Teniste başkanlığa iki aday

TTF’nin eski başkanlarından Osman Tural ile Avukat Murat Altun, Kort Dergisi’ni yapmış olduğu izahat ile seçimli genel kurulda başkanlığa aday olacaklarını açıkladılar. 

OSMAN TURAL: NEREDE KALMIŞTIK?

2014-2016 yılları aralığında TTF Başkanlığı icra eden Osman Tural, “Ayrıldığım günden itibaren gerek senyör oyuncusu, gerekse bir ağabey olarak tenis ailesinin içinde olmaya devam ettim. Hem Tenis Federasyonu’ndaki eski emek harcama arkadaşlarımız, hem de kulüp yöneticisi arkadaşlarımızın yoğun baskısı sebebiyle yeniden bu göreve talip oldum. Sahi nerede kalmıştık?” dedi.

“TÜRK TENİSİNİN İVMESİ YUKARI DOĞRU OLDU”

Osman Tural, tenisin ivmesinin vakit içinde devamlı yukarı doğru bulunduğunu vurgulayarak, “Yönetime girmiş olduğum 2008 Kasım ayından itibaren turnuva sayılarının arttırılması, kulüplerin maddi ve tinsel olarak daha çok desteklenmesi ve maksimum sayıda sporcunun ustalaşmış tenisi seçmeleri için yeni bir yapı oluşturuldu. Fazlaca büyük organizasyonlara ev sahipliği yaptık, sadece geldiğimiz noktada ilk 50, ilk 100 içinde hiçbir Türk sporcumuzun bulunmaması ilk 500 içindeki sporcularımızın da bir süredir lüzumlu atılımı yapamaması beni üzmektedir. Ayrıldığım günden itibaren gene tenisin içinde gerek senyör oyuncu olarak, gerekse bir ağabey olarak tenis ailesinin içinde olmaya devam ettim. Bu sırada gerek tenis topluluğunun içinden, gerekse de Tenis Federasyonu’ndaki eski emek harcama arkadaşlarımız ve kulüp yöneticisi arkadaşlarımızın istekleri sebebiyle yeniden bu göreve talip oldum” diye konuştu.

“SPONSORLUK, ÜLKEMİZDE SORUN OLMAYA DEVAM EDİYOR”

Tural, tenis liginin bir tek yapılmış olması için düzenlenmesine karşı bulunduğunu belirterek, “Tüm yıla yayılan, sponsorların ve yayıncı kuruluşların destek verdiği, katılan kulüplerin ve sporcuların para kazanabildiği bir ligi doğal ki bende destekliyorum. Sadece 1 haftaya sıkışmış, en iyi oyuncularınızın katılmadığı bir Tenis Ligi’nin marka kıymeti olmadığı benzer biçimde gelişmesi de mümkün değil. Tenis kulüplerine yönelik ödül yardım talimatı ilk kez benim başkanlığım döneminde hazırlandı ve bu yönetmeliğe gore başarıya ulaşmış sporcu yetiştiren kulüplere, fazla lisanslı sporcusu olan kulüplere, internasyonal organizasyonlara ev sahipliği icra eden kulüplere, bununla beraber başarıya ulaşmış sporculara belirlenen miktarlarda ödüller ve yardımlar yapılmış oldu. Sponsorluk kapsamında alınan spor malzemeleri, kulüplerimize ücretsiz bir şekilde gönderildi. Yeni dönemde de kulüplere maddi-manevi destek sağlamaya devam edip, birçok kulübün arazi sıkıntısını çözmek için girişimlerde bulunacağız. Spor sponsorluğu maalesef vatanımızda bir tek tenis branşı için değil öteki branşlar için de bir mesele olmaya devam ediyor. Futbolda bile hâlâ en büyük sponsorlukları, devlete ilişkin şirketlerin yaptığını görüyoruz. Tüm yıla yayılmış spor organizasyonları, bu tarz şeyleri izleyen izleyiciler, dolu tribünler ve televizyondan yayınlanmasıyla dünyada tenisin oldukca ciddi bir sponsorluk ve gösterim geliri var. Günümüzde Grand Slam’lerin oldukca ciddi sponsorluk gelirleri var, ikimiz de bu tür bir planlama ile sponsorların tenise daha çok yatırım yapmasını sağlayacağız” diye konuştu. 

“TENİSİN HER YERDE OYNANMASINI SAĞLAYACAĞIZ”

Tenise katılımın oldukca arttığını dile getiren Osman Tural, mevcut projelere dair, “Doğu Ligi, benim başkanlığım dönemimde oldukca azca takımın iştirakı ile başlamıştı, şimdi ise katılımın oldukca arttığını görüyoruz. Gene belediyeler ve valilikler ile yeni tesisler kazandırılması kapsamında İstanbul, Erzurum, Batman, G.Antep, Bursa, vb. illerde birçok tenis kortunu faaliyete soktuk. Bu projelere devam edeceğiz. Okullar arası müsabakaların, üniversiteler arası turnuvaların sayısını arttırıp bunların tüm yıla yayılmasını planlayacağız. Araç-gereç yardımı ile tenisin her yerde oynanmasını sağlayacağız. Sokak tenisi projesini yeniden faaliyete alacağız. Eğitim tırı ile tüm illeri dolaşıp tenis etkinlikleri düzenleyeceğiz, bunlar benzer biçimde daha birçok projemiz bulunuyor” açıklamasında bulunmuş oldu.

