İzmir’in Urla ilçesinde 11 Temmuz 1996’da doğan ve Ege Üniversitesi’nde oryantiring branşıyla tanışan Akpınar, işlettiği market ve bayiyle de iş hayatında güvenli adımlarla ilerledi. Oryantiring branşının sıkıntılı bir spor bulunduğunu ifade eden 25 yaşındaki sporcu, “Bayi işletiyorum, hem de ulusal sporcuyum. Kayak ve bisikletle oryantiring branşıyla uğraşıyorum. Oryantiring branşında arazi üstünde harita ve pusula yardımıyla hedef buluyoruz. Şu an Oryantiring Ulusal Ekibi sporcusuyum. Dünya ve Avrupa sıralamalarında ülkemi temsil etmek için ulusal takıma seçildim. Bir ulusal sporcu ve Spor Bilimleri Fakültesi mezunu olarak bayi işletmemi 18 yaşlarında açtım. Spor masraflarımı karşılamak için bir girişim oldu benim için. Ortalama 7 senelik bir serüvenim geçti burada. İşletmemi büyüte büyüte devam ettiriyorum. Spor yaşamamda en büyük destekçim akrabalarım ve işletmem oluyor” dedi.
ÖNCE ANTRENMAN SONRA İŞ
Yapmış olduğu sporun fazlaca ciddi bir emek verme disiplini gerektirdiğini vurgulayan Gülşah Bircan Akpınar, “Sabahın erken saatinde kalkıp antrenmanlarımı yapıyorum. Peşinden işimle uğraşıyorum, günlük rutinde yaşam yorucu oluyor. Oryantiring hanım için zor bir spor. Arazide yırtıcı olmak gerekiyor. Ekstrem bir spor olarak biliniyor. Ben arazide hem bisiklet üstünde durmaya çalışırken hem de haritayı okuyup hedef bulmaya çalışıyorum. Oryantiring fizikselin yanı sıra mental anlamda beceri gerektiren bir branş. Aynısını kayakta da hayata geçirmeye çalışıyorum. Ege Üniversitesi’nde talebe dostlarım vasıtasıyla tanıştım bu sporla. Topluluğa katıldım. Oradaki antrenörüm oryantiringi herkesten iyi yaptığımı söylemiş oldu. Beni yarışa götürdüler. İlk yarışmamda kürsüye çıktım” ifadelerini kullandı.
“ARAZİ ŞARTLARI OLDUKÇA ZORLU”
Başarılar elde ettikçe hedeflerini büyüttüğünü dile getiren Akpınar, “Yarışlara devamlı katılmaya başladım ve kulüpçülük yolunda ilerledim. Başarı elde edince birazcık daha her şey büyüdü. Sonrasında ulusal ekip statüsü oldu. Hem okul takımında hem kulübümde yarıştım ve bu noktaya geldim. Sıkıntılı şartlarda bu sporu yapıyoruz. Çamura saplandığımız ya da kayalıklardan düştüğümüz anlamış olur oluyor. Bundan 2 ay ilkin Bulgaristan’daydım. Ciddi sakatlıklar yaşayabileceğim düşüşler oldu. Arazi şartları oldukça sıkıntılı. Bir taraftan dikenler batabiliyor bir taraftan tellere takılabiliyoruz. O şartlarda harita okuyoruz. Tamamen aklımda, teknolojiyi kullanmadan rotamı bulmam gerekiyor. Bilmezsem aslına bakarsan kaybolurum. Rakiplerim açık ara farkla önüme geçebiliyor. Hem yırtıcı hem de kontrollü olmak gerekiyor” diye konuştu.
“BENİ GÖRENLER ŞAŞIRIYOR”
Dağ bisikletiyle yarıştığını belirten Gülşah Bircan Akpınar, “Beni dağ bisikletiyle görenler şaşırıyor. Keşke bir kameram olsa da girdiğim bölgeleri insanlara gösterebilsem, hakikaten fazlaca sıkıntılı şartlar var. Benimle beraber öteki sporcular da aynı şartlardan geçiyor. Dünya ve Avrupa çapında bir fazlaca rakibim var. Onlara yetişebilmek için fazlaca çaba sarf etmem gerekiyor. Bunun için sabahın 06.00’sında kalkıyorsam, başarılar kazanabilmek için fazlaca umudum var. Ben kürsüye çıkmadan durmak istemiyorum. Oryantiring masraflı bir branş. Benim bisikletimin bakımı bir otomobil bakımı kadar masraflı olabiliyor. Ben inatla bu sporu hayata geçirmeye çalışıyorum. Kürsüye çıktığımda tüm zorluklar geride kalıyor. Her alanda iddiamı ortaya koymaya çalışıyorum” dedi.
Onur ATIŞ / İZMİR, (DHA)