Galatasaray’da oynadığı dönemde türk futboluna adını altın harflerle yazdıran efsaneleşmiş futbolcu ve eski teknik direktör George Hagi, futbolseverlerin gönlünde taht kuran bir isim oldu. Sarı – Kırmızılı ekibin efsanesi Gheorghe Hagi’nin daha ilkin asla görmediğiniz golleri sizlerle buluşuyor. İşte o goller!
GHEROGHE HAGI KİMDİR?
5 Şubat 1965 tarihinde dünyaya gelen Gheroghe Hagi, orta saha mevkiisinde oynamış Rumen eski futbolcu, teknik direktör.
FUTBOLCULUK KARİYERİ
Farul Constanta
Hagi 1982-1983 Romanya Liga 1’inde Farul Constanţa forması giydi 18 maçta 7 gol attı ve oldukca sayıda asist yapmış oldu buradaki performansı ile Sportul Studențesc kulübünün dikkatini çekmeyi başardı.
Sportul Studentesc
1983-1984 sezonunda 18 yaşlarında Romanya’nın Sportul Studențesc kulübüne aktarma oldu. 3 sezonda 92 maçta oynadı ve bu maçlarda orta sahada olmasına karşın 53 gol attı ve oldukca sayıda asist yapmış oldu. Sportul takımının lideri oldu ve kulübe tarihindeki en parlak sürecini yaşattı, bu zamanda Sportul iki lig 3.’lüğü ve Hagi’nin son senesinde kulüp tarihindeki en yüksek lig derecesi olan lig 2.’liğini kazanmıştır, ek olarak kulüp bu zamanda bir kere de Romanya Kupası 3.’lüğü yaşamıştır. Hagi bu zamanda Sportul Studenţesc forması ile iki kere gol kralı oldu ve bir kere de Senenin futbolcusu seçildi. Futbolcuyu takibe alan Romanya’nın dünya genelinde takımlarından Steaua București 1986-1987 sezonunda Hagi’yi aktarma etti. Gheorghe Hagi’nin takımdan ayrılması ekibi oldukca ciddi bir şekilde etkiledi zira sonraki sürem Sportul ligi sadece 8. tamamlayabildi
Steaua Bükreş
Bir çok spor yazarı ve kendisine nazaran Steaua Bükreş’te oynadığı dönem, kariyerinde en üstün performans gösterdiği dönemdir. Hagi bu zamanda çoğunlukla forvet arkası kimi zaman ise orta sahanın solunda vazife almasınana karşın dört sezonda çıktğı 97 maçta 85 gol attı ve pek oldukca asist yapmış oldu. O yıllarda asist sayımı yapılmaya başlanmadığından kaç asist yapmış olduğu tam olarak bilinmemektedir. Steaua, Hagi’nin oynadığı dört yıl içinde 4 Romanya Lig Şampiyonluğu ve 3 Romanya Kupası’nın yanı sıra 1 Avrupa Süper Kupası, 1 UEFA Şampiyonlar Ligi Finali, 1 UEFA Şampiyonlar Ligi Yarı finali ve 1 FIFA Kulüpler Dünya Kupası Finali oynama başarısı göstermiştir. 1990-1991 sezonunda komünist rejimin değişmesinin peşinden Hagi 25 yaşlarında İspanya’nın dünyaca meşhur kulübü Real Madrid‘in çabaları yardımıyla, Romanya’da devrin bonservis bedeli rekorunu kırarak bu kulübe aktarma oldu.
Real Madrid
Büyük beklentilerle aktarma edilen Hagi ilk senesinde istenilen performansı sergileyemediği için kulüpten gönderilmesi gündeme geldi. Takımdan ayrılmak istemeyen Hagi bir talih daha istedi ve kulüp yönetimi oyuncuyu satmaktan vazgeçti. Real Madrid’teki 2. sezonunda Hagi beklenmedik bir halde takımın liderliğini üstlendi ve istenilen performansa ulaştı. Sadece şampiyonluk, Hagi’nin 1 gol, 1 asist ile oynadığı, son haftadaki Tenerife maçının 3-2 kaybedilmesi ile Barcelona’nın oldu. Bunun üstüne sözleşmesi sonlanmış Gica İspanya’da mutsuz bulunduğunu gerekçe göstererek Madrid’in yeni sözleşme teklifini reddetti ve beklenmeyen bir karar vererek Lucescu’nun teklifi ile Real Madrid’de geçirdiği 2 sezonun peşinden 1992-1993 sezonunda İtalya’nın Brescia takımına aktarma oldu. Hagi Real Madrid forması ile 64 maça çıktı ve 15 gol atıp 42 asist yapmış oldu.