MURAT ALTUN: BİR HAYALİMİZ VAR

Adaylık süreci öncesi ekip olarak ince eleyip sık dokuduklarının altını çizen bir öteki başkan talibi Av. Murat Altun ise “Türk tenisine katkı sağlayacağımıza ve Türk tenisini geliştireceğimize olan inancımız bizi aday olmaya teşvik etti. Tenisimize ciddi bir ivme kazandıracak, kurumsal ve güncellenen başarıya odaklı bir sistem kuracağız. Bizim tenisi geliştirecek büyük hayallerimiz var” dedi.

“TÜRK TENİSİ GELECEK VADEDİYOR”

Tenisin mevcut durumu ve geleceği hakkında konuşan Altun, “Türk tenisinin hali hazırdaki durumunu sportif başarı ve yönetimsel olarak iki ayrı yönden ele almak gerektiğine inanıyorum. Sportif başarı açısından; bugün ATP ve WTA klasmanında ilk 170 esnasında oyuncumuz bile yok. Büyükler ve Gençler kategorilerinde ise ailelerinin kişisel çabalarıyla başarıya ulaşmış olmaya çalışan azca sayıda oyuncumuz var. Her şeye karşın bence Türk tenisi gelecek vadediyor. Türkiye bugün spora her alanda ciddi destek veren bir yönetim anlayışına haiz. Biz yönetime gelirsek, gelecek vadeden Türk tenisine ciddi bir ivme kazandıracağız. Kurumsal ve güncellenen başarıya odaklı bir sistem kuracağız” diye konuştu.

“HER DAİM SPORCULARIMIZIN YANINDA OLACAĞIZ”

Başkanlığa aday olma konusunu oldukca sorguladığını dile getiren Altun, gelecek planları ile ilgili olarak, “Aday olmanın getireceği avantajlar olduğu benzer biçimde dezavantajları da oldukca. Dünya sporunda mühim bir konumda olan; maalesef vatanımızda istenilen ve hedeflenen yerde olamayan tenis sporu için oldukca çalışmak ve emek harcamak gerekiyor. Devlet tarafınca verilen bütçeleri doğru, eşit ve adil dağıtacağız. Kimseyi dışlamadan, herkesi süreçlere dahil etmek, önceliklerimiz içinde olacaktır. Ilkin çocuklarımıza destek vereceğiz, sonrasında başarı bekleyeceğiz. Kulüplerimizin devlet kurumları ile yaşamış olduğu vergi, kira, arazi benzer biçimde sorunlarda onlara destek olacağız. Ek olarak her kulübe aynı mesafede olacağız. Türk tenisinin gelişmesine odaklı sporcu ve kulüp dostu bir yönetim anlayışını benimseyip, tüm süreçlerde şeffaflık sağlayacağız. Şeffaflık ve hesap verilebilirlik temel ilkemiz olacak. Her daim sporcularımızın yanında olacağız. Yalnızca başarıya ulaşmış oldukları dönemlerde değil; desteğe gerekseme duydukları her durumda, her alanda ve devamlı yanlarında olacağız. Koltuktan güç alan birisi olmaktan ziyade; makama güç katan, geçmiş tecrübelerini ortaya koyan ve oturmuş olduğu koltuğa saygınlık katan bir yönetim anlayışı sergileyeceğiz” şeklinde konuştu.

“TENİSİ TANITACAK DEVLET PROJELERİMİZ OLACAK”

Uzun süredir tenis liginin yapılmamış olmasına kolay bir cevabı olmadığının altını çizen Murat Altun, “Bunun yanıtını birileri vermek zorundadır. On senelerdir düzenlenen bir ligi hiç kimseye danışmadan bir günde kaldıranlar, ligi topal bir halde yeniden getirdiklerinde bu durumla övünmemelidir. Delege sistemi tenis federasyonunu kitler vaziyette bir hâl aldı. Federasyon seçimleri delege sistemi yüzünden, seçim olmaktan çıkıp bayrak devri haline gelmiştir. Şunu belirtmeliyim ki; Tenis Federasyonu’nda yapısal reformlar gerekiyor, bu anlamda en köklü değişimleri federasyon içinde yapısal reformlar yaparak başlatmak istiyoruz” dedi. 

Altun, sponsorluklarla ilgili yaşanmış olan sıkıntıyı da, “Birçok ülkede sporun ve spor etkinliklerinin gelişmesi için çaba harcanmakta, kanunlarda meydana getirilen düzenlemeler ve vergi teşvikleri ile de bu çabalar desteklenmektedir” cümleleriyle açıklarken tenisin tanıtılması icap ettiğini de vurgulayarak “Tenisi tanıtmış olacak devlet-federasyon ortak projelerimiz olacak. Bunlar dünyada başarıya ulaşmış örneği olan projeler, bizde de başarıya ulaşmış proje ve tanıtımlarla bu algının yıkılacağı kanaatindeyim. Tenis dünyada 1 milyardan fazla taraftarı olan bir spor dalıdır” diye değerlendirdi.

İSTANBUL,(DHA)

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz