Ersun Yanal'dan bomba açıklama: Benimle çalışırsanız başınız belaya girer

Ersun Yanal, teknik direktörlük kariyerinde yaşamış olduğu mühim anıları söyledi. Tandem-İ programına konuk olan tecrübeli teknik insanın bir kulüp başkanıyla olan diyaloğu ise dikkat çekti. Son 20 yılda oldukça mühim oyunculara dokunduğunu vurgulayan Yanal, ”Türkiye’de plan ve proje yapmak hakkaten zor olsa gerek. Bigün oldukça kıymet verdiğim bir başkanımızla görüşme yaparken, “Benimle çalışırsanız sizin başınız belaya girer. Hepimiz skora odaklanır. Hepimiz sizi skor almaya zorlar. Ben size sorun yaratırım. Skor isteyecek sizden insanoğlu.” Oysa birazcık geliştirelim, oyuncu bulalım, ülkeye katkıda bulunalım. 100 değil, 10 kazanalım. Eyvallah, skor alalım fakat her şey yenmek, yenilmek değil.” dedi ve ekledi;

‘Bu kafi mi? Her insanın kurallara uyması gerekiyor’

Hem hepimiz, hem ulusumuzun, hem de dünyadaki tüm vatandaşların toplumsal mesafe mevzusundaki duyarlılığı, katkısı, hepimizin nerede duracağı geleceğimiz açısından mühim. Ülkede ve dünyada birçok organizasyon durdu. Sadece insan gereksinimlerini karşılayacak bir ekip çabalar gerçekleşiyor. Evde kal diyoruz. Kurallara saygılı bir halde uyalım. Her insanın birbirini koruması gerekiyor. Bu süreci, mesafeyi koruyarak atlatabiliriz. Evdeyim. Uzun süredir evdeyim. Aslına bakarsanız oldukça fazla toplumsal mesafe bırakacak olanak yok. Ailemleyim. Ortalama 24-25 gündür tamamen izole durumunda yaşıyoruz. Ondan önceki günlerde de bu yalıtım devam ediyoruz. Bugün 25. günü doldurduk. Bu kafi mi? Her insanın kurallara uyması gerekiyor. Bu beladan sadece bu şekilde kurtulacağız.

‘Futbolun var oluş temelindeki dokuyu kaybettik’

Futbolun normal olarak ustalaşmış tarafı var. Futbolun oynanması ihtiyaç duyulan bir tarafı bulunduğunu hep unutarak geldik. Bu futbol niye var? Futbolun var oluş temelindeki dokuyu kaybettik. Maaelesef o şekilde bir sürece geldik ki, futbol kavga edilen ve kavgayla kendine çıkar elde eden bir ekip odaklarla örtüşen, onların ortaya koyduğu tavrı kültür olarak geliştiren bir hal aldı. Yandaş fanatizmi destekleyen tutum fanatizmi var. Medya var, yönetenler var. Maalesef bu işten nemalanacak, bu işe yatırım yapmış olup kazanç sağlayacak kurumlar var. Mekanikleşti. Artık her şey netice severliğe dönüştü.

‘Ankaragücü’nde heyecanlı bir süreç yaşadım’

Ankaragücü’nde başkanımız Cemal Aydın’ın bizlere verdiği emek verme özgürlüğü oldukça önemliydi. Asla asla müdahale görmedim. Bir tek bir kez oldu. O da tatlı bir süreçti. Ankaragücü’nde heyecanlı bir süreç yaşadım. Ankaragücü’nde o günkü şartlarda 4. olmak, Türkiye Kupası finalinde kalmak mühim bir başarıydı. Ankaragücü benim dönemimde altyapısına ehemmiyet veren, kendi kültür ve desteğine haiz olan, camiasına sahiplenen mühim bir kurumdu. Mühim bir sivil cemiyet örgütüydü.

‘Futbol daima yenmek değildir’

Benim yönettiğim tüm takımlarda ofansif kriterler ligin hep üst tarafındadır. Gol beceri işi. Şu şekilde bir bakın. Son olarak çalıştırdığım takımlar da dahil olmak suretiyle ofansif gücü yüksek takımlardır. Futbolun en iyi tarafı oynamaktır. Futbol seyircisi niye futbola tutkulu olsun? Futbol daima yenmek değildir. Keyif aracıdır fakat bunu maalesef kaybettik. Biz skorseveriz. Futbolsever olmalıyız. (Skorer)

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz