Koronavirüs salgını sebebiyle tüm sporlarda ligler durdurulurken, Anadolu Efes Başantrenörü Ergin Ataman, Demirören Haber Ajansı’na (DHA) verdiği röportajda eski günlerine döndü. Karantina döneminde evde oğlu Sarp ile nasıl zaman geçirdiğini özetleyen deneyimli başantrenör, bu zamana kadar çalmış olduğu oyunculardan en iyi 12 adı belirledi. Ataman, kendisinden birkaç kelimeyle yanıt vermesinin istendiği Tek Sual Tek Yanıt bölümünde Anadolu Efes’i Evim, şampiyon, Galatasaray’ı, Kalbim, başkanlık, Zeljko Obradovic’i, Kariyer, EuroLeague şampiyonluğu ve kendisini ise Gerilmiş (Gülerek), Winner şeklinde tanımladı. Ergin Ataman ek olarak oğlu Sarp ile beraber NBA’de bu sezonki en iyi ilk 5’i de yapmış oldu.
EUROLEAGUE’DEN SARP’IN YEDEK KULÜBESİNDE OLMASI NEDENİYLE UYARI ALDIK
Ergin Ataman, oğlu Sarp’ı düzgüsel dönemde de yanından asla ayırmadığını dile getirerek, Sarp ile ilgili gülünç bir anısını paylaştı. Ataman, Sarp’ın bir ekip mensubu şeklinde bulunduğunu söyleyerek, EuroLeague fikstürü içinde Sarp da takımın staffına (personeline) dahil olmuştu. Birçok deplasmana ya okuldan izin alarak ya da okulu kırarak geliyordu. Neredeyse takımın bir staffı (mensubu) olmuştu. Hatta bir maçta EuroLeague yanlış anlayıp bizlere uyarı vermişti, benchte (yedek kulübesinde) ne yapıyor diye. Oysa benchte (yedek kulübesinde) değildi, benchin (yedek kulübesinin) yanında bizim için ayrılan bir sandalyede oturuyordu ifadelerini kullandı.
EVDE NELER YAPIYOR
Karantina döneminde evde neler yaptığından bahseden deneyimli başantrenör, şöyleki konuştu EuroLeague maratonu oldukca sıkıntılı. Devamlı gezi, maç. Evdeyken bile kafan devamlı orada. Devamlı çalışıyorsun, maç izliyorsun. Sen oynamıyorken de maç izliyorsun. Bir sonraki rakibini izliyorsun. Şu an bir boşluk var. Fakat bu boşluk en fazla Sarp?a yaradı. Sarp ile devamlı oyun oynuyoruz, her akşam bir film izliyoruz. Türk güldürü filmlerinin tamamını izledik artık. Fakat bir sıkıntımız var. Neredeyse her gün röportaj yapıyoruz. Havalar düzelince Sarp da bekliyor, bitse de bahçeye çıkıp futbol oynasak diye. Günümüzü bu şekilde geçiriyoruz. Sarp sabahları kalkıp eğitim de yapıyor, online eğitim. Ayrıca Türkiye?de oldukca iyi aşama kaydediyor bu sistem. Tenefüs zamanlarında da onunla oynuyoruz, hava güzelse bahçede futbol oynuyoruz, basketbol oynuyoruz. Hava kötüyse de evde satranç oynuyoruz. Genel anlamda oldukca başa baş ve çekişmeli geçiyor satranç maçları.
HANGİ MAÇLARI UNUTAMIYOR
Kariyerinde birçok mühim başarı bulunan Ergin Ataman, DHA muhabirinin sorusuyla eski günlere döndü. Ataman, kariyerinde en oldukca aklında kalan ve asla unutamadığı maçları şöyleki sıraladı Seçmesi oldukca zor. Bir tanesi Efes Pilsen ile 2000 senesinde ASVEL’i yenip Final Four’a kalmamız. İlk kez Efes’in F4’e kalmış olduğu sürem. O sezona kadar bir türlü kalamıyordu fakat o sürem bunu başardı. İkincisi Montepaschi Siena ile kazandığımız Saporta Kupası. Finalde Valencia’yı yenerek şampiyon olmuştuk. Sonrasında Beşiktaş ile kazandığımız Türkiye şampiyonluğu. Derhal akabinde bir yıl sonrasında Galatasaray ile kazandığımız Türkiye şampiyonluğu. 2016’daki EuroCup şampiyonluğu ve son olarak da doğal ki Anadolu Efes ile geçen yıl finalde kaybettiğimiz CSKA Moskova maçı.
O MAÇI HAFIZAMDAN SİLMİŞİM
20132014 sezonunda Galatasaray’da vazife icra eden Ataman, Fenerbahçe ile Galatasaray içinde oynanan Türkiye Basketbol Süper Ligi’nin final serisindeki 3-3’lük eşitliğin arkasından, devrin Galatasaray Başkanı Ünal Aysal’ın Türkiye Basketbol Federasyonu’nun (TBF) taraflı bulunduğunu ileri sürerek takımını maça çıkartmadığı o günü değerlendirdi. Gülerek, o maçı hafızasından sildiğini kaydeden Ataman, Meydana getirecek bir şey yok. Şu anda Türkiye Ligi?nde 4 şampiyonluğum var, kaybettiğim de birçok şampiyonluk var. O sürem da maalesef oynanmadan kaybedilen bir şampiyonluk olarak tarihe geçti. O maç oynansaydı ne olurdu demeye gerek yok. Önümüze bakacağız. Daha kazanacağımız oldukca şampiyonluk var. Bilhassa EuroLeague’de. Türkiye şampiyonlukları doğal ki bizi oldukca mutlu ediyor fakat şu anda tamamlanmamış olan şampiyonluk, EuroLeague şampiyonluğu dedi.
BİRLİKTE ÇALIŞTIĞI EN İYİ 12 İSİM
Anadolu Efes’in deneyimli koçu, başantrenör olarak çalmış olduğu dönemde beraber vazife yapmış olduğu oyunculardan en iyi 12 adı seçti. Her pozisyon için 2 ya da 3 isim belirleyen Ataman’ın 12 kişilik ekibi şu şekilde sıralandı
– 1 Numara Deron Williams, Shane Larkin, Carlos Arroyo
– 2 Numara Petar Naumoski, Alphonso Ford
– 3 Numara Hidayet Türkoğlu, İbrahim Kutluay
– 4 Numara Mirsad Türkcan, Predrag Drobnjak, Ersan İlyasova
– 5 Numara Bryant Dunston, Mehmet Okur
OĞLU SARP İLE BİRLİKTE NBA’İN BU SEZONKİ EN İYİ İLK BEŞİNİ SEÇTİ
Maç yoğunluğu sebebiyle NBA’i bu sürem oldukca fazla takip edemediğini belirten Ergin Ataman, oğlu Sarp’ın da yardımıyla bu sezonun en iyi ilk beşini seçti. Ergin Ataman ile Sarp’ın sıraladığı ilk beşte bir numara pozisyonunda Stephen Curry, 2 numarada James Harden, 3 numarada LeBron James, 4 numarada Giannis Antetokounmpo, 5 numarada ise Anthony Davis yer aldı.
TEK SORU TEK CEVAP!
Tek Sual Tek Yanıt bölümünde Anadolu Efes’in başantrenörü Ergin Ataman’a 10 tane kelime ilettik, birkaç kelime ile kendisi için olan anlamlarını sıraladı. Ergin Ataman, Galatasaray için Kalbim ve Başkanlık kelimelerini seçerken, kendisi için verdiği cevap ise güldürdü. Ataman, kendisini Gerilmiş ve Winner kelimeleriyle tanımladı.
