Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Konseyi 17’nci Spordan Görevli Bakanlar Konferansı’na bir video bildiri gönderdi.
Çatışmaların ve savaşların küresel gündemi meşgul etmiş olduğu bir dönemde sporun birleştirici ve kucaklaştırıcı yönüne daha çok gerekseme duyduklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Avrupa Konseyi 17’nci Spordan Görevli Bakanlar Konferansı münasebetiyle sizleri devletimizde ağırlamaktan kıvanç duyuyoruz. Türkiye’ye, gezim, tarih, kültür şehrimiz Antalya’ya hepiniz hoş geldiniz. Konferansın başarı göstermiş geçmesini, ülkelerimiz, sporcularımız ve spor camialarımız açısından hayırlara vesile olmasını arzuluyorum. Değişik toplumların spor ortak paydasında bir araya gelmesi, işbirliğinin artmasının yanında sulh atmosferinin kuvvetlenmesine de katkılar sunuyor. Çatışmaların ve savaşların küresel gündemi meşgul etmiş olduğu günümüzde sporun birleştirici, kucaklaştırıcı yönüne daha çok gerekseme duyuyoruz. Türkiye olarak bu anlayışla ev sahipliği yaptığımız internasyonal spor organizasyonları vasıtasıyla insanlığa karşı sorumluluğumuzu yerine getirmeye çalışıyoruz. Ülkemiz genelinde sportif tesisleşme ve sporun tabana yayılmasına yönelik yatırımlarımız da günden güne artıyor. Sporcularımızın, internasyonal spor müsabakalarında değişik branşlarda elde etmiş olduğu başarıları, spora verdiğimiz önemin neticeleri olarak görüyoruz. İnşallah önümüzdeki dönemde de insanımıza sporu sevdirecek, Türkiye’yi bir spor ülkesi haline getirecek adımları atmayı sürdüreceğiz. Kurucu üyesi olduğumuz Avrupa Konseyi çatısı altında spor yönetimi alanındaki işbirliğimizi geliştirmeye hazır olduğumuzu, bu vesileyle ifade etmek isterim. Konuşma çerçevesinde yapılacak tartışmaların ve alınacak kararların bu süreçte bizlere destek olacağına inanıyorum. Kıymetli fikirleriyle konferansa katkı sunan, içeriğini zenginleştiren tüm katılımcılara teşekkür ediyorum. Bu düşüncelerle Avrupa Konseyi 17’nci Spordan Görevli Bakanlar Konferansı’nın hayırlara vesile olmasını arzuluyorum. Toplantının düzenlenmesinde alın teri döken başta Avrupa Konseyi ile Gençlik ve Spor Bakanlığımızın yetkilileri olmak suretiyle herkesi şahsım ve ülkem adına kutlama ediyorum” ifadelerini kullandı.
BAKAN KASAPOĞLU: BİRLİKTE ATACAĞIMIZ GÜÇLÜ ADIMLARIN, SPORU DAHA KAPSAYICI VE İNSAN HAKLARI ÇERÇEVESİNDEKİ ULUSLARARASI NORMLARLA DAHA UYUMLU KILACAĞINA İNANIYORUM
Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu’nun Cornelia Diamond Golf Resort & Spa’da düzenlenen Avrupa Konseyi 17. Spordan Görevli Bakanlar Konferansı’nda yapmış olduğu açılış hitabı şöyleki;
“Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Sayın Buric, kıymetli mevkidaşlarım, çeşitli ülkelerin ve internasyonal spor müesseselerinin kıymetli temsilcileri, kıymetli basın mensupları, hanımefendiler, beyefendiler… Avrupa’nın en büyük genç nüfusuna haiz ülkesinin Gençlik ve Spor Bakanı olarak sizleri güneşli bir Antalya gününde saygıyla, muhabbetle selamlıyorum. Avrupa Konseyi 17. Spordan Görevli Bakanlar Konferansı vesilesi ile sizleri devletimizde, dünyanın en mühim destinasyonlarından birinde Antalya’da ağırlamaktan büyük mutluluk duyuyorum. Pandemi sebebiyle fazlaca uzun bir süre bir araya gelememiştik. Bundan dolayı, Bakanlar Konferansı vesilesi ile sizlerle karşı karşıya bir arada olmanın eşi olmayan heyecanını ek olarak yaşıyorum. Hoş geldiniz, safa getirdiniz. Avrupa Konseyi; ilkeleri, değerleri ve kararlarıyla, Avrupa coğrafyasının bir albeni merkezine dönüşmesinde devamlı mühim rol oynamıştır. Türkiye olarak insan hakları, hukukun üstünlüğü, demokrasi ekseninde bir “idealler topluluğu” olan Avrupa Konseyi’nin kurucu üyesi olmaktan, bir parçası olmaktan büyük bir mutluluk ve gurur duyuyoruz. Ülkemizin Avrupa ile Asya’yı, dolayısıyla değişik medeniyetleri buluşturan konumu, tarih süresince değişik kültürlerle yoğun etkileşim içinde bulunmasını elde etmiştir. Bu sayede fazlaca renkli, birbirini tamamlayan, bütünleştiren kültür mozaikleri dünya tarihinde sahne almıştır. Bu ortak kültür ve tarih birliği, bizi ortak geleceğe hazırlayan en büyük mirasımızdır. Spor politikalarımızın, mevzuatımızın ve uygulamalarımızın internasyonal kabul görmüş standartlarda yürütülmesini fazlaca önemsiyoruz. Bildiğiniz suretiyle EPAS’a 2020 senesinde üye olduk. Avrupa Konseyi ile ilişkilerimizin spor alanında geldiği bu düzey kıvanç verici. Avrupa ülkeleriyle spor alanında haiz olduğumuz kuvvetli iş birliğimizi ve iletişimimizi, deneyim ve iyi uygulamaların paylaşımı açısından son aşama önemsiyoruz. EPAS’ın sporu toplumsal yararla, tüm insanlığın iyi oluşuyla ve evrensel değerlerle birleştirmeye yönelik çabalarını takdirle izliyorum. EPAS’ın spor alanında Avrupa ölçeğinde kurduğumuz iş birliklerini pekiştiren bir çerçeve sunduğunu ve Avrupa’da sportif standartların geliştirilmesi açısından pozitif yönde sonuçlar verdiğini memnuniyetle gözlemliyorum. Bundan sonrasında da Avrupa’nın bir parçası olarak spor alanındaki katkılarımızı proaktif bir halde sürdürmeye devam edeceğiz. Günümüzde yazışma, devletlerden bireylere doğru iletişimi içerecek şekilde genişlemektedir. Kamu diplomasisi bu genişlemenin bir ürünüdür. Spor diplomasisi de kamu diplomasisinin mühim araçlarından biridir. Spor, 21. yüzyılın en mühim yumuşak güç dinamiklerinin başlangıcında gelmektedir. Spor, insanlığın ortak dili olarak bugün karşı karşıya kaldığımız zorlukların aşılmasında bir rehber niteliğindedir. Biz Bakanlık olarak tesisleşmeye ve fiziki imkanlarımızı geliştirmeye büyük ehemmiyet veriyoruz. Bu sayede sporun tüm toplumsal gruplar için erişilebilir olmasına da olanak sağlıyoruz. Buradaki esas amaçlarımızdan biri internasyonal sisteme entegre bir ülke olarak cemiyet grupları arasındaki eşitsizlikleri azaltmaktır. Türkiye, “spor ülkesi” markasını geliştirirken doping, yapısal ve fizyolojik yetersizlikler, sporda sertlik, ırkçılık ve yolsuzluk benzer biçimde mevzularla mücadelesini de sürdürmektedir. Avrupa Konseyi çatısı altında spor yönetimi alanındaki iş birliklerimizi güçlendirmenin öncelikli hedefimiz olması gerektiğine inanıyorum. Bu senenin başlangıcında Avrupa Konseyi’nin temsilcisi olarak WADA Mütevelli Heyeti’ndeki görevime başladım. Nisan ayında düzenlenen “Sulh için Temiz Spor” kampanyasında Türkiye, en etken ülke olarak en üst sırada yerini aldı. “Futbol Maçlarında ve Öteki Spor Müsabakalarında Bütüncül Güvenlik, Güvenlik ve Hizmet Yaklaşımı Üstüne Avrupa Konseyi Sözleşmesi”nin (CETS-218) denetim mekanizması olarak kurulan “Spor Müsabakalarında Güvenlik ve Güvenlik Komitesi”nin (T-S4) ilk ülke seyretme ziyareti, 2023 yılının ilk çeyreğinde Türkiye’ye yapılacak. Sporda yolsuzluk ile savaşım mevzusunda internasyonal statüdeki tek antak kalma özelliği taşıyan “Spor Müsabakalarının Manipülasyonu Üstüne Avrupa Konseyi Sözleşmesi” (Macolin Sözleşmesi) de bu Konuşma esnasında ülkemiz adına imzalanacak. Böylece Türkiye, mücadelesine güç katacak ve kararlılığını internasyonal kamuoyunda net bir halde vurgulayacaktır. Dil, din, ırk, cinsiyet, milliyet, yaş, ekonomik durum farklılıklarını aşan evrensel ve etik bir spor ideali, sporda insan haklarının gözetilmesi ve uygulanması bakımından kilit taşıdır. Bu itibarla, spor yapmanın bir insan hakkı olarak tanınması doğrultusundaki çalışmaların desteklenmesi gerektiğine inanıyorum. Tüm spor dallarında insan haklarını yetkin bir halde korumak doğrultusunda adımlar atmak için üzerimize düşen sorumlulukların farkındayız. Bu konudaki tüm girişimleri gerek EPAS gerek ikili ilişkiler çerçevesinde ortaklaşa pratiklere dönüştürmek mevzusunda istekliyiz. Sporla ilgili tüm hukuki mekanizmaların değerlendirmelerinde, insan haklarını gözetmelerini önemsiyoruz. Gençliğin dinamizmi ve sporun birleştirici gücü, Avrupa kıtasının albeni merkezine dönüşmesinde ana enstrümanlar olarak daima ön planda bulunmuştur. Gelecek projeksiyonlarımızı bu iki temel kıymet üstünden kurgulamanın yeni yollarını keşfetmek durumundayız. Yeni fırsat alanları oluşturmalı ve onları en iyi şekilde değerlendirebilmenin gayreti içinde olmalıyız. Hep beraber ortaya koyacağımız iradenin ülkelerimize güç kazandırmasını sağlayacağına olan inanç ve tutku ile heyecanımızı daima canlı tutmalıyız. Görüş ayrılıklarımız yerine ortak hedeflere odaklanmalıyız. Beraber atacağımız kuvvetli adımların, sporu daha kapsayıcı ve insan hakları çerçevesindeki internasyonal normlarla daha uyumlu kılacağına inanıyorum. 17. Bakanlar Konferansının sunmuş olduğu eşi olmayan fırsatlarla yeni emek verme pratikleri geliştirebileceğimizi yinelemek isterim. Bakanlar Konferansının sporun gelecek vizyonunu yapılandıran kararlara bir kez daha sahne olacağını bilmekten mutluluk duymaktayım. Kıymetli katılımlarınız için teşekkürlerimi sunuyor; Konuşma’ın ülkelerimiz, sporcularımız ve gençlerimiz için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.” (ANTALYA, (DHA)