Fenerbahçe – Trabzonspor maçıyla süregelen süreci özetleyen Koç, “Fenerbahçe – Trabzonspor maçı öncesi yaşanmış olan atamalarda meydana getirilen gariplik, ilk atamadan duyduğumuz endişeden bigün sonrasında niçin kaygı duyduğumuzu gelecek günlerde paylaşacağımızı söylemiştik. Endişelerimizde haklı olduğumuz ortaya çıktı. Son 36 saatir, 8 Mart Salı günü meydana getirilen TFF’nin almış olduğu karar ülke futbolunu karman çorman hale getirdi. Hepimiz ne kadar endişeli olduğumuzu paylaşmakta haklı olduğumuz görüyoruz. O denli oldukca araç-gereç var ki. Akıl tutulması olan Türk futbolunda o denli araç-gereç var ki hala ne paylaşacağıma karar vermiş değilim” şeklinde konuştu.
“FUTBOLDA ADALETSİZLİĞİN, BELİRSİZLİĞİN, GÜVENSİZLİĞİN, MARKA DEĞERİNİN EROZYONA UĞRAĞI BİR DÖNEM”
Futbolun büyük bir kesime hitap ettiğini fakat oluşan sistemin futbola zarar verdiğini belirten Koç, “Futbol, milyonlarca taraftarı, sponsorları, yayıncı kuruluşu ve medyanın genelini kapsayan, toplumsal gündeme yön verebilen, maddi ve tinsel büyük bir sanayi. Futbol, Türkiye’de her hanenin ilgilenilmiş olduğu bir gerçek. Bugün nasıl bir ortam var ona bakalım. Kayırma, adaletsizlik, belirsizlik, güvensizlik, yoğun dedikodu ve yoğun lobilerle bağlanmış, kazanmak için her yolun mubah olduğu, marka değerinin erozyona uğrağı, zamanı yakalayamayan, finansal olarak çökmüş, yeni nesle uzak kalmış, vasatın normale dönüştüğü konuma el birliğiyle getirdik. Her geçen yıl daha da üstüne koyarak giden istikrarlı bir şeklide geriye saran sistem içerisindeyiz. Birazcık olsun itimat, liyakat, adaletin ölçü haline geldiği şekilde yönetilse topluma ziyanı değil, faydası olan bir değerdir. Bugün futbolumuz birleştirmekten oldukca uzak, ayrıştıran bir durumdadır” ifadelerini kullandı.
“BİZİM GİBİ DÜŞÜNENLER GALİP GELECEK”
Daima sistemi eleştiren ve yapının yanlış olduğuna vurgu yaptıklarını söyleyen Koç, “Fenerbahçe bu sistemin mağdurlarından biridir. Fenerbahçe senelerdir istikrarlı bir halde bu sorunları dile getirmektedir. Duruşumuzda, söylemlerimizde ve mücadelemizde bir gram şaşma olmamıştır. Yöntemlerimiz naif, bu sektörde meyve vermeyen, hatta duygusal gelse de görmüş olacaksınız ki bizim benzer biçimde düşünenler galip gelecek. Bu sistem ve kültür futbolun yönetenlerin kalitesi, sürerdurum devam ettikçe baş aşağı gitmekten başka yol yoldur. Bu sistemin içindeyiz. İçinde bulunduğumuz bu duruma nasıl geldiğimizle yüzleşmezsek sorunların içinden çıkamayayız” açıklamasında bulunmuş oldu.
“GEÇEN SEZON 12-15 PUANIMIZ ALENEN GASP EDİLDİ”
Sarı lacivertli kulübe kararların açıkca alındığını belirten Koç, “Kulübümüz istikrarlı, dizgesel, bir halde yozlaşmış sistemde senelerdir zarar görüyor. Son maçta ve sürem içinde darbe aldı, darbe almaya devam ediyor. Son olarak geçen sürem yargıcı hataları demek hafifçe kalır, 12-15 puan arası açıkca gasp edildi. Gol ve averaj farkı ile şampiyon olunan sezonda 1’inci ve 3’üncü içinde 2 puan farkı vardı. Benim söylediğim gri pozisyonlar değil. Açık ve net pozisyonlardan bahsediyorum. İyi tanınmış bir yargıcı bir kez değil, onlarca kere “Fenerbahçe’ye karşı bir tutum var, yargıcı toplumu Fenerbahçe’yi şampiyon yapmayacak, yemin ederek söylüyorum. Bu kafasında bir hayal de olabilir. Gerçek bilgilere, tanıklarla meydana getirilen konuşmaya nazaran de olabilir. TFF, MHK’den bu açılmaya dair soruşturma, rahat bir izahat da gelmedi. Bu mevzuda biz müracaat yapınca dostlar alışverişte görsün denildi ve rahat bir izahat yapılmış oldu. Her kulübe aynı mesafe olması ihtiyaç duyulan TFF’nin ilgili kurumları harekete geçirilerek adım atması gerekirdi. Bu zan altında bırakılan hakemler ve kamuoyu için yapılması gerekirdi” dedi.
“FEDERASYONUN İÇİNDEN GEÇEN AÇIKLAMALARINI GÖRMEZDEN GELDİLER”
Federasyonun, Fenerbahçe’ye karşı bir tavır aldığını söyleyen Koç, “TFF’nin Fenerbahçe’ye bakışını, yaklaşımını, niyetini göstermek için örnekler vermek isterim. Hakemleri korumadılar. 3 maymunu oynadılar. Fenerbahçe bir izahat yaptığında geçen hafta olduğu benzer biçimde açılamanın mürekkebi kurumadan, tehdit etme cüretini gösterdiler. Başka kulüplerin, federasyonun içinden geçen açıklamalarını görmezden geldiler. Savcıları göreve çağırmışlar. Yüreğiniz var ise hakkımızda soruşturma açtırın. Bu kadar ciddiyetten uzaksınız. Aslına bakarsanız geçmişte bazı mevzularda savcılara ilettik dediler. TFF kurumları, bir araştırma yapar, altına inmeye çalışır, sonrasında da yargıya taşır. Yayıncı müessese 4 senedir gelirlerimiz, takımlar da bu şekilde düşünüyor diye bizi de buna ortak ederek karar alıyor. Tam 10 açıklamamıza saatler içinde yanıt verdiler. Bu şekilde olan başka bir kulüp yoktur. TFF, yeri gelir bizlere hata icra eden hakemleri ödüllendirir, yeri gelir harcama limitleriyle soyutlama altına almaya çalışır. Yeri gelir TFF Başkanı, kulübümüzüz duruşunu ve açıklamalarını kişiselleştiren izahat yapar. Tek yol bu yapıyla savaşım etmek ve bu zihniyetten Türk futbolunu kurtarmak” açıklamasında bulunmuş oldu.
“KİMSE FENERBAHÇE, HAKEM ATAMALARIYLA İLİŞKİLİ DİYEMEZ”
Süper Lig’in 28’inci haftasında oynana Fenerbahçe- Trabzonspor maçının hakemi hakkında da Koç, “Fenerbahçe Trabzonspor maçının hakemi Zorbay Minik’tü. Fenerbahçe, bunu atayın, bunu atamayın, niçin bunu atamadınız tarzında ben federasyonla, ilgili kurumlarla iletişime geçmemiz birisi olarak söylüyorum. Fenerbahçe, yargıcı atamalarıyla ilgili bir ilişkide bulunduğunu kimse söylemesi imkansız. Bu sistem değişene kadar bu tutumuzu değiştirmeyeceğiz. İyi olanlar kazanacak. Yargıcı ataması hafta içi yapılmış oldu. 4 büyükler arasındaki mücadeleler son aşama eleştiri, son aşama gerilmiş ve zor maçlardır. 16 Şubat 2022’da maç zamanı açıklandı. Maçın 6 Mart’ta oynanacağı açılandı. 3 Mart’ta ise Zorbay Minik adı de yargıcı olarak beli oldu. Bahattin Duran Caner Özaral açıklandı. Aynı gece Alanya’da Alanyaspor – Gaziantep FK kupa müsabakasını yönetti. Maç uzatmalara gitti ve 23.00’te maç bitti. 23.22’de maçla ilgili hakeme tebligatı yapmış oldu” şeklinde konuştu.
“BU DURUM FENERBAHÇE’NİN BAZI RAKİPLERİNE KARŞI NASIL ADALETSİZ BİR DURUMDA OLDUĞUNUN GÖSTERGESİDİR”
Trabzonspor müsabakasını yöneten Zorbay Minik’ün atanmasıyla ilgili konuşan Koç, “İşini doğru icra eden, becerikli icra eden, geleneklere sadık kalan bir anlayışla bu atama yapılsaydı, konuların bu şekilde gerçekleşmesi söz mevzusu değildi. Biz bir müdahale bulunduğunu düşünüyoruz. İnşallah müdahale olmuştur da olmuştur yoksa oldukca amatörce bir yaklaşım. Bu iş kalıplara o denli aykırı ki izahat bile yaptık. Zorbay Minik’ün gecenin o saatinde apar topar atanmasının arkasında ne yatmaktadır. Bazı başkanlar içinde şu şekilde bir konuşma yapılmış; TFF’den biri benle temasa geçmiş, ‘bu hakemi uygun mu’ demiş. Ben de adil demişim. Asla kimse benimle bu şekilde bir muhabbete girmeye yüreği yetmez. Bizlere nazaran bu son dakika meydana getirilen bir değişim sebebiyle yapılmıştır. Yargıcı bambaşka biriydi, son dakika değiştirildi. Bu şekilde bir maça atanacak yargıcı bundan önceki hafta maç almaz yada güçlük derecesi düşük bir maç alır. Buradaki amaç lüzumlu hazırlıkları yapmasını sağlamaktır hakemin. Zorbay Minik’ün gerek fiziken, gerek hiddet kontrolü mevzusunda ciddi zaafiyetleri olduğu bilinmektedir. En oldukca sakatlanan hakemlerden biridir. Bununla birlikte bilhassa alt liglerde yönettiği pek oldukca maçtan sonrasında şikayetler gelmiştir. Futbolcularla polemiğe girmiştir. Lüzumlu dinlenme süresine en oldukca gerekseme duyan hakemlerden biridir. Perşembe Alanya’da maç bitiyor gece yarısı. Dinlenmesi için 72 saatten azca bir süre var. 23.22’de öğreniyorsunuz maç yöneteceğinizi. ‘Herhalde bu maçın hakemi ben değildim, sonradan bu atama yapılmış oldu’ düşüncesinde olmak normaldir. Zorbay Minik ilk kez 4 büyükler içinde bir maçı yönetecektir. Bu yargıcı 4’lüsü ilk kez maç yönetmiştir. Maç bittikten 20 dakika sonrasında başka maçlara atama yapılıyorsa gözlemci raporunun da bir önemi yoktur. Hedefimiz, MHK’nin ne kadar sıkıntılı, ne kadar tecrübesizce, amatörce, kör göze parmak usulü hatalarla yönetildiğini anlatma ve şu suali aklınıza bırakmak; bu hakikaten liyakatsizlikten mi güç zehirlenmesinin kitabından midir. Bu kara tablo hiçbir vakit kim bilir yaşanmamıştır. Hakemlerden en rahatsız olan kulüp olarak hakemlere yeri ulaştığında haiz çıkmayı da biliriz. İlk maçta maçın hakimiydik son aşama garip bir kırmızı kartla maçtan koptuk. Gene benzer bir senaryo. 18’inci dakikada bir kırmızı kartla 82 dakikayı uzatmayla beraber 10 şahıs oynadık. Ufaklıklara helal olsun. İnsan ister istemez bu zamana kadar neredeydiniz diye sorma ihtiyacı soruyor. Benzer pozisyonlarda aynı yargıcı kart vermedi. Bu durum Fenerbahçe’nin bazı rakiplerine karşı nasıl adaletsiz bir durumda bulunduğunun göstergesidir. Bu maçın gözlemcisi Denizli Spor İl Müdürü olan Ahmet İbanoğlu. MHK başkanı verdiği röportaja nazaran bu operasyonun aylarca üstünden çalışılmış bir durum bulunduğunu söylemiş oldu. O vakit bu hakemi ve gözlemciyi nasıl atadınız. Maçtan ilkin bu kişinin