İşte Ergin Ataman ile Tek Sual Tek Yanıt
– Anadolu Efes Evim – Şampiyon
– Galatasaray Kalbim – Başkanlık
– Abdi İpekçi Nostalji – EuroCup finali
– Carlos Arroyo Yumruk şov – Büyük oyuncu
– Shane Larkin EuroLeague?in en iyi oyuncusu – Winner
– Zeljko Obradovic Kariyer – EuroLeague şampiyonluğu
– Greg Popovich İdol – Efsaneleşmiş
– Kobe Bryant Hüzün – Efsaneleşmiş
– Aile Bağ – Sevgi
– Ergin Ataman Gerilmiş (Gülerek) – Winner
GRAN CANARIA DEPLASMANI SEZONUN EN HEYECANLI MAÇIYDI, FİNALDE BİLE DAHA RAHATTIK
Ergin Ataman, Galatasaray ile 2015-2016 sezonundaki EuroCup şampiyonluğu hikayesinin en mühim maçlarından önde gelen Gran Canaria – Galatasaray müsabakasının son topunda neler hissettiğinden bahsetti. Gran Canaria’nın maçın uzatma periyodunun son 8 saniyesindeki hücumunda neler düşündüğünü özetleyen Ataman, Maçı kazanacağımıza inandım. Bu sebeple maç uzatmaya giderken Vladimir Micov’un atmış olduğu bir basket var. O basketi attıktan sonrasında, maç uzadıktan sonrasında, bizim her ne pahasına olursa olsun oradan final bileti alacağımıza oldukca inanmıştım. Oyuncular da oldukca inanmıştı fakat bir türlü sayı atamıyorduk. Attığımız sayıların tamamı faul atışlarından gelmişti uzatmalarda. Gran Canaria için de aynıydı. Coşku oldukca yükselmişti. Ben öne geçtikten sonrasında, son 7-8 saniyede top kenardan çıkarken o basketi yemeyeceğimizi esasen hissediyordum. Hak ettiğimizi de düşünüyordum o sürem, müthiş bir performansla yarı finale kadar gelmiştik. Sonuçta hak ettiğimiz finale kaldık. Geçen gün onun nostaljisi vardı. Bu aylarda oldukca olacak bu nostaljiler. Televizyonlar da bir ihtimal aynı gün aynı saatlerde nostaljik maçları yayınlayabilir ve bizlere tekrardan o heyecanı izletebilirler. Galatasaray, Beşiktaş, Anadolu Efes taraftarlarına tehlikeli sonuç maçların heyecanını tekrardan yaşatabilirler. Bu dönemleri nostaljilerle geçeceğiz. Oldukca büyük bir heyecandı. O sezonun kim bilir en heyecanlı maçıydı bu sebeple final maçında bu şekilde bir coşku olmamıştı, daha rahattık finalde diye konuştu.
ÜST ÜSTE 2 SENE FAVORİ OLMAYAN TAKIMLARLA ŞAMPİYON OLMAM, FAVORİ TAKIMLARI ÖNLEM ALMAYA İTTİ
2012’de Beşiktaş ve 2013’te Galatasaray ile üst üste iki sürem şampiyon olduğu yıllardan bahseden Ataman, favori olmayan takımlarla bunu başardığını ve bu başarıların arkasından Efes ve Fenerbahçe’nin Ivkovic ile Obradovic’i getirdiğini, bunun da Türk basketboluna büyük katkısı bulunduğunu dile getirdi.
