Ampute ulusal futbolcu Şeyhmus öğretmen, sahalardaki azmiyle öğrencilerine örnek oluyor

Ampute Futbol Ulusal Ekibi oyuncusu olarak başarıdan başarıya koşan Şeyhmus Erdinç, azmini gövde eğitimi öğretmenliği yapmış olduğu okulunda öğrencilerine aşılamaya çalışıyor.

İzmir’de 1992 senesinde tek ayağı olmadan dünyaya gelen Şeyhmus Erdinç, kanser olduğunda bile futbol oynamayı bırakmayan babasını 6 yaşlarındayken yitirdi.

Erdinç, babasıyla aynı kaderi yaşamasından kaygı duyan annesinin engellemeleri ve fiziki engeline karşın tutkusu olan futbolu asla bırakmadı.

Evde buruşturduğu kağıtlardan toplar meydana getiren ve annesini ikna ederek antrenmanlara katılan Erdinç, lisenin peşinden devam etmiş olduğu Gazi Üniversitesi Gövde Eğitimi Spor Yüksekokulunu da başarıyla tamamlamış oldu.

Ampute futbolla 2009 senesinde tanışan Erdinç, bu süreçte herkesten daha çok çalışıp, beslenmesine ve sağlığına azami dikkat ederek hayallerine kavuştu.

Ampute Futbol Ulusal Ekibi’na seçilen Erdinç, 10 senedir “6” numaralı formasıyla Ulusal Ekip ‘da orta saha oyuncusu olarak başarıdan başarıya koştu, takımının şampiyonluklarını kutladı. Erdinç, 3 yıl ilkin Engelli Kamu Personel Seçme Imtihanı (EKPSS) sonucuyla Ulusal Eğitim Bakanlığına öğretmen olarak atandı.

Başarının azim ve çalışmakla kazanılacağını yaşantısıyla öğrencilerine kanıtlayan, başarıya ulaşmış ampute ulusal futbolcu Erdinç, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

“Aslına bakarsak her şey zordu” diyerek sözlerine süregelen Şeyhmus Erdinç, Ulusal Ekip sporcusu olmasının yanında imgesel olan öğretmenlik mesleğini de yürütmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Atandığı günden itibaren yeşil sahalarda bile öğrencilerine örnek olmak için çaba gösterdiğini özetleyen Şeyhmus Erdinç, “Önceleri daha hırçın bir sporcuydum. Öğretmen olarak atandıktan sonrasında onlarca öğrencimin beni izlediği ve beni örnek almış olduğu bilinciyle hareket ediyorum. Bu, bana mühim bir mesuliyet getirdi.” diye konuştu.

“Genç nesillere sporu sevdirmekten büyük mutluluk duyuyorum”

Sporcu olarak sadece disiplinli bir çalışmayla başarıya kavuşulabileceğini kendi yaşantısıyla kanıtladığını ve bu azmi, öğrencilerine de aşılamak için çalıştığını aktaran Şeyhmus öğretmen, şu şekilde devam etti:

“Haftanın 4 günü antrenman, 1 günü ise maç yapıyoruz. Haftanın 4 günü de okulda derse giriyorum. Genç nesillere sporu sevdirmekten, bir öğrencinin hayatına dokunmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Bir öğrencim bana ‘Hocam beni kimse sizin kadar zorlamadığından potansiyelimi bilmiyordum’ dedi. Evlatların sınırlarını zorlamamız lazım. Bu aşamada bilhassa velilere büyük iş düşüyor. Veliler, spor meydana getirecek evlatları için fazla kaygı duyuyorlar. Evlatları düşecekse düşsün, kalkmayı öğrensin, kendi başına başarabilmenin tadına varabilsin. Sadece bu şekilde başarıyı görebilecekler. Ben derslerimde öğrencilerimin hata yapmasını isterim, yeter ki hata yapsın ve düzeltmeyi de öğrensin diye. Bir halde çocuklarımıza balık vermek değil, balık tutmayı öğretmek gerekiyor.”

“Engelim engel olmadı”

Şeyhmus Erdinç, “Engeliniz size hayatta hangi engelleri çıkardı” sorusunu yanıtlarken, “Bu şekilde bir engelim olmadı. Hatta bana protez meydana getiren şirket artık benden bıkmıştı. Şundan dolayı protezi yaptıktan kısa süre sonrasında devamlı koştuğum için kırıp geri götürüyordum. En sonunda ‘Bu protez koşmak için değil’ dediler. Dedim ki; ben bu protezle koşacağım. Şu an 60 kilodayım ve bana 120 kiloyu taşıyabilen bir protez ayağı taktılar ki artık kırmayayım diye. Çocukluğumda bakışlardan hastalık duyduğum oluyordu. Fakat bilhassa ampute futbolla tanıştıktan sonrasında bir ayağın olmamasının hiçbir anlam ifade etmediğini, başarının azimle geleceğini gördüm.” ifadelerini kullandı.

“Öğrencilerin, hareketsiz yaşamdan kaynaklı sınırlarını kaldırmaya çalışıyorum”

Öğrencilerime başarıya ulaşmış ve ahlaklı olmayı aşılamaya çalıştığını belirten Şehmus Erdinç, “Ustalaşmış olmasa bile spor yapmanın önemini öğrencilerime anlatıyorum. Günümüzde aşırı kiloluluk fazlaca yaygınlaştı, çocuklar sağlıksız besleniyor ve hareketsiz bir yaşam sürüyorlar. Hepimiz nesil olarak sokakta atlayıp zıplayarak büyüdük, bu esnada aslen bilincinde olmadan motor becerilerimizi geliştirmişiz. Öğrencilerin, hareketsiz yaşamdan kaynaklı sınırlarını kaldırmaya çalışıyorum.” diye konuştu.

Öğrencileri, Şeyhmus öğretmenin eğitimde yarattığı farkı söyledi

Şeyhmus Erdinç’in öğrencilerinden Furkan Güngör, öğretmeni yardımıyla spor yapmaktan keyif aldığını altını çizdi.

Mustafa Kurban adlı talebesi de öğretmeni ile spor derslerini uygulamalı yaptıklarını anlatırken, talebe Azra Çetin ise öğretmeninin maçlarını ailece izlediklerini ve gururlandıklarını söylemiş oldu.

Öğrencilerden Aysema İnal da Şeyhmus öğretmenin dersleri yardımıyla spor dallarına ilgisinin arttığını belirtti. Begüm Yıldırım ise en sevilmiş olduğu dersin öğretmeni yardımıyla gövde eğitimi bulunduğunu kaydetti.

AA