sıralama dışı kalacağını bilmiyorduysanız nasıl oldu da bu şahıs güvenliyse sıralama dışı kaldı. İşin en kara gülmece tarafı ise Zorbay Minik düşük not aldı, Başakşehir maçı verildi. Zorbay Minik’e not veren gözlemci sıralama dışı kaldı. Bildiğiniz gibi kırmızı kart minimum 2 maç. PFDK 1 maç vererek kendileri de gösterdi kartın yanlış olduğu. Zorbay Minik buna karşın maç alıyor bu hafta. Bunlar artık ölçü haline gelmiş gelişmelerdir” açıklamasında bulunmuş oldu.
“BU DEĞİŞİMİ YAPACAK KİŞİLERİN KAPASİTELERİNİN OLDUĞUNA İNANMIYORUZ”
“Kaosun, güvensizliğin zirve yapmış olduğu futbolda inancın, güvenin kalmadığı sezonun şampiyonunu düşünmenin hiçbir önemi olmadığı bir hale geldi lig” diyen Koç, “TFF’nin basiretsiz yönetimi sebebiyle, oynanacak maçların bir kıymeti yerlerde. Bu kirli seviye dün MHK başkanının yayıncı kuruluştaki açıklamalarıyla deşifre olmuştur. Bu kirli düzende en fazla mağduriyeti yaşayan Fenerbahçe’dir. En oldukca savaşım edende Fenerbahçe’dir. Bu oyunun kirli olmasının sorumluları vardır. Süre içinde bunlar yok olup gidecektir. Bakalım vakit bizlere neyi gösterecek. Sezonun bitmesine 10 hafta kala tarihte ilk kez meydana getirilen bir uygulamayla, vicdanen hastalık yaratan işlere karışmışlar benzer biçimde bir izahat yapılmış oldu. TFF ise tamamen MHK’nin istediği bu sonucu deklare etti. Fenerbahçe olarak derhal tepki verdik. İsimlerden ziyade yazışma ve zamanlamayla alakalıydı. Şimdi Türkiye’de Süper Lig’de bir tane kulüp yoktur ki hakemlerden yakınma etmesin. Öteki bir mevzu bu probleminin ivedilikle çözülmesi mevzusunda da hem fikiriz. Sadece yöntemlerde hem düşünce değiliz. İsimler değişebilir, taze kan gelecek, değişim olacak… Biz bunlara karşı değiliz sadece bizim endişemiz ileride oldukca daha kabul edilemeyecek unsurlar olmasıdır. Her şeyin bir şekli ve zamanı vardır. ‘Fenerbahçe hakemlere sahipleniyor, demek ki mustarip değil’ sonucunu çıkarmayın bundan. Bu reformu icra eden kişilerden güvenilir olmadığımız için sorguluyoruz. Bu değişimi meydana getirecek kişilerin niyet ve kapasitelerinin olduğuna inanmıyoruz. Öte taraftan MHK başkanı tarafınca ifade edilmiş olduğu benzer biçimde aylar devam eden emek harcama bulunduğunu kesinlikle ve kesinlikle düşünmüyoruz. Başkan diyor ki bunu ben yaptım. Ben de değişik düşündüğümü ifade ediyorum. Pek oldukca sebebi var. Bir online toplantı yapılıyor. MHK başkanı orada, Fırat Aydınus’u görüyor ekranda, ‘Sakal bırakmışsın’ diyor o da ‘Yüzümü ve vücudumu dinlendiriyorum’ diyor. Maç almadığı için dinlendiriliyor. 5 hafta dinlendiriliyor. ‘Aa! niçin dinlendiriliyorsun?’ diyor MHK başkanı. ‘Ben de bunun sebebini size soracaktım’ diyor. MHK başkanı da sebebin kendi olmadığını söylüyor. O da ‘Birlikte gidip soralım sebebi kimse’ diyor. Bu şakayla karışıkta söylenmiş olabilir sadece burası ciddi bir kuruluş. Fırat Aydınus’u ceza almasına MHK başkanı sebep değilse tüm bunların sebebi de yalnız MHK başkanı olması imkansız diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.
