Mehmet Demirkol Ali Ece Deniz Çoban Faik Çetiner Trabzonspor-Fenerbahçe maçını yorumladı

Bizim Ekip’ın gündeminde Trabzonspor-Fenerbahçe kapışması var.

Sual-1 ZAFER BÜYÜKAVCI: A-) Trabzonspor kazanırsa… B-) Fenerbahçe kazanırsa… C-) Berabere biterse… Bu sonuçlardan hangisi gerçekleşirse, iki takımın geleceği için nasıl senaryolar yazılır?

MEHMET DEMİRKOL: ‘Trabzon kazanırsa, gerçek yarışa dahil olacaklar’

Trabzonspor kim bilir 80’lerden bu yana en rahat Fenerbahçe maçına çıkıyor. Kimsenin hiçbir baskı hissettiğini düşünmüyorum. Eğer sürem başından bu yana 3 puan farkıyla birbirlerini takip ediyor olsalardı muhtemelen şimdi voltaj iyice yükselmiş olurdu.

Vazgeçilmiş bir sezonda Abdullah Avcı’yla efsanevi bir geri dönüş yaptılar. Netice ne olursa olsun onlar açısından bir şey değişmez. Hele de geçen haftaki oldukca tamamlanmamış kadroyla alınan galibiyetten sonrasında. Trabzonspor 4-5 maçlık korkulu bir krize girmediği sürece onlar için bir problem olmaz. Kazanırlarsa o süre bir rüyadan uyanıp gerçek bir mücadelenin ortasında olduklarını görebilirler. Ve o süre Avcı gerilmiş genetik kodları yönetmek benzer biçimde yeni bir göreve adım atar. Bu kez başının üstünde ‘demoklesin kılıcı’ benzer biçimde sallanan bir Sergen Yalçın figürü yok. Onun Trabzon’la {hiç de} uyumlu bir karakter olmadığını düşünüyordum. Fakat kim bilir oldukca yanıldım. Kim bilir fantastik film ve romanlarda olanlara benzer evvelinde tahmin edilmesi imkânsız bir kimyasal uyum var.

Fenerbahçe içinse durum değişik. Erol Bulut’un devamlı kazanması gerekiyor. İki maç üst üste iyi oyun gelmedi. Hatta bayağı fena ve izlemesi zor bir oyun var. Bir tek skorlar sakinleştirdi. Dolayısıyla skor gelmeyince devamlı flaş transferler de olunca fena sonuçlara büyük tepki geliyor. Bulut ince bir ipin üstünde takılmadan yürümeye çalışıyor. İki hocanın durumları birbirleriyle tam zıt.

ALİ ECE: ‘Beraberlik iki ekibi yarıştan kopartabilir’ 

Trabzonspor kazanırsa… Artık şampiyonluğun daha kuvvetli adaylarından birisine dönüşebilir. Bu sebeple ‘en öncesiz’ olarak gördükleri rakipleri karşısında aldıkları yengi, camiada ‘iki yengi değerinde’ hissedilir ve süregelen yengi serisini taçlandırır. 

Fenerbahçe kazanırsa… Erol Bulut’un teknik direktörlük performansı tartışmaları birazcık soğur. En azından toplum genel averajı nezdinde bir süre buzdolabına kaldırılabilir. 

Berabere biterse… İki ekip için de şampiyonluk ihtimali birazcık dipfrize kaldırılabilir. Yeniden yengi serisi yakalanana kadar da kolay kolay oradan inmez. 

FAİK ÇETİNER: ‘Avcı için sorun yok! Bulut için son olabilir’

Trabzonspor kazanırsa… Arka arkaya 8 maç kazanmış olur ki, bu müthiş bir performans görüntüsüdür. Şampiyonluk hesaplarını daha iddialı hayata geçirmeye başlarlar. Galatasaray ve Beşiktaş’a gözdağı verirler. Galatasaray ile maçı olduğundan zirve şansı daha da artar. Moral motivasyonu zirve yapar. Ekip daha oldukca havaya girer, özgüveni artar.

Fenerbahçe kazanırsa… Müthiş bir geri dönüş olur. Takımın üstündeki kara bulutlar dağılır. Fenerbahçe tekrardan şampiyonluğun en büyük talibi olur. Rakibine zirve yarışında ‘havlu’ attırır. Erol Bulut en azından bu sürem sonuna kadar görevde kalır. Başkan Ali Koç ve yönetimi rahat bir nefes alır.

Berabere biterse… Bunu iki taraf da istemez. Bu sebeple ikisi birden yarıştan uzaklaşırlar. Avcı için fazlaca sorun yaratmaz, fakat Bulut’un Fenerbahçe macerası sona erebilir.

DENİZ ÇOBAN: ‘Trabzon’da yenilgi bile büyük problem çıkartmaz’

Trabzonspor kazanırsa… Şampiyonluk yarışına tam anlamıyla ortak olurlar. Fenerbahçe’de taşlar yerinden oynar ve Erol Bulut’un tahtı sallanır. Ciddi ciddi Erol hocanın konumu münakaşa mevzusu olur.

Fenerbahçe kazanırsa… Bugüne dek konuşulan olumsuzlukların tamamı, ilk negatif sonuçta konuşulmak suretiyle halının altına süpürülür. Fenerbahçe’deki negatif havanın takımdan uzaklaşması için bir tek yengi yetmez, Fenerbahçe’nin galibiyetle birlikte umut veren bir futbola da ihtiyacı var. Trabzonspor için yenilgi bir problem yaratmaz ve gidişatı değiştirecek bir aksiyon doğurmaz.

Berabere biterse… Fenerbahçe sorun yaşar, fakat Trabzonspor cephesi için bu yitik ehemmiyet arz etmez.

Sual 2-) ZAFER BÜYÜKAVCI:  Abdullah Avcı ve Erol Bulut, ilk kez iki ekip arasındaki büyük rekabette rakip olarak yer alacaklar. Onlardan beklediğiniz taktik varyasyonlar neler ve aslına bakarsak ne yapmalılar?

MEHMET DEMİRKOL: ‘Bana gore iki hoca da asla risk almayacaktır’

Avcı’nın Nwakaeme, Uğurcan, Bakasetas, Ekuban ve Berat’ı sahaya sürebilmesi onun için oldukca mühim.

Fenerbahçe’de ise kurtuluş kapısı Gustavo, Ozan, İrfan, Mesut, Pelkas beşlisinin beraber sahaya hazır bir halde çıkabildiği gün açılacak. Daha doğrusu GOİ (Gustavo-Ozan-İrfan) merkeze yerleştiği anda dokundukları tüm pozisyonlara bir performans artışı ve oyun/pas otomatiği sağlayabilecek bir ana kumanda merkezi oluşur. Bundan sonrasında hem iyi hem de güzel bir oyun görürüz. Buna kuşku yok. Sadece bu pazar akşamı ne seviyede sahada olurlar, bilmiyorum. Bu çerçevede iki hocanın da asla risk almayacağını düşünüyorum. Fenerbahçe, Alanya maçına benzer bir oyunu kovalayacaktır. Fakat Avcı da Atan benzer biçimde atak etmez. Oyun sıkışabilir.

ALİ ECE: ‘Topla ne kadar değil, topla nasıl oynuyorsun’

Abdullah Avcı haftalardır yaptığını yaparak başlamış olacak maça… Erol Bulut ise haftalardır yaptığından değişik şekilde takımını maça başlatmalı…

Kağıt üstünde Fenerbahçe’nin yedek kulübesi daha varlıklı olsa da son maçtaki benzer biçimde Pelkas girerken Thiam çıkacaksa, o zenginlik sahaya yansımıyor.

Topu rakibe bırakma yada devamlı haiz olma benim nazarımda oldukca soyut bir münakaşa. Bana gore kimin topla ne süre nerede ne yapacağı daha somut bir belirleyici.

FAİK ÇETİNER: ‘O gün şampiyon olmuştu. Bugün kaderi çizilecek’ 

Aslen maç berabere bitse, iki taraf da latife bir yana uzatma oynansın isterler. Bu sebeple ikisi de kazanmak zorunda. Peki iki tarafın da kazanmak zorunda olduğu bu maç korakor geçer mi? Tartışılır. Bakalım, topu en oldukca kim isteyecek?

Abdullah hoca pasa dayalı, kontrollü oyundan kolayca vazgeçmez. Bekler atağa kalksın ister. Kenar ortalarda bile ayağa pas planlar.

Trabzonspor maçı, Erol Bulut için gene bir alınyazısı maçı. 5 Mayıs 1996’da Trabzon’da Fenerbahçe’ye şampiyonluğu getiren golü atan Aykut Dev gibi’a asist icra eden Erol Bulut için bu maç oldukca mühim. Yengi bir ihtimal bu kere şampiyonluğu getirmeyecek fakat kendisinin geleceğini belirleyecek. Fenerbahçe’ye yengi koşul. Fakat bana gore Erol Bulut kesinlikle yenilgi istemiyor. Bunun için takımını kontrollü oynatacak ve genel anlamda topu rakibe verecek.

Fenerbahçe bu yıl içeride ve dışarıda kazanılmış olduğu bir çok maçta topu rakibe vererek oynadı. Topla daha oldukca oynadığı maçları da yitirdi.

DENİZ ÇOBAN: ‘Göztepe maçı, iki ekip için de örnek’

Abdullah Avcı kazanmak zorunda olan taraf değil. En baştan beri Trabzonspor’a kontrollü oyun oynatıyor. Gene maça kontrollü başlayacaktır ve oyunun gidişatına gore planlarını sahaya yansıtacaktır. Berabere giden her dakika avantajına olacaktır ve Fenerbahçe’nin hücuma çıkmış olduğu süre kazanılmış olduğu toplarla Caner ve Gökhan’ın boşalttığı alanları kullanarak geniş alanda Nwakaeme ve Ekuban’la sonuca gitmeyi planlayacaktır.

Fenerbahçe galibiyete daha oldukca gereksinim duyan taraf… Bir ihtimal oyuna kontrollü başlayarak topu rakibe bırakabilir sadece süre ilerledikçe ve de skoru yakalayamazsa oyunu rakip yarı alanda oynamak zorunda kalacaktır. İleri çıkmış olduğu zamanlarda defans güvenliğini de elinde tutması gerekecektir. Göztepe maçında olduğu benzer biçimde müdafa güvenliğini kaybetmiş olduğu zamanlarda; Nwakaeme ve Ekuban’a karşı oldukça zorlanacaktır. 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz