Adem Ören: Üzerimizdeki ölü toprağını atacağız – Basketbol Haberleri

Türkiye Sigorta Türkiye Basketbol Ligi’nde Play-Off için savaşım veren Pizza Lazza Harem, kısa bir süre ilkin teknik anlamda köklü bir değişime gitti. Sezona baş alıştırmacı olarak başlamış olan Adem Ören’i Sportif Direktörlüğe getiren Yeşil-Kırmızı-Siyahlılar, Ören’den boşalan baş antrenörlük koltuğuna ise Bahçeşehir Koleji’nden ayrılan Sinan Atalay’ı getirdi.

Ara transferde ekibini Ömer Yasir Minik ve İnanç Mert Hotamış’la takviye eden Pizza Lazza Harem’de yeni pozisyonuna ısınan Adam Ören’e yaşanmış olan bu değişimi, kısa ve uzun vadeli planlarını sorduk.

Oyuncu olarak girmiş olduğu kulüpte dördüncü yılını geçiren Ören, 8 maçta 6 galibiyetle iyi başladıkları sezonda arka arkaya gelen sakatlıkların düşüşe yol açtığını ifade ederek, sezonun kalanında yeniden ayağa kalkacak güce ve potansiyele haiz oldukları söylemiş oldu.
Ören ve Bahçeşehir Koleji’nde ilk head coachluk deneyimini yaşadıktan sonrasında Pizza Lazza Harem ile yeni ufuklara yelken açan coach Sinan Atalay ve gene takımın deneyimli kaptanı Gökhan Karabıyık’ın, tarihin en sıkıntılı sezonlarından kabul edilen bu sezonki hedeflerine ve geleceğe yönelik görüşleri şöyleki:

ÖREN: ÜZERİMİZDEKİ ÖLÜ TOPRAĞINI ATACAĞIZ
“Bu benim Pizza Lazza Harem’deki dördüncü senem. Oyunculuğu bıraktıktan sonrasında da kulüp bünyesinde kalmaya devam ettim. Sağ olsun Başkanımız Cem Efe, “benim yanımda ol” dedi ve baş alıştırmacı olarak girdiğim sezonda sportif direktörlük serüvenim de bu şekilde başladı. Oyunculuğu bıraktıktan sonrasında ekip menajeri olarak göreve başlamıştım. Geçen yıl başkanımızın isteğiyle ilk baş antrenörlük deneyimimi yaşadım. Play-Off yaptık. Bu yıl de gene Play-Off için bir kadro kurduk. Sezona da 8 maçta 6 galibiyetle başladık. Sadece peşinden talihsiz sakatlıklar oldu. Kurduğumuz kadroda 5-6 ana oyuncumuz vardı. Onların yanına destekleyici, tamamlayıcı genç oyuncuları monte etmiştik. Oldukca geniş bir bütçemiz yoktu açıkçası… Bütçemiz doğrultusunda iyi bir kadro kurmuştuk. Sadece 1 ve 5 numaralarımız sakatlanınca ritmimiz bozuldu. Brandon Huffman’ın yerine aldığımız Aaron Jones’la mutabık kaldık fakat istediğimiz verimi alamadık. Sonrasında Jones’u gönderki. Berk’in de sakatlıktan birazcık geç gelişiyle ve ritmimizi kaybedince, zor bir fikstürümüz de vardı. Orada çocuklar kötü oynamadılar fakat üst üste 3 yenilgi erişince bu özgüvenimizi de aşağıya çekti. Bizi negatif etkiledi. Şutör guardımız Osiris Eldridge de sakatlanınca daha büyük sorun yaşadık. Dönem içinde kadromuza Ömer Yasir Minik ve İnanç Mert Hotamış’ı dahil ettik. Şu anda bir uyum sürecindeyiz.”

‘SİNAN ATALAY’A GÜVENİMİZ TAM’
“Ben takımın coachu iken hedefimiz Play-Off’a girebilmekti. Orada birazcık sapma oldu hedefimizde… TBL hakikaten oldukça zor bir lig… Play-Off ile düşme hattı içinde 3 yengi var. Dolayısıyla bir kan değişikliğinin bizlere iyi geleceğini düşündük. TBL, izleyenler için keyifli sadece oynayanlar için stresli bir lig. Kan değişikliği düşüncemizi yönetimle paylaştık. Bunun bizlere yarar getireceğini anlattık. Başkan da benim basketbol bilgime güvenilmiş olduğu için bizimle kal dedi. Sinan Atalay ile ben daha ilkin 4 yıl birlikte çalışmıştım. Onun da basketbol bilgisine güveniyorum. Süper Lig’de baş antrenörlük deneyimi yaşamış, başarıya aç bir isim. Sinan’ın basketbol bilgisine güveniyorum. Oyuncuların üzerilerindeki ölü toprağını üstünden atmalarına destek olacaktır. Bunun da hedefimiz olan Play-Off’a girme yolunda bizlere artı kıymet katacağını düşünüyorum. Her maç zor. Her maç mühim. Kazanmak ve hedefe ulaşmak için elimizden geleni yapacağız.”
‘TBL GENÇ OYUNCULAR İÇİN İYİ BİR FIRSAT’
“Genç oyuncuların şöyleki bir pozitif yanları var. Geçen yıl Süper Lig’e giden birçok Türk oyuncu oldu. Burası Süper Lig için bir hazırlık… Paralar da artık eskiye nazaran birazcık daha yükseldiği için buraya tecrübe kazanmış Türk oyuncular da rağbet ediyor. Süper Lig’de yer edinen Türk oyuncular da artık bu yüzden bu ligi tercih edebiliyor. Bu da hem ligin kalitesinin artmasına hem de genç oyuncuları da cezbeden bir rekabet ortamı oluşmasına destek oluyor. Dolayısıyla TBL bunun için iyi bir fırsat.”
SİNAN ATALAY: YETENEK OLARAK YUKARIDAYIZ
“Açıkçası ben Türkiye’deki tüm ligleri yakından takip etmeye çalışıyorum. Buna erkeklerde TB2L de dahil. Basketbolu seviyorum. Bu ligde de daha ilkin asistan coach olarak çalışmıştım. Adem (Ören) abiyle de daha ilkin çalışmıştım. Bu ligin de dinamiklerine azca oldukça hakimim. Evet, iki ligde de oynanan basketbol ve kalite açısından doğal ki fark var. Benim için kolay olacağını düşünmüyorum. Son olarak çalıştığım kulüpte oyuncu kalitesi oldukça yukarıdaydı. Elbet benim de uyarlama sürecim olacak. Takımın ligde durumuna baktığımızda arka arkaya ciddi maçlar var. Hedefimiz Play-Off, Play-Off’ta yarı final, bir ihtimal yapabilirsek final. Bence o kapasiteye haiz bir takımız. Kabiliyet olarak yukarıda bir takımız. Aslına bakarsanız bunu düşünerek teklifi kabul ettim. Oldukca ani gelişti aslına bakarsan. Uzun süredir izlediğim için takımın geneline hakimdim. Ümit ederim hem benim ve hem de kulübüm adına ve hedeflere ulaşırız.”
‘ELİMDE SİHİRLİ DEĞNEK YOK’
“Yöneticilere ve başkanımız Cem Efe’ye de bunu söyledim. Benim elimde büyülü sopa yok. Arka arkaya maçlar var. Bir şeyleri düzeltmek için zamana ihtiyacımız var. İllaki dokunuşlarım olacaktır. İllaki oyuncu reaksiyonu olacaktır. Kısa vadede bizim aslen alt sıralardaki takımlarla aramızdaki yengi farkını açıp, takımın özgüvenini yukarı çekip Play-Off’a en iyi yerden girmek istiyoruz. Uzun solukta ise doğal Play-Off’a girdikten sonrasında her şey olabilir. Sonuçta bu lig hakikaten öyleki bir lig.”
‘BASAMAKLARI BİRER BİRER ÇIKMALI’
“Ben açıkçası asistan coachluk dönemimde de birazcık daha adım adım, merdivenleri iyice sindirerek çıkmak istemişimdir. Baş alıştırmacı olma fırsatı bana Bahçeşehir Koleji’nde geldi. Başka bir yerde de gelebilirdi. Elimden geldiğince bir şeyler halletmeye çalıştım. İyi ya da fena… Bu, aslen göreceli bir kavram hepimiz için… Coachluk vakasında da şu son bir aylık süreçte şunu düşündüm. Basketbol coachluğu her yerde aynı… Ben öyleki bakıyorum vakaya… Evet, maddi açıdan farklılıklar yok mu? Elbet var. Fakat nasıl asistan coachlukta merdivenleri adım adım çıktım ve Süper Lig’de head coach oldum. En azından bana o talih verildi. Şimdi de piyasanın geneline baktığımda bir gerçek var. Bu talih tekrar gelir mi Süper Lig seviyesinde? Bunun da farkındayım. Hem yaşım hem de tecrübem gereği bu mümkün… Bunu bilemezsin… Doğal bu bir tercih… Fakat şimdi burada yeniden bir deneyim kazanarak, kendimi geliştirerek, deneyimleyerek yukarı çıkmak da bir tercih… Ben birazcık daha yukarı adım adım, sindire sindire çıkmayı yeğliyorum. Kimbilir, bir ihtimal yazın Süper Lig’den yeniden bir teklif gelir… Gidebilirsin… Fakat evde oturarak buna hazır olamazsın. Bu şekilde bir gerçek de var. Birazcık etkin olmak, işin içinde olmak gerekiyor. Buradaki yöneticiler bana güvendiler. Güzel de bir iletişimimiz oldu. Ben de bu teklifi kabul ettim. Ümit ederim her şey güzel olur.”
GÖKHAN KARABIYIK: DEĞİŞİME ADAPTE OLACAĞIZ
“Aslen sezona iyi bir başlangıç yapmıştık. Fakat sonrasında arka arkaya sakatlıklar geldi ve bir düşüş sürecine girdik. Bu yıl TBL de tarihin en sıkıntılı liglerinden biri konumunda… Yatırım icra eden, büyük hedefleri olan takımlar var. Alttaki takımlar düşmemek için mühim yatırımlar yaptılar. Şu anda hafife alınacak hiçbir ekip yok. Bizde de son dönemde fena bir gidişat vardı. Bir değişikliğe gidildi. İnşallah hedef maçlarımızı kazanıp Play-Off’a girmek istiyoruz. Sinan hocamız geldi. Onunla beraber bir ivme kazanıp, O’na destek olup yukarı doğru ivme kazanmak istiyoruz. Elimizden geleni yapacağız. Bir değişiklik sürecindeyiz. Bu değişime adapte olup bir tepki vereceğimizi umuyorum. Yeni oyuncularımızın, yeni coachumuzla beraber uyarlama birazcık süre alabilir. Yeni felsefeye ayak uyduracağız. Bir an ilkin çıkış yakalamak istiyoruz. Başkanımız Cem Efe bizlere sonuna kadar destek veriyor. Elinden gelen her şeyi yapıyor. Ikimiz de bu desteğe layık olacak neticeleri en kısa sürede almak istiyoruz.