Ergin Ataman, şu ifadeleri kullandı O yıllarda üst üste 2009’daki Efes ile şampiyonluktan sonrasında, 2012’de Beşiktaş ve 2013?te Galatasaray ile kazandığımız şampiyonluklar oldukca değerliydi. Bu takımlar ligin favori takımları değildi. Sürem başlangıcında kimse Beşiktaş’ın 53 yıl sonrasında, Galatasaray’ın da 27 yıl sonrasında tekrardan şampiyon olabileceğini düşünmüyorlardı. Genel anlamda hep o dönemlerde favori takımlar ya Anadolu Efes ya da Fenerbahçe oluyordu. Bu şekilde bir ortamda üst üste kazandığın şampiyonluklar nasıl ki o takımın taraftarlarını oldukca mutlu ettiyse, favori durumda olup da o ligi kazanamayan, bizim yendiğimiz takımlar da bunun üzüntüsünü yaşamışlardı. Buna yönelik tedbir almaya gittiler. Bunun başlangıcında ligin favorilerinden olan ve bu işe büyük yatırımlar icra eden Fenerbahçe de Avrupa’nın en iyi antrenörü Obradovic’i getirdi. Efes de Dusan Ivkovic’i getirdi. Üst üste iki sürem ligde şampiyonluğu kaybeden iki ekip, Avrupa’nın en kariyerli iki antrenörünü takımın başına getirerek çıtayı daha da yükselttiler. Sonrasında daha güzel bir rekabet ortaya çıktı. Bu kim bilir oldukca yararlı oldu Türk basketbolu için. Obradovic’in Fenerbahçe’ye gelmesiyle yalnız Türkiye?de değil, Avrupa?da da oldukca büyük bir atılım yapmış olduğu ve üst süte 5 sürem Final Four oynadığı gerçeği var. Bu da oldukca büyük bir başarı doğal ki.
TÜRKİYE LİGİ OYNANMALI
Koronavirüs sebebiyle askıya alınan Basketbol Süper Ligi’nde maçların tamamlanması icap ettiğini korumak için çaba sarfeden tecrübeli başantrenör, Türkiye Ligi’nin oynanması icap ettiğini düşünüyorum. Türkiye Ligi’nin prestiji açısından, bu işe ciddi anlamda maddi içsel yatırım icra eden kulüpler, antrenörler, oyuncular açısından ligin sportif bir sonuçla bitirilmesi icap ettiğini düşünüyorum. Doğal daha evvelde yatırımını kesen ve sıkıntılardan dolayı oyuncuların göndermiş olduğu kulüpler, bu haliyle ligin sonuçlanmadan aynı şekilde gelecek sürem devam etmesini talep ediyor olabilirler. Benim buna katılmam mümkün değil. Oldukca büyük bir emek sarf edildi ve ligin 3’te 2’si tamamlandı. Ne olursa olsun ligin sonlandırılması icap ettiğini düşünüyorum. Hiçbir şekilde bu oynanmayacak duruma gelirse, yeni sürem başlayana kadar bunun oynanmasına izin verilmezse, o vakit da her insanın hakkının teslim edilmesi icap ettiğini düşünüyorum ifadelerini kullandı.
LARKIN, SINGLETON, ANDERSON, BEAUBOIS VE PETERS ABD’YE GİTTİ
Takımdaki son durumdan da bahseden Ergin Ataman, 5 yabancı oyuncunun ülkesine gittiğini, öteki 5 yabancı oyuncu ve Türk oyuncuların ise Türkiye’de bulunduğunu deklare etti. Ataman, Artık uçuş olamayacağını bildiğimiz için oyuncularımıza izin verdik. İsteyen, ailesi yanında olmayan oyuncuların istedikleri takdirde ailesinin yanına gidip, sezonun yine başlamasından bir ay ilkin Türkiye?ye dönmesi kaydıyla izin verdik. Takımımızdaki 10 yabancı isimden 5?i bu şekilde değerlendirdiler. Bunlar Larkin, Singleton, Anderson, Beaubois ve Peters oldu. 5 tane ABD?da yaşayan oyuncumuz, uçuşların bitmesinden bigün ilkin ailelerin yanına gittiler. Aileleri burada olan Dunston ve öteki oyuncularımız da burada kalmayı tercih etti. Burada kalan 5 yabancı oyuncumuz ve Türk oyuncularımıza program verdik. Bazıları daha geniş evlerde oturuyorlar, evlerinde emek verme ortamları var, bu tarz şeyleri sağladık aletleri evlerine göndererek. Bu adlar evde çalışıyor fakat bunun haricinde da tesislerimizi 12.00 ile 15.00 arası açıyoruz ve isteyen oyuncularımız her gün orada bir ya da 2 antrenörle çalışıyor. Her gün dezenfekte ediliyor salon. Her oyuncu, kendisine ayrılan topuyla çalışıyor. Ortalama bir saat, bir buçuk saatlik hususi emek harcamalar yapıyorlar. Her saat içinde 3 oyuncu antrenman yapabiliyor. 8-9 oyuncumuzun değişmeli olarak geldiğini görüyorum. Ben de arada salona gidip emekleri denetliyorum. Bu şekilde evde imkanı olmayan sporcularımıza fizyolojik olarak hazır olma imkanı sağlıyoruz ve günün 1-2 saatini hayatları olan basketbolla geçirme imkanı sağlıyoruz açıklamasını yapmış oldu.
EUROLEAGUE NE YAPMALI
EuroLeague’in senaryoları ve sezonun devamı için neler yapılması gerektiği mevzusuna da değinen Ataman, Şu anda EuroLeague’de savaşım eden takımlar, yönetim, Koçlar Birliği ve oyuncuların büyük çoğunluğu sezonun oynanarak tamamlanmasını istiyor. Bu aşamada beklemekten başka deva yok. Bunun ekonomik boyutları var. Oldukca ciddi sponsorlar ve TV gösterim hakları var. EuroLeague’in oynanmaması durumunda her insanın ciddi ekonomik kayba uğrayacağı kati. Avrupa’daki gelişmeler takip ediliyor. Avrupa’daki gelişmelerin ileriye dönük o kadar da negatif bulunduğunu düşünmüyorum. Bir ihtimal şu anda sayılar yüksek fakat sonunda düşüş trendine geçilmiş olduğu ve bunu en yüksek derecede yaşayan bazı ülkelerin, İtalya şeklinde, Almanya şeklinde, mayıs ayı itibarıyla yavaş yavaş normalleşmeye geçileceğini yabancı basından takip ediyorum. Mayıs ayının sonunda kadar EuroLeague’in de takipte kalacağını düşünüyorum. Temmuz, ağustos ayları içinde bunu oynatmak istiyor EuroLeague. EuroLeague’de 10 değişik ülkenin takımları var, her ülkenin kendi içinde politikaları olacak. Sınır serbestliği, uçuş serbestliğinin oldukca kısa sürede açılacağını düşünmüyorum. Hepimiz kendini korumak isteyecek. Ben EuroLeague’in bıraktığımız noktada, kısaca düzgüsel bir lig ve play-off şeklinde devam etme şansını oldukca görmüyorum. Temmuz ayı içinde Avrupa?da bu hastalığı en düşük seviyede yaşayan ülkelerden birinin seçileceği senaristliği konuşuluyor. Yunanistan, Hırvatistan, Çekya, Slovakya, Sırbistan?a bakmış olduğunuzda rakamların oldukca düşük bulunduğunu ve mayıs sonuna doğru sıfırlanabileceğini görüyorsunuz. Hususi uçuş izinleriyle, testler yapılarak, her insanın sıhhatli bir halde maçların oynanacağı şehre vararak, orada takımların tamamının 1 yada 2 otelde karantina altına alınarak, seyircisiz şekilde, dünyaya da gösterim yaparak oynaması gündemde. Spor oldukca mühim bir rol oynayacak bu süreçte. İnsanlar artık film, dizi, eski maçları seyretmekten sıkıldılar. Avrupa?da heyecanı tekrardan yaşatabilmek ve sportif netice için bu şekilde bir senaryonun olabileceğini düşünüyorum. Bu şekilde bir senaryo olursa, kulüpler 3 yada 4 hafta evvelde bilgilendirilmeli ve hazırlıklar yapılmalı. Amerikalı oyuncuların nasıl takımlarına geri dönebileceği de sorun fakat hepsi büyük organizasyonların aşabileceği şeyler. Ben EuroLeague’in futboldaki UEFA?nın kararlarını takip edeceğini düşünüyorum. Futbolda da seyircili oynanmasını ve turnuvanın aynı şekilde devam etmesini mümkün görmüyorum diyerek sözlerini noktaladı.
Ata SELÇUK İSTANBUL (DHA)