“HAKEMLER NEYE KONSANTRE OLSUN YA YARATTIĞINIZ ORTAMDA”
Halil Ümit Meler ve Arda Kardeşler hakkında da konuşan Ali Koç, “Halil Ümit Meler ve Arda Kardeşler’in hafta sonu atandıkları maçı kabul etmemesiyle ilgili bir şey söyleyeyim. hakemlerin cep telefonlarında bir sistem var ona bağlantı geliyor ve onaylıyorsunuz. Tıklamadan ilkin maçı yönetecek destek hakemlerin adı var, onlarla da konuşup onaylıyorsunuz, sonrasında resmi atama açıklanıyor. Önümüzdeki 10 maçı yönetmesi ihtiyaç duyulan hakemlere tebligat yapılmış oldu. Bu 10 maçın hakemlerinin 8’i onayladı. 2 yargıcı onaylamadı. 2 yargıcı onaylamadı için öteki yardımcılara tebligat ulaşmadı. Bu kişiler Manchester City maçının geri dönüş yolundaydılar. İkna etmeye çalıştılar, ikna olamadılar dolayısıyla. Bizim maçımıza galiba Arda Kardeşler atanacaktı. 17.40’ta ikna edemeyince 2 yeni yargıcı atandı. Hakemler Türkiye’ye varıyorlar, Riva’ya gidiyorlar. MHK başkanı ikna etmeye çalışıyor. Onlar da artık maç kabul etmeme durumuna gelirlerse diye korkuyorlar; yargıcı kalmadı. Düşünebiliyor musunuz hakemler neye konsantre olsun ya yarattığınız ortamda. Tahkime kim gider kim gitmez onu bilmiyorum. Artık gözlemciler zaman harcamasın rapor hazırlamasınlar. Bu yeni ortamda gözlemci raporlarının da bir önemi, kıymeti kalmayacak benzer biçimde gözüküyor. Bu kişiler, bu reformları yapabilecek kapasitede değiller dedim ya işte örnekleri geliyor” ifadelerini kullandı.
Yargıcı sorunlarının çözülmesi için bir komisyon kurulduğunu hatırlatan Koç, “David Ellery danışman olarak tutuldu. Kendisi tüm paydaşlarla mülakatlar yapmış oldu ve neticelerini açıklayacak. Belçika ile de yapılmıştı ve 63 tavsiye sundu ve hepsi kabul edildi. Bizlere de meydana getirecek. Bu çalışmanın sonunda ciddi değişikliklere gidileceği bir gerçek. Bu şekilde köktencilik bir hamlenin bu durumda nasıl yapılmış oldu şaşkınlıklar içerisindeyiz. Siz yüzde 50’den fazla hakemi bir gecede silip atıyorsunuz, herhalde Ellery de şaşkınlıklar içindedir. Niçin bu emek vermeden ilkin bu yapılmış oldu o denli acil miydi? Ya siz başkanlarla aylardır çalışıyorsunuz, asla mi aklınızdan geçmedi kulüplerle görüşmek. Açıklanan listeye bakın. Sürem başı listeye bakın. Plaka sırasına nazaran yapılır yada kıdeme nazaran. Sıralamaya bir bakın bir mantık yok. Acaba bu yargıcı müessesi tarafınca mı yapılmış oldu başkası mı yapmış oldu, elinize tutuşturdu. İnsan ister istemez düşünüyor” dedi.
“BİZİ YILLARDIR ETKİ ALTINDA OLAN HAKEMLER YÖNETİYORMUŞ”
MHK Başkanı Ferhat Gündoğdu’nun yayıncı kuruluşa açıklamalarını da değerlendiren Koç, “İyi ki de yapmış, keşke yapmasaymış. Spekülasyonlar daha da arttı. Sorgulanması gerekecek, akıllarda sual işareti bırakacak söylemlerde bulunmuş oldu. Bu kaos yeni bir boyuta taşındı. ‘Düşüncesinde, davranışında hür olmayan hiçbir insan rahat karar veremez.’ Ben bu şekilde söylemin altına imza atarım. ‘Bunu yapmaların kurumu yıprattığına karar verdik. Kararın 1 gün bile bekleme durumu yok’ Vay vay vay! Bizi senelerdir tesir altında olan hakemler yönetiyormuş. Gerçek olsa söylememen lazım. Bu cümle her şeyi gösteriyor. ‘Rahat ve hür karar alamayan hakemleri eledik.’ Bu izahat Türkiye futbolunun tecrübesini ve zekasını sorgulatacak tarzda bir açıklamadır. Olacak iş değil bu. Bu yönetilen maçları saymayacak mıyız. İncelemeye mi alacağız. Bu karardan önceki maçların 4’ü bu hakemler yönetti” diye konuştu.
“LİGİN SADECE ZİRVESİNE ODAKLANMIŞLAR. DİĞER KULÜPLERİN FARKINDA BİLE DEĞİLLER”
Merkez Yargıcı Kurulu (MHK) Başkanı Ferhat Gündoğdu’nun yayıncı kuruluşa verdiği röportajda kullandığı “Puan farkı buna direkt etken değil fakat tesir eden şeylerden biri de bu oldu” ifadesine değinen Ali Koç, “Ligin yalnız zirvesine odaklanmışlar. Öteki kulüplerin bilincinde bile değiller. İnsan ister istemez kendi kendine bu yaşananlar için, bu nasıl bir acemilik ve tecrübesizlik diye soruyor. Aslına bakarsak MHK yapılanmasını incelediğinizde, probleminin cevabının oldukca zor olmadığını görüyoruz. 3.5 senedir bu sistem çarpıktır diye söylüyoruz, kamuoyu şimdi bunlardan zarar görmeye başladı” dedi.
“BU SİSTEM DEĞİŞMELİ”
“Bu sistem değişmeli” diyen Ali Koç, MHK’dan Ferhat Gündoğdu, Ahmet Şahin ve Sebahattin Şahin’in geçmişiyle ilgili bilgiler verdi: “İnsanların hepsi değişmeli. 3 tane üyeye değineceğim şimdi. Ferhat Gündoğdu kimdir? 27 Ekim 2001 tarihinde göreve getirildi. 12 Temmuz 2021’de Süper Lig’in bile gözlemci kadrosunda yer almıyor. Biz hakemliği döneminden 10 maç tespit edebildik. Bu mevzuda da oldukca sınırı olan bir tecrübesi var. 2002 yılındaki bir vaka sebebiyle hakemliği erken bitirilmiştir. Bu şekilde tecrübesiz bir hakemin, tecrübeli hakemlerin başkanlığını yapması da son aşama zor olsa gerek. Ahmet Şahin kimdir? Neredeyse hiçbir hakemlik tecrübesi yok denecek kadar azdır. Alt liglerde gözlemci ve 4-5 maç yönetmişliği söz mevzusu. Kendisi MHK başkan yardımcısıdır. Şahin’in şirketi, TFF Başkanı Nihat Özdemir’in şirketinin taşeronudur. Bir yargıcı eskisi yorumcuyla oldukca yakın olduğu ve içeriden informasyon sızdırdığı da söyleniyor. Bizlere nazaran bu vazife bulunması, son aşama acayip ve sakıncalıdır. Bir nebze biçim ve etik saygısı olan, hassasiyeti olan birisi, bu şekilde birine bu şekilde bir görevi vermezsiniz. Sebahattin Şahin kimdir? EPAK’ta vazife yapıyor. 3 tane yargıcı atandı dönem içinde Süper Lig’e. Nihat Bey göreve geldiğinden beri sınavlar yapılmıyor, atletik performans testleri de kaldırıldı. Kaldırırsın, yerine başka bir şey koyarsın. Başka bir şey de koyulmadı. Bizim incelememize nazaran sipariş atamalar bunlar. Yargıcı topluluğunda hoş karşılanmadı bu atamalar. Atadığınız FIFA kokartlı hakemler İngilizce konuşabiliyor mu? Yoksa Avrupa’da maça atanınca, İngilizce bilmediği için hastayım diyip maçtan kaçıyor mu? Bir kaide hatası sebebiyle hakemlik görevine son veriliyor.”
“HAKEMLERİ ÇOK İYİ YÖNLENDİRDİKLERİNİ ÖĞRENDİK, HAKEMLER DE MESAJLARI OKUMAYI ÇOK İYİ BİLİRLER”
Sezona oldukca iyi başladıklarını hatırlatan Koç, kazandıkları maçlardaki hakemlerin tekrar kendilerini atanmadığını hatırlatarak, “Kazandığımız maçlardaki hakemler, tekrar bizlere atanmıyordu. Hakemleri oldukca iyi yönlendirdiklerini öğrendik. Hakemler de mesajları okumayı oldukca iyi bilirler. Geldiğimiz nokta itibarıyla, bilhassa 2’nci sezonda, hakemler kimlerin lehine ve aleyhine yaptıkları hataya nazaran değerlendiriliyor benzer biçimde gözüküyor. Yargıcı atamalarının yalnız MHK tarafınca değil, dışarıdan da bazı müdahalelerle yapıldığının farkındayız, bu şekilde düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
“SERVET YARDIMCI’YA SORUYORUM, BİR HAKEMİ ARAYIP KÜFÜRLER ETTİNİZ Mİ?”
TFF Birinci Başkanvekili Servet Destek’ya tepki gösteren Ali Koç, şunları söylemiş oldu: “Servet beye soruyorum, 2019-20 sezonunda, bir hakemi arayıp küfürler ettiniz mi, tehdit ettiniz mi? Ben bunun yanıtını sizden isterim. Bunun cevabı bende var. Geçen haftaki açıklamamızdan sonrasında ağır yeminler ederek, atamalarla alakanız olmadığını söylüyorsunuz. Ben de iddia ediyorum. İstiyorsanız televizyona çıkıp konuşalım. Var mı, yok mu? Bu saatten sonrasında yapacağınız her şeyi, gözümüz kulağımız açık şekilde takip edeceğiz, dikkatler sizin üstünüzde. Bir tek siz değil, bunu yapanlar karda yürüyüp iz bırakmayan şekilde yapıyorlar. Bir süre bizim stadyumumuza gelmemenizi dostunuz olarak tavsiye ediyorum. Bu size son ikazımız. Yanlış yoldasınız. Orada yanlış yolda olan biri daha var. Sizin göreviniz, adil rekabeti sağlamak. Birkaç kişiye yakın olmak değil, her insana eşit mesafede olmak.
“TEZ ZAMANDA BU İŞİ BIRAKIN”
Bence sav zamanda bu işi de bırakın. Hatta hepiniz. MHK da, TFF de. Bir kardeşiniz olarak, bu sektörün en mühim paydaşlarından biri olarak, artık geldiğimiz bu yol, gidilecek bir yol değil. Fenerbahçe’yle uğraşmayı bırakın. Sayın başkana da size de hararetle tavsiye ediyorum. Kendi işinize bakın.”
DHA