Panathinaikos Başantrenörü Ergin Ataman fanatik.com.tr’ye hususi açıklamalarda bulunmuş oldu. Panathinaikos’un yeni sürem için hemen hemen hazır olmadığını, ekibi için endişeli bulunduğunu dile getiren Ataman “Kadro olarak iyi bir kadromuz var. Şimdi bunu tekrardan başarmak oldukca daha zor olacak.” dedi.
Cedi Osman ve Ömer Faruk Yurtseven transferleri hakkında da konuşan Ataman, başkan Dimitris Giannakopoulos’la olan ilişkisi hakkında da konuştu. İşte Ataman’ın o açıklamalarından bazı satır başları.
-Bir koç olarak Ergin Ataman, Ergin Ataman’ı nasıl anlatır?
Şimdi artık düzey oldukca terfi etti. Avrupa basketbolunda bilhassa de EuroLeague’de oldukca ciddi bir rekabet var. Ben de bir Türk koç olarak bu rekabetin içine bilhassa son 6-7 yılda girmeyi başardım. Ciddi bir savaşım var. Son 4 yıl içinde 3 kere kazandığım EuroLeague şampiyonluklarım var. Ki bu şampiyonluklar iki değişik takımda. Şu anda Avrupa’nın en başarı göstermiş basketbol antrenörlerinden biri olarak değerlendiriyorum kendimi.
-Peki şampiyon olmak mı daha zor yoksa o şampiyonluğu korumak mı?
İkisi de zor. Panathinaikos ben geldiğim vakit 17.sıradaydı. Biz topyekün bir takımın tamamını değiştirip, neredeyse sıfırdan başladık. Bu şekilde sıfırdan başlayıp, şampiyonluk kazanmak tarihte görülmemiş bir vaka. Anadolu Efes’te finalde yenilmiştik burada şampiyon olmayı başardık. Zamanı bir sürem oldu ve bunu gerçekleştirmek oldukca zordu.
Şimdi ise elimizde kurulu bir ekip var. Bu takıma 3 tane de takviye yaptık. Ve şu anda Avrupa otoriteleri tarafınca en büyük favori olarak gösteriliyoruz. Fakat doğal olarak burada dezavantajlar da var. Efes’te de bu back to back’i gerçekleştirirken oldukca zorlanmıştık. Sezona iyi başlamamıştık. Sonrasında işler rayına girmeye başlamıştı ve sonrasında da back to back gelmişti. Sonraki sezonda 3.kez üst üste kazanalım derken de bu sefer, başarı göstermiş olamayıp play-off’a dahi kalamamıştık. O yüzden şu an bulunduğumuz konum oldukca tehlikeli bir sınır. Maalesef şu anda biz hazır değiliz. Mental olarak da, fizyolojik olarak da hazır değiliz. Sürem başından bu yana bir tane antrenmanı ya da hazırlık müsabakasını tam kadro yapamadık. Her maçta iki-üç tane eksiğimiz var. Hepimiz bekliyor ki geçen senenin şampiyonu, bu sezonun favorisi olarak yeni sezonda maçlara çıkıp, ortalığı kavuracağız. Fakat bu bu şekilde olmuyor. İyi bir hazırlık süreci geçiremedik.
Kadro olarak iyi bir kadromuz var. Fakat baktığımız vakit şu an EuroLoeague’de şu an 5-6 takımın oldukca oldukca iyi kadroları bulunduğunu görüyoruz. Bu oldukca açık ve net. Aslına bakarsanız hazırlık maçlarında da ortaya çıktı. Evet şampiyon olduk. Oldukça büyük bir iş başardık. Zamanı bir vaka oldu. Şimdi bunu tekrardan başarmak oldukca daha zor olacak.
Sürem bittiğinden bu yana kazanılan şampiyonlukların verdiği gurur, Atina’daki Panathinaikos taraftarlarındaki luk hala devam ediyor. Fakat bilincinde varmamız ihtiyaç duyulan de, yeni sezonun başladığı. Bu hafta sonu Süper Kupa var. Finalde ihtimaller içinde Olympiakos eşleşmesinde bir derbi olacak. Hepimiz oldukca ehemmiyet veriyor bu maça fakat takımım hazır değil. Olympiakos oldukca büyük transferler yapmış oldu. Onlar açısından kolay değil öncesiz rakiplerinin böylesi büyük bir zamanı sezona imza atması, üstelik final serisinde 2-0 öndeyken, 3-2 yitirmek onları da tekrardan bir aktarma harekatına yöneltti. Aslına bakarsanız iyi bir ekip Olympiakos.
Açıkçası şu anda, takımım için endişeliyim. Hepimiz sezona aç başlıyor. Biz ise sezona doymuş bir halde başlıyoruz ve ben bunu büyük bir çekince olarak görüyorum.
-Anadolu Efes ile üst üste EuroLeague şampiyonluğu kazandınız. Geçen yıl da Panathinaikos ile çifte şampiyonluk kazandınız ki bu sezonla ilgili de iddialı açıklamalarınız var. Bu başarıyı sağlamak için geliştirdiğiniz hususi bir strateji var mı?
Bir başarı elde etmek, bir süreç. Sonuçta bu başarıları bir tek Anadolu Efes ve Panathianaikos’ta elde etmedim. 20 yıl ilkin İtalya’da Siena’da oldukca başarı göstermiş oldum. Tarihteki ilk final-four Efes Pilsen’le oynadım. Galatasaray’da, kulübün basketbol tarihinin en büyük sonucu EuroCup şampiyonluğu aldım. Beşiktaş’ta da öyleki. Kısaca bu bir süreç. Sürecin sonunda da doğru organizasyonlarda buluşunca en büyük şeyler gerçekleşiyor.
İyi organizasyonun içinde olmak, o organizasyonu motive edebilmek peşinden herkesi inandırıp, doğru transferleri yapmış olup, ekip kimyasını doğru kurduğun vakit ve doğal ki de ekibinle beraber doğru emekleri yaptığın vakit sonuçlar geliyor. Ikimiz de bunu gerçekleştirdik.
-Bu sürem için Lorenzo Brown’un yanı sıra Cedi Osman ve Ömer Faruk Yurtseven’le rotasyonu güçlendirdiniz. Türk oyuncularla çalışacak olmak size ne hissettiriyor?
Biz aslına bakarsak sürem başlangıcında bir tek Lorenzo Bronwn’u aktarma ettik. Oyun kurucu poziyonunda Kostas Sloukas’ın üstüne oldukca yük biniyordu. Bir oyun kurucunun bizlere oldukca daha yararlı olacağını düşündük. Lorenzo Brown şeklinde bir fırsat çıkınca da, en iyi oyun kuruculardan biri, onu aldık.
Bu aktarma sonrası bir duraksama dönemimiz oldu. Bu sebeple ekip aslına bakarsan oturmuş bir takımdı. Takımla oldukca fazla oynamak istemiyordum. Fakat dimağımızda NBA’den, Avrupa tecrübesi olan oyuncular, Eylül ayında takımlarında sorun olunca oradan ayrılabiliyorlar. Biz Kendrick Nun’ı geçen yıl Ekim ayında bu şekilde kadromuza kattık. Bu yıl de karşımıza iki tane Türk oyuncu çıktı. Bu oyuncular başka ülke oyuncusu da olabilirlerdi. Biz bunu değerlendirdik. İkisi de kıymetli çocuklar, NBA’de uzun seneler oynadılar. İkisinin de Avrupa’ya dönme ihtimali belirince, ikna etmek oldukca zor olmadı. Benim Türk onların Türk olması bir avantajdı fakat buradaki en büyük avantaj Panathinaikos’un Avrupa Şampiyonu olmasıydı. Bir tek ekip değil Atina’daki yandaş atmosferi de her insanın dahil olmak isteyeceği bir atmosfer. Mühim olan bunun performansa dönüşmesi.
-Bununla beraber Ulusal Ekip antrenörüsünüz. Cedi Osman, Ömer Faruk Yurtseven ve Furkan Korkmaz’ın Avrupa’ya dönmesi sizi ne kadar mutlu ediyor?
Cedi ve Ömer Faruk’la bir tek 1-2 kere konuştum, günlerce konuşup peşlerinden koşmadım açıkçası. O yüzden onlara teşekkür ediyorum fakat aslolan teşekkürü sahada göreceğiz. Bu sebeple Panathinaikos formasını giyip, o formanın hakkını vermek oldukca mühim.
Takımda değişik milletlerde oyuncular var fakat takıma gücü veren Yunan oyuncular. Biz geçen yıl şampiyonluğa giderken en büyük gücü onlardan aldık. Sloukas, takımın lideri. Mitoglou, sürem süresince takımın power forvetiydi. Papapetrou, sakatlık sonrası oldukca büyük katkı verdi. Genç oyuncumuz Kalaitzakis de çeşitli dakikalarda oyuna girdi, oyunun kaderini değiştirdi. Panathinaikos’un aslolan gücü yerlilerden geldi. Biz bu oyuncuları Türk olduğundan daha kolay aktarma ettik fakat aynı kariyerde başka oyuncular olsaydı gene de aktarma ederdik.
-Basketbol Gelişim Merkezi hakkında neler söylemek istersiniz?
Basketbola bu kadar yatırım icra eden başka bir Avrupa devleti görmedim. Tesis anlamında. Basketbol Gelişim Merkezi şu anda Avrupa’nın bir numaralı basketbol tesisi. Hatta dünyada ilk 3’e girebilir.
Türkiye basketbolu seviyor. Fakat artık altyapıdan oyuncu çıkması lazım. Son yıllarda altyapılardan oyuncu çıkmıyor. Bu tesisin bu şekilde işlemesi lazım.
-Geçen senenin başlangıcında Panathinaikos taraftarlarına ‘Final four biletlerinizi alın’ demiştiniz. Bu sürem için de bir mesajı var mı Ergin Ataman’ın taraftara? Ek olarak Dimitris Giannakopoulos’la aranız nasıl? Nev-i şahsına münhasır bir karakter ve duygularını üst düzeyde yaşayan birisi o da.
Giannakopoulos değişik bir kişilik. Heyecanlı, tutkulu, agresif… Saha haricinde inanılmaz bir vizyonu var. İlk olimpiyatların yapıldığı arenayı açtırıp 42 bin kişilik bir basketbol şöleni düzenledi. Şu anda dünya bunu konuşuyor.
Şimdi de salonu yeniliyor ve topyekün led parke yaptırıyor. NBA’de bile yok. Salona 15 milyon dolarlık bir yatırım yapmış oldu. Bunun yanında bana güvendi, benim her istediğimi yerine getirdi. Oldukça iyi bir dostluk ilişkimiz de var. Aslına bakarsanız kulüpledeki başarılar da bu şekilde gelir. Anadolu Efes’teki başarım da bu şekilde geldi. Bu itimatı vermek mühim. Birbirimize oldukca güveniyor. Saha içinde de, saha haricinde da beraber hareket edip, birbirimize güveniyoruz. Biz saha içinde, o da saha haricinde savaşım verdi. O yüzden kendisine oldukca teşekkür ediyorum. Biz bu sürem da iddialıyız. Başka takımların da iddialı bulunduğunun farkındayız. Başkan toplumsal medyayı da oldukca iyi kullanıyor, Yunanistan’ın en popüler isimlerinden biri.
Giannakopoulos’un babası adına bir turnuva düzenlendi fakat cezası yüzünden katılamadı. Geçen yıl almış olduğu ‘8 ay spor sahalarına girmeme’ cezası yüzünden. Maçta 5-6 saat ilkin bu cezayı uyguladılar. Bu kadar büyük emek sarf etmiş olduğu, babası adına düzenlenen bu organizasyonda yer alamadı başkan. Fakat hiçbir şekilde bundan gocunmuyor, babası için yapmış olduğu şeyden gurur duyuyor. Vizyonu olan bir insan ve bu da benim hoşuma gidiyor.
-Kıbrıs pankartı vakası esnasında verdiğiniz tepki geniş yankı uyandırdı. Aslına bakarsanız sizin tepkisini açık açık dile getiren bir koç olduğunuzu biliyoruz. Bu tür vakalar sporun birleştirici enerjisini nasıl etkiliyor sizce?
Benim tavrım belli. Hem bir spor adamı olarak hem de ülkemi dünyada temsil eden bir figür olarak bugünlere geldim. Fakat hem de uluslarası bir figür olarak da gençlere, sporu severlere barışa odaklıydım. Ben çocukluğumdan beri Mustafa Kemal Atatürk ilkeleriyle büyüdüm. Aklımda hep mühim şey ‘Yurtta barış cihanda barış’ ilkesiydi. Bu benim yaşam felsefem.
Bu vaka başka bir ülkede de gerçekleşmiş olsa aynı tepkiyi verirdim. Bigün benim ülkemde de bu tarzda bir vaka gerçekleşirse aynı tepkiyi veririm. Spor sahalarında bir tek sporun güzelliklerini yaşamak, görmek istiyoruz. Birçok mevzuda da tepkimi ortaya koymaktan çekinmem. Yoksa benim hiçbir ülkeye karşı bir söylemim yok, benim işim değil. Spor sahalarında sporun konuşulmasından yanayım.
Orada bir vaka oldu ben tepkimi gösterdim. Fakat o vakaya gelinceye kadar Kıbrıs’ta oldukca iyi karşılandık. Panathinakos kulübüne de ulaşınca, kadrosunda 7-8 tane yabancısı bulunan fakat yerli oyuncuları baskın, bunun haricinde 2 tane Türk’ü ekibine katmış, ekibi bir Türk koça emanet etmiş bir ekip. Gittiğimden günden beri Yunanistan’da inanılmaz bir sevgiyle karşılandım. Türk halkıyla, Yunan halkı içinde sevgi olarak ters bir şey asla görmedim. Fakat doğal ayrılıkçı gruplar var fakat onlar her ülkede var. Buna oldukca takılmamak gerekiyor.
-Hazır sizi yakalamışken Galatasaray’ın, Fenerbahçe’yi Kadıköy’de 3-1 yenik etmiş olduğu derbi hakkında da bir yorumunuzu alalım.
Bir Galatasaray taraftarı olarak oldukca mutlu oldum. Derbiler Türkiye için mühim. Fakat spor bu. Ben örneğin Süper Kupa’da Galatasaray’ın, Beşiktaş’a 5-0 yenik olacağını asla beklemiyordum. Olum Sarp sevindi örneğin.
Biz Galatasaraylılar şimdi oldukca mutlu. Fenerbahçeli dostlarımla görüştüm. Onlar üzgünler doğal. Fakat sporun güzelliği bu. Bugün siz, yarın onlar kazanır. Türkiye’de de ben bu rekabetin artık daha sportif olmasından yanayım. Galatasaray, Fenerbahçe’yi 3-1 yendi Kadıköy’de. Fakat maç bitti, oldukça güzel bitti. Ben iki kulübünde sporcularını, yönetimini ve taraftarlarını kutlama ediyorum. Çeşitli vakalar olabilir. Fakat mühim olan büyük olayların olmaması. Ben bir Galatasaray taraftarı olarak da bu sürem sonunda gene Galatasaray’ın şampiyon olacağını düşünüyorum.
–Sarp, sizi en oldukca hangi mevzuda eleştiriyor? Evde bir koç var, fakat aslolan koç kim? Ek olarak sizin aksinize o fanatik bir Beşiktaşlı.
Sarp, bu işin içine tamamen girmiş durumda. Artık okulunu da oraya aldı, Atina’ya yerleşti. Kısaca Sarp artık Atina’da. Geçen yıl bunu yapmamıştı. Endişeleri vardı. Anadolu Efes’ten Panathinaikos’a giderken asla istemiyordu, muhalif olmuştu. Ben imzayı atarken, yarım gün bana kontrata imzayı attırmadı. Geçen yıl gelmedi. Anadolu Efes’in maçlarına gitti hep.
Fakat sürem sonunda Panathinaikos salonundaki o coşkuyu görmüş oldu, dahil oldu. Her ne kadar kalbinin bir tarafında Anadolu Efes olsa da, Sarp’ı da aktarma ettik. Sarp, basketbolla oldukca ilgili. Fakat bu evde sorun bu sebeple evde devamlı basketbol konuşuluyor. Şu sıralara en oldukca taktığı şey Ömer ve Lessort’u niçin birlikte oynatmamam. Lessort, Gobbert’le oynadı Fransa Ulusal Ekibi’nda. Ömer, Alperen’le oynadı. Bana ‘niçin ikisini beraber oynatmıyorsun?’ diye hesap soruyor. Kendine Youtube kanalı da açtı. 4 günde 5 bin aboneye ulaştı. İşi profesyonelliğe dökmeye başladı.
Ben NBA hayalimi gerçekleştiremedim. Artık öyleki bir hayalim de yok. Yaş olarak da geçtik. Sarp, bir ihtimal genç yaşlarda oraya gidebilir. Üniversiteyi bir ihtimal orada okuyup, NBA’de ileride head coach olarak görebiliriz.
ING Bayanlar Basketbol Süper Ligi'nin 9. haftasında konuk olduğu Beşiktaş'ı 74-71 yenen Galatasaray Uygar Faktoring'de…
A Ulusal Adam Basketbol Takımımız, 2025 EuroBasket Elemeleri B Grubu'ndaki dördüncü maçında Macaristan ile deplasmanda…
A Ulusal Adam Basketbol Ekibi, 2025 Avrupa Basketbol Şampiyonası Elemeleri B Grubu 4. maçında deplasmanda…
Bayanlar Basketbol Süper Ligi'nin 9. haftasında derbi heyecanı yaşandı. Beşiktaş, sahasında Galatasaray Modern Faktoring'i konuk…
Voleybol Vodafone Sultanlar Ligi ekiplerinden Kuzeyboru, CEV Kupası'nın 8'li final turunda karşılaşacağı Fransa'nın Volley Mulhouse…
NBA ve Phil Jackson yönetimindeki Michael Jordanlı efsaneleşmiş ekip Chicago Bulls’un unutulmaz yıldızlarından Scottie Pippen’ın…