AYOS Konyaspor , ilk hedefi ligde istikrarlı şekilde kalıcı olmak, arkasından da Avrupa Kupaları’nda boy göstermek olarak belirledi. Basketbol Federasyonu Ligler Direktörü Turgay Çataloluk’u Sportif Direktörlüğe getirerek oldukça mühim bir hamle meydana getiren Yeşil-Beyazlılar, Konya’yı ‘geleneksel basketbol şehri’ yapmak için kolları sıvadı.
İşte Basketbol Süper Ligi’nin yeni ekibi Konya’nın basketboluna yönetimsel anlamda ‘yön veren’ isimlerinin yeni sezona ve yeni oluşuma dair görüşleri:
– Banvit’teki başarı göstermiş devrin arkasından TBF’de Ligler Direktörlüğü yaptınız. Sizi yine sahaya iten unsur neydi?
Turgay Çataloluk (SPORTİF DİREKTÖR) “Banvit periyodunun arkasından Basketbol Federasyonu’nda bir yıl kadar çalıştım. Hakkaten de orada oldukça mutlu oldum. İşimle ilgili en küçük bir sorun yaşamadan iyi bir dönem geçirdim. Hem ustalaşmış sporculuktan geldiğim için hem de devamında kulüp düzeyinde ustalaşmış yöneticilik yaptığım için birazcık sahayı da, adrenalini de özlemiştim. Konyaspor’un da Süper Lig’e yükselmesi ve onların da beni bu organizasyonu yönetmek, destek olmak suretiyle çağrı etmeleri üstüne süreç de oldukça acele gelişti. Ve ben de Konyaspor ailesine katıldım. Konyaspor benim için aslına bakarsanız uzak bir topluluk ya da kent değil. Ben oyunculuk dönemimde 4 yıl süreyle Konyaspor formasını giydim. O kadar da güzel günlerimiz geçti. Ondan sonrasında da çeşitli yapılar oluştu. Konya’da aslına bakarsanız basketbol kültürü hem oyuncu hem de kulüp bazında geçmişten beri mevcuttu.
Sadece belli bir istikrara oturmuş değil. Şimdi bizim hedefimiz de bu istikrarı yakalamak. Hem basketbolda iddialı, ligde kalıcı hem de basketbolun geleneksel kent kulüplerinden biri haline getirmek istiyoruz. Hem Başkanımız hem de yöneticilerimizle ilk konuştuğumuzda da bana ilk söyledikleri buydu. Bu da beni oldukça etkiledi. Bana ‘Biz futbol kulübü olarak görünüyoruz. Sadece basketbol bizim üvey evladımız değil. Doğal ki bütçeler, imkanlar değişik. Fakat futbolun geldiği yere basketbolu da hem kurumsal hem de sportif anlamda taşımak istiyoruz.’ dediler. Futbol olarak baktığımızda hem sportif hem de kurumsal anlamda oldukça gelişmiş, kuvvetli bir kulüp. Ben de açıkçası kendi gözlerimle görünce anladım. Stadyumuyla, kulüp yapısıyla, yönetim birimleriyle, ustalaşmış yapılanmasıyla şirket şeklinde yönetilen son aşama ustalaşmış bir yapı oluşturulmuş. Aynı yapıyı basketbolda da oluşturmak en büyük hedefimiz olacak. Fakat doğal sportif başarı bu işin eğer olmazsa olmazı…
Coachun da söylediği şeklinde 12 yeni oyuncuyla oldukça sert bir ligde yola çıkacağız. Asla kolay değil işimiz. Bana bakılırsa bu sürem geçen yıllara kıyasla bilhassa alt grup takımlarının oldukça daha çetin, sıkıntılı mücadeleler vermesi ihtiyaç duyulan bir sürem olacak diye düşünüyorum. Genel olarak tüm takımlar bütçelerini arttırdı, güçlendirdi. Ben kimsenin şu maçı kazanırım diyebileceğini düşünmüyorum. En azından kağıt üstünde öyleki görünüyor. Son yıllarda bazı dengesizlikler görünüyordu fakat bu sürem öyleki olmayacak. Ikimiz de ona bakılırsa bir kadro oluşturduk ve hazırlıklarımızı ona bakılırsa sürdürüyoruz. Ümit ederim gönlümüze bakılırsa olur ve sezonu iyi bir yerde bitiririz. Doğal ki ilk hedefimiz ligde kalıcı olmak. Fakat esas olarak gidebileceğimiz yere kadar gitmek istiyoruz.”
‘SEYİRCİ FAKTÖRÜ ÇOK ÖNEMLİ’
“Sporda, bilhassa de basketbolda seyircinin tesiri yadsınamaz. Bence yüzde 20-30 pozitif tesiri var diye düşünüyorum. Bilhassa de bizim şeklinde yeni kurulmuş, birazcık zamana gereksinim duyan takımlar için izleyici desteği oldukça mühim. Ben bunu sağlayacağımızı düşünüyorum. Onu sağladığımız andan itibaren de sakatlığımız olmadığı sürece bu mücadeleyi vereceğiz. Konya’nın çıkılması zor bir deplasman olacağını söyleyebilirim.”
– Bu sürem Basketbol Süper Ligi’nde hedeflediğiniz yer neresi?
Engin Gençoğlu (BAŞ ANTRENÖR): “Gerçekçi olarak bakmak gerekirse hedefimiz ilk sezonumuzda ligde kalmak olacak. Fakat işlerin gidişatına bakılırsa aslolan gönlümüzde yatan da bir Avrupa kupası vizesi alabilecek bir yerde sezonu bitirmek. Bu sebeple futbolda gelen başarıdan sonrasında sportif anlamda her insanın, tüm Konya toplumunun, taraftarların beklentisi oldukça büyüdü. Bu yüzden de evet, işimiz zor. Doğrusu yeni kurulan, 12 yeni geçirme yapmış bir ekibiz. Lige adapte olmamız, kendimizi kabul ettirmemiz lazım. Hem organizasyonumuz hem de oyunumuzla bunu yapabilmeliyiz. İnşallah ilkin kendimizi kabul ettirip, ligde devamlılığımızı sağlayacağımız bir yerde olmak, ondan sonrasında da yakalayacağımız derecede de Avrupa Kupası’na katılan bir ekip olmak için çabalayacağız.”
– Doğal 12 yeni oyuncu ile kimya oluşturmak zor bir iş. Birazcık talih da gerekiyor. Bu kimyayı oluşturmak adına ne şeklinde bir yol izleyeceksiniz?
“Bizim şu andaki en büyük hedefimiz, öncelikli hedefimiz kimyayı en iyi ve en kısa şekilde oluşturabilmek. Bence basketbol ikinci sırada geliyor. En mühim şey uyum. Ekip içinde uyumu sağlayabilmek için de en oldukça gerekseme duyduğumuz şey süre. Bu süre dilimini belirleyip, sahada istediğimiz verimi almaya çalışıyoruz şu anda. 12 yeni oyuncu, yeni bir kent, yeni bir ekip, yeni bir coach, yeni bir sistem, yerlisi yabancısıyla bunu sağlamak, adapte olmak kolay değil. Bunun için oldukça iyi çalışıyoruz. Fakat saha içindeki uyumla sistemin içimdeki uyum aynı şeyler değil doğal. Oyuncularımızın saha dışındaki uyumu oldukça iyi. Şehire, birbirlerine oldukça acele ısındıklarını söyleyebilirim. Fakat saha içindeki basketbolda uyumu sağlamak için zamana ihtiyacımız var. Bunu da yavaş yavaş hayata geçiriyoruz. Ve lige kadar da sahadaki uyum sürecini de en iyi şekilde değerlendirip lige hazır gireceğimize inanıyorum.”
– Konya’da basketbolu sizin bakış açınızdan nasıl görüyorsunuz?
“Ben geçen yıl şubat ayının başlangıcında geldim. Sürem ortasıydı. İnanılmaz bir ilgi ve ilgi vardı. Beni oldukça acele sahiplendiler. Organizasyon olarak da oldukça iyi bir kulüp yapısına haiz olunca naturel olarak da başarıya giden yol bizim için kolaylaştı. Kulübün 100. yılı olmasının da bunda tesiri vardı. Birincisi, burada görkemli bir izleyici var. 3 bin 500-4000 kişilik salonu neredeyse 6 bin şahıs doldurduk. Şehirde basketbola her insanın ilgi ve alakası oldukça yüksek. Yönetim anlamında da basketbola ilgi üst seviyede. Süper Lig ile alt ligi birbirinden ayırmamız lazım. Geçen yılki şampiyonluğun arkasından kamuoyunda beklentiler artıyor naturel olarak… Bu, işin sıkıntılı kısmı. Alınacak bir yenilgide ‘acaba başarısız mı oluyoruz?’ endişesi doğabiliyor kimi zaman. Ben 25-26 senedir bu için içindeyim. Bir çok süre hep destek antrenördüm. Şimdi düzey atladık ve işimiz daha da zorlaştı. 12 transferin yapılması, kalıcı bir ekip yaratmak. Kimyanın sahaya yansıtılması coachun kıymetini gösteriyor. Bunu sahaya yansıtabildiğiniz süre başarı göstermiş oluyorsunuz. Avantajlarımız seyircinin, şehrin, yönetimin, organizasyonun ekip için itici güç olması. Pozitif anlamda destek olmaları bizim için oldukça mühim.”
‘EN İYİSİNİ VERMEYİ HEDEFLİYORUZ’
Fatih (Özgöçken) Başkan’ın bizi her ziyaretinde her görüşmede söylediği bir şey var: ‘Doğal ki sahada kazanmak da var, yitirmek de var. Siz savaşım edin, gerisi gelir. Konyaspor’un sporcusu bu şehre oldukça iyi savaşım ettiğini, sahada her şeyini verdiğini kanıtlamalı.’ Doğal ki bu bizim için oldukça mühim bir şey. Biz karakteristik olarak da savaşçı, savaşım eden, asla pes etmeyen bir yapıyı sahaya yansıtacağız. Sahasında kaybetmeyen ekip olmak en mühim hedeflerimizden biri.”
‘SEYİRCİ AÇISINDAN ÇOK ŞANSLIYIZ’
“Basketbolu bilen bir izleyici kitlesinin yanında üniversite gençliğinin de yoğun ilgisi var. Bu açıdan da oldukça şanslıyız. Salona oldukça güzel bir enerji veriyorlar ve hep dolu tribünler önünde oynamamızı sağlıyorlar. İnşallah sezonun ikinci haftasındaki Tofaş maçıyla onlarla buluşacağız ve onlara güzel bir basketbol izlettireceğiz.”
‘SAHADA AKAN BİR TAKIM OLACAĞIZ’
Yüzde 100 mobil ve süratli basketbol oynayan bir ekip izleyeceğiz. Yaptığımız transferi de o yönde gerçekleştirdik. Tek bir pozisyonda oynayan bir oyuncu transferi politikası izlemedik. Büyük çoğunluğu iki pozisyonu birden oynayabilen, akan bir ekip yaratma düşüncesindeydik. Rotasyonu kendi içimizde birazcık daha derin tutmaya çalıştık. Yarı sahayı acele geçip tempolu basketbolla sonuca gitmeyi hedefliyoruz.”- Konya’da basketbol denince ilk akla gelen adların başlangıcında geliyorsunuz. Süper Lig’de tekrardan var olmak nasıl hissettiriyor?
Yaşar Berber (GENEL MENAJER):
“20-30 senedir bünyesinde çalıştığım Konyaspor’un bugün basketbolda gelmiş olduğu nokta beni oldukça heyecanlandırıyor. Bir dönem bu takımın kaptanlığını da yapmış olan biri olarak yeni Sportif Direktörümüz Turgay Çataloluk’la çalışmaktan da oldukça memnunum. Birikimi ve bilgisiyle bu oluşuma oldukça kıymet katacağına gönülden inanıyorum. Kendisi oldukça deneyimli, işini oldukça iyi meydana getiren oldukça kıymetli bir basketbol adamı. Konyaspor’da şu andaki yapı oldukça iyi bir oluşum. Çoğumuz için Basketbol Süper Ligi yeni bir coşku. Bu bizi oldukça mutlu ediyor. Eski havamızı yakaladığımızı düşünüyorum. Konyaspor’un Fatih Özgökçen şeklinde oldukça kıymetli bir başkanı ve yönetim ekibi var. Bizlere verdikleri destek de oldukça kıymetli. Tüm bu artıları yan yana koyduğumuzda, sportif anlamda da sahada en iyisini vereceğimize ve bu yıl başarı göstermiş olacağımıza inanıyorum.”