Gerede Arkut Kayaklı Koşu Merkezi’nde koordinatör Mehdi Tekçe ile antrenörler Kenan Ören, Bayram Ören, Samet Oğlağo, Mustafa İlçin ve Şadi Yusufoğlu eşliğinde çalışan ulusal sporcular, günde çift idman yapıyor.
Romanya’da 19-22 Ağustos, Bulgaristan’da 27-29 Ağustos ve Hırvatistan’da 9-12 Eylül tarihlerinde düzenlenecek balkan şampiyonaları ile 25-29 Ağustos’ta Çekya’da gerçekleştirilecek Biatlon Yaz Dünya Olimpiyatları’na hazırlanan ulusal sporcular, antrenörlerinin belirlediği programa nazaran emekler gerçekleştiriyor.
Şenaslan: “Türkiye’de yeni yeni yaygınlaşan bir spor “
Biathlon Ulusal Ekibi sporcusu Harun Şenaslan, AA muhabirine yapmış olduğu açıklamada, 8 senedir bu sporla uğraştığını, 4 senedir da ulusal ekip kadrosunda bulunduğunu söylemiş oldu.
Şenaslan, gövde eğitimi öğretmeninin yönlendirmesiyle ilkin kayaklı koşuya başladığını aktararak, “Ondan sonrasında biatlona seçildim. Bu spor da fazlaca ilgimi çekti. Biatlon, kayaklı koşu ve atışın kombinesi şeklinde meydana getirilen bir branş. Vatanımızda 2008-2009 yıllarında başlandı. Dünya genelinde popüler sadece Türkiye’de yeni yeni yaygınlaşan bir spor.” diye konuştu.
Sezonun ilk kampı olduğundan kondisyon ve güç depolama odaklı çalıştıklarını dile getiren Şenaslan, şu ifadeleri kullandı:
“Bu yıl katılacağımız şampiyonalar için fazlaca tutkulu ve inançlı çalışıyoruz. İnşallah üst sıralarda yer alırız. Emeğimizin karşılığını alacağımıza inanıyorum. Her insanın imgesel üst sıralarda yer alarak aşama elde etmek, bayrağımızı taşımaktır. Rakiplerimize karşı şansımız daima var. Doğal ki onlar daha tecrübeli ve bu sporu uzun senelerdir yapıyorlar. Ikimiz de fazlaca iyi çalışıyoruz, onları yenebilecek güçteyiz.”
Yılmaz: “Nefes kontrolü fazlaca mühim”
Ulusal sporcu Berna Yılmaz, ortaokulda gövde eğitimi öğretmeninin yönlendirmesiyle başladığı kayaklı koşunun peşinden biatlona geçtiğini, bu alanda en iyi dereceleri elde etmek için çalıştığını kaydetti.
Kayaklı koşu ve biatlon sporlarını 10 senedir sevmiş olarak yaptığını özetleyen Yılmaz, “Biatlonda atış olduğundan hakkaten fazlaca disiplin gerekiyor. Kayaklı koşu daha kolay. Sadece biatlonda her 2,5-3 kilometreden sonrasında atış yapıyorsun. Koşarak atış yaptığımız için nefes kontrolü de fazlaca mühim.” diye konuştu.
Yılmaz, çalışmalarını yoğun ve yorucu bir ritmde sürdürdüklerini, ilk kez katılacağı Balkan ve dünya şampiyonalarından madalyayla dönmek istediğini aktardı.
Türkeş: “Başarabileceğimizi göstereceğiz”
Genç Ulusal Ekip sporcusu Metehan Türkeş, katılacakları şampiyonalarda madalya almak için çalışmalarına devam ettiklerini belirtti.
İlk hedefinin, “Türkiye’nin en iyi biatloncusu” olmak bulunduğunu dile getiren Türkeş, “Yarışmalarda en iyi dereceyi elde etmek isterim. Ekip olarak elimizden gelenin en iyisini yapacağız. Bunun için çalışıyoruz. Umuyorum ki başarabileceğimizi göstereceğiz.” şeklinde konuştu.
Türkeş, biatlonun ağırlıklı olarak Avrupa devletlerinde yapıldığına ve rakiplerinin kendilerine nazaran daha tecrübeli olduğuna işaret ederek, “Öteki ülkeler bizlerden daha avantajlı. Tecrübeli oldukları için avantajları bizlere nazaran devasa yükseklikte. Ikimiz de yavaş yavaş onları yakalamaya çalışıyoruz. Bolu’da bu alanda tesisler yapılıyor, Erzurum’da var.” açıklamasında bulunmuş oldu.
Genç Ulusal Ekip sporcusu Ebru Tuncer ise katılacakları şampiyonalarda başarıya ulaşmış olmaya odaklandıklarını kaydetti.
Tuncer, daha ilkin internasyonal bir şampiyonaya katılmadığını aktararak, “Hedefim bu yarışlara giderek en iyi dereceyi alabilmek. Hanımefendilerin başaramayacağı hiçbir şey yok. İnşallah hedeflerimize ulaşırız. Türk hanımının enerjisini dünyaya biatlonda da göstereceğiz.” değerlendirmesinde bulunmuş oldu.