Brescia Calcio
Hagi Real Madrid’de geçirdiği iki sezonun peşinden İtalya’nın Brescia takımına aktarma oldu, takımdaki 2. sezonunda kaptanlığı üstlendi. Kulüpteki 2.senesinde, Brescia Calcio tarihindeki en mühim başarılardan kabul edilen Anglo-İtalya Kupası’nı kazanmıştır.
Barcelona
Brescia’da geçirdiği 2 senenin peşinden Hagi, 1994 senesinde ABD’da meydana getirilen Dünya Kupasında Romanya millî ekibi ile yüksek performans göstererek Barcelona’nın Hollandalı teknik adamı Johan Cruyff’u etkiledi. 1994-1995 sezonunda Cruyff’un çabaları ile Hagi yeniden İspanya’ya döndü ve iki sürem Barcelona forması giydi. Hagi Barcelona’da geçirdiği iki sezonda kimi vakit maçlara yedek başlamasını ve Cruyff ile sık sık tartışmasına karşın 51 maça çıktı(36 lig, 6 kupa, 2 İspanya süper kupası, 7 Avrupa kupası) ve 11 gol atıp 10 asist yapmış oldu. Johan Cruyff’la yıldızı barışmayan Hagi, 1996 Avrupa Futbol Şampiyonası sonrası Fatih Terim’in ısrarlarıyla 31 yaşlarında Galatasaray ile sözleşme imzaladı.
Galatasaray
Hagi’nin transferi Türk basınında eleştiriler aldı. Hagi’nin yaşlarının 31 değil 35 olduğu iddia edildi. Hagi eleştirilere sahada karşılık vereceğini söylemiş oldu ve Galatasaray’daki ilk üç lig maçında galibiyeti getiren golleri attı. Takıma kazandırdığı kupaların yanı sıra oynadığı 132 maçta 110 gol attı ve attırdı (59 gol, 51 asist).
Hagi’nin en oldukca forma giydirilmiş olduğu ekip 5 sürem ile Galatasaray oldu. Meşhur “10 numara”, çekmiş olduğu sert, isabetli şutları ve frikikten attığı gollerle Galatasaray seyircisinin efsaneleri arasına girmeyi başardı. Attığı goller sonrasında Galatasaray tribünleri I Love You Hagi şeklinde tezahürat yaparak Hagi’ye olan sevgilerini gösterdiler.
Jübile ve sonrası
Gheorghe Hagi 2000-2001 sezonu sonunda dünya genelinde yıldızların oynadığı bir jübile maçı ile Galatasaray’da taşımış olduğu 10 numaralı formasıyla 36 yaşlarında yeşil sahalara veda etti. Veda etmiş olduğu sürem sonunda futbolu bıraktığını açıklamasına karşın İtalya’nın Internazionale ve İspanya’nın Real Madrid kulüplerinden futbola dönmesi için teklif almış olduğu İnter ve Madrid yöneticileri tarafınca doğrulandı. Fakat Hagi, tekliflere teşekkür ederek Galatasaray’da mutlu bulunduğunu ve futbola burada veda edeceğini söylemiş oldu. Galatasaray Kulübü Hagi’nin taşımış olduğu 10 numaralı formayı 2002 yılına kadar müzeye kaldırdı. 2002-2003 sezonunda Fatih Terim’ in gelişiyle Brezilyalı Jorge Felipe formayı giydi 2003-2004 sezonunda Galatasaray’a geri dönen Hakan Şükür 10 numarayı bir sürem giydi. Hakan Şükür formasının arkasına Hakan Şükür değil, H. Şükür (Hagi’nin “H” si) yazdırarak 10 numaralı formayı ondan daha çok hak etmediğini ve saygısını göstermek istemiştir.
Hagi, bir orta saha oyuncusu olmasına karşın futbol yaşamında %50 (485 maçta 242 gol) gol oranı ile oynamıştır. Kariyeri süresince kaç asist yapmış olduğu ise tam olarak bilinmemektedir (Galatasaray hariç (51 asist)) sadece kulüp takımlarında 200 ila 250, millî takımda ise 20 ila 30 arasındaki bir sayıda asist yapmış olduğu tahmin edilmektedir.
Futbolu bıraktıktan sonrasında Hagi çeşitli ödüller almaya devam etmiştir. Bunlardan bazıları şunlardır: 2004′ te UEFA Jübile Ödülü almıştır, gene 2004 senesinde Pele nin düzenlemiş olduğu FIFA 100 listesine girmiştir, 2007 senesinde Romanya’nın en büyük futbol efsanesi duyuru edilmiştir, 2005 senesinde ise Hagi World Soccer tarafınca Dünya’nın gelmiş geçmiş en iyi 25. futbolcusu seçilmiştir. Hagi son olarak 2010 senesinde Dünya Kupaları tarihinin en kıymetli 100 futbolcusu arasına seçilmiştir.
Hagi ülkesi Romanya’da kariyeri süresince 7 kez senenin futbolcusu ve son olarak da yüzyılın futbolcusu seçildi. Hagi bu ödül branşında ek olarak 6 kere ikinci, 2 kere üçüncü, 1 kere de beşinci olmuştur
Millî takımlar kariyeri
İlk olarak 1983 senesinde 18 yaşlarında yer almış olduğu Romanya millî futbol takımının formasını 17 yıl süresince 3 Avrupa Futbol Şampiyonası ve 3 FIFA Dünya Kupası da dahil olmak suretiyle toplamda 125 kere giymiş ve millî maçlarda 35 gol atmıştır. Hagi daha 18 yaşlarında iken A millî ekip formasını giymeye başladı ve ortalama iki yıl sonrasında 20 yaşlarında millî takımın kaptanı oldu. Sonraki yıllarda Romanya millî ekibi ile 3 Avrupa Şampiyonası ve 3 FIFA Dünya Kupasına katılarak Romanya millî ekibi ile en oldukca internasyonal turnuvaya katılan futbolcu oldu. Ek olarak Hagi’nin 1994 FIFA Dünya Kupası’nda, taç çizgisi kenarından, kaleye ortalama 45 metre uzaklıktan Kolombiya’ya attığı gol, hâlen Dünya Kupaları tarihinin en güzel 10 golü içinde gösteriliyor. Hagi hâlen (Adrian Mutu ile beraber) 35 golle Romanya millî futbol takımının tarihindeki en oldukca gol atan futbolcusudur.
Teknik direktörlük yılları
Hagi, futbolu bırakır bırakmaz Romanya millî ekip teknik direktörlüğüne getirildi. Ondan sonra çalıştırdığı öteki bir ekip Süper Lig ekiplerinden Bursaspor oldu. Bursaspor’da istenilen ortamı sağlayamaması sebebi ile sürem bitmeden ayrıldı ve birkaç ay sonrasında Fatih Terim’in istifası ile Galatasaray teknik direktörlüğüne getirildi. Birkaç yıl ilkin oyuncu olarak yer almış olduğu takıma bu sefer hoca olarak gelen Hagi, Galatasaray’ın Fenerbahçe’yi finalde 5-1 benzer biçimde bir skorla yenip Türkiye Kupası’nı kazanılmış olduğu maçta takımın teknik direktörü idi. Galatasaray’dan sonrasında, Romanya’nın Politehnica Timişoara ve sonrasında da Steaua București takımlarını çalıştırdı. Peşinden teknik direktörlüğü bırakarak kendi ismiyle oluşturulan futbol okulunun başına geçti.
21 Ekim 2010 tarihinde Frank Rijkaard’ın ayrılmasının peşinden Galatasaray’ın teknik direktörlüğüne tekrardan getirildi. 22 Ekim 2010’da Florya Metin Oktay Tesislerinde 1.5 senelik sözleşme imzaladı. 25 Mart 2011 tarihinde sözleşmesi feshedildi.
Viitorul Köstence
Eylül 2014’te Hagi, kulübün sahibi ve başkanı olmasının yanı sıra FC Viitorul Constanța’nın yöneticiliğini de üstlendi. İlk sezonunda başarıyla kümelenmeden kaçınan Viitorul, 2015-16 sezonunda sezonun harikası olmaya devam etti ve düzgüsel sezonun ilk yarısını 3. sırada tamamladı. Sonunda Viitorul düzgüsel sezonu 4. sırada tamamladı ve play-off’larda savaşım etmeyi hak kazanmıştır. Viitorul elemeleri 5. sırada tamamladı, sadece bunu UEFA Avrupa Ligi üçüncü eleme turunda Dinamo București’nin yenilmesinden dolayı hak kazanmıştır. İlk Avrupa maçında Viitorul, Gent ile Ghelamco Arena’da 5-0 yenik oldu ve rövanşta evinde 0-0 berabere kalmış olarak turnuvaya veda etti.
Viitorul ilk lig şampiyonluğunu 2016-17 sezonunda Liga I’de CFR Cluj’u 1-0 yenerek elde etti; maçı FCSB ile aynı olan 44 sayı ile tamamladı. Netice olarak, Hagi ikinci Romanya Senenin Koçu ödülünü kazanmıştır.
