakini insan olarak gören bir kişiyim.”
“Beni bu göreve getirmek cesaret isteyen bir kararmış oldu”
Bir gazetecinin, “Futbolu bıraktığınızı açıkladınız? Hoca oldunuz. Nasıl bir hissiyat?” sorusuna Şahin, “Burada bir yanlış anlaşılma oldu. Lisansım hala devam ediyor. Gerektiği süre sahada takıma katkı sağlayabilirim. Ersun hocanın bırakmasının arkasından göreve 4 gün sonrasında geldik. Benim için de inanılmaz bir şey oldu. Aradılar yönetimimiz. Sağ olsunlar beni bu göreve layık görmüş oldu. Artısını eksisini konuştuk. Hep birlikte bir karar aldık. Yürekli bir kararmış oldu. Her insanın önünde yönetimimize, başkanımıza teşekkür ediyorum. Beni bu göreve getirmek cesaret isteyen bir kararmış oldu. Benim bu görevi kabul etmem de bu takıma, şehre, kulübe inandığımı gösterir.” yanıtını verdi.
Hayatta her şeyi fazlaca erken yaşadığına dikkati çeken Şahin, fazlaca erken ustalaşmış bulunduğunu, erken evlendiğini ve baba bulunduğunu ve gene erken teknik direktörlük görevini üstlendiğini altını çizdi. Şahin, eşiyle ve kıymet verdiği insanlarla konuşarak karara vardığını ve bu kararını “İyi ki de almışız” şeklinde değerlendirdiğini belirtti.
“İlk maçı kazanmayı fazlaca arzu ederdim”
Futbolda bir takımın yalnız ofansif ya da defansif bir halde oynamasını doğru bulmadığının altını çizen Şahin, “Görevimiz sahaya çıktığımız süre maç kazanmak. Yeri geldiği süre defansta yapacağız önde de basacağız. Bir tek ofansif, defansif diye bir şey yok. Futbol fazlaca gelişti. Her ekip bir şeyler deniyor. 10 yıl öncesi ile futbol inanılmaz değişti. Her ülke belli bir şey oynamaya çalışıyor. Bir tek ofansif, defansif oynamak maç kazandırmaz. Benim anlayışım topun bizde kalmasını isterim. Keyif alalım isterim. Rakip üstüne geldiği süre kaleyi de korumayı bilmemiz gerekiyor.” diye konuştu.
Sivasspor maçında Rıza Çalımbay’ın kendisini fazlaca sıcak karşıladığını özetleyen Şahin, “Ne süre istersem onu arayabileceğimi söylemiş oldu. Bunlar fazlaca kıymetli şeyler. Ona teşekkür ediyorum. Sivasspor karşısında maçı kazanmak için bir plan uyguladık. Yanlış kararla doğrusu ilk haftadan hakemi eleştiriyor benzer biçimde algılanmasın. Onlar da insan. Maçtan sonrasında beraberlik iyi bir skordu fakat ben kazanamadığımız için üzüldüm. İlk maçı kazanmayı fazlaca arzu ederdim.” ifadelerini kullandı.
A Ulusal Futbol Ekibi’na teknik direktör Stefan Kuntz’un getirilmesini değerlendiren Şahin, “Doğru bir karar. Türk futboluna Alman teknik direktörler daima katkı elde etmiştir. Tecrübeli bir teknik adam. Başarıya ulaşmış olacağına inanıyorum. Ulusal takıma ne kadar duygusal baktığını biliyorum.” şeklinde görüş belirtti.